Beş yıldır Çeviri İspanyolca
1,165 parallel translation
Beş yıldır bu binadayım.
Llevo aquí cinco años.
Beş yıldır bugünü planladım ve sabırla bekledim.
Cinco años de planear y esperar.
Beş yıldır ilk kez bir şey oldu. Onu da anlatmayacak mıyım?
¿ Pasa una cosa en cinco años y quieres que no la comente?
Onu on beş yıldır tanırım.
Le conozco desde hace 15 años.
Beş yıldır bu anı bekliyorum.
Llevo cinco años esperando esto.
Beş yıldır.
Cinco años.
Beş yıldır, benim damadımsın ve hem de benim işimde yardımcı olarak çalışıyorsun.
Desde hace cinco años, que eres mi yerno Además de mi asociado en mi consulta.
Beş yıldır, bu sıçan deliğinde, canlı kalmanı sağladım.
Te mantuve vivo en este nido de ratas por cinco años.
Beş yıldır, beni kodeste çürümeye terk ettin. Bu yardım isteği, yeni mi çıktı? Tüm bunlar zırva.
Me dejaste podrir en la cárcel por 5 años y ahora vienes pidiéndome ayuda.
Beş yıldır kız arkadaşım olmadı.
Sabes, hace cinco años que no tengo novia.
Onu beş yıldır tanırım.
Le conozco desde hace cinco años...
Yirmi beş yıldır Fester'ı bulmak için uğraştık. Her yolu denedik. Ve yirmi beş yıldır... hiçbirşey bulamadık.
Por 25 años, hemos intentado contactar a Lucas en el más allá, y por 25 años... nada.
- Beş yıldır hiç bahsetmemiştin? - Aklımdan çıkmıştı.
- ¿ Por cinco años no has dicho nada?
Beş yıldır Griffith için çalışıyor.
Hace cinco años que trabaja para Griffith.
Beş yıldır Bay Griffith için çalışıyorum.
Hace cinco años que trabajo para el Sr. Griffith.
Aynı adamı neredeyse beş yıldır arıyor.
Ha estado buscando al mismo hombre durante casi 5 años.
Amerikan halkı bu filmi... bu filmi görmedi. Film son beş yıldır, New York'ta Time-Life Binasında... bir kasada kilitli duruyordu.
El pueblo norteamericano no ha visto... esa película porque lleva cinco años guardada en una cámara... en el edificio de Time-Life, en Nueva York.
Beş yıldır evliyiz.
Estamos casados hace 5 años.
Peevy, neredeyse yirmi beş yıldır hiç uçak kullanmadı.
Peevy, hace 25 años que no vuela, ¿ que hace allí arriba?
Ama o onunla beş yıldır beraber.
Pero lleva con ella estos cinco años.
Beş yıldır sustum ve gazetemi çalmanı benzinimi çekmeni, çalılarım arasında....... Tanrı bilir ne yaparak dolanmana seyirci kaldım.
Llevo cinco años callada viendo cómo me robas el periódico, me sacas gasolina del coche y merodeas en mi jardìn haciendo sabe Dios qué.
- Beş yıldır düşünüyorum.
- Lo pensé durante cinco años.
Beş yıldır burada çalışıyorum.
Hace cinco años que trabajo aquí.
İşin doğrusu beş yıldır Gorman Lennox'un peşindeyim.
La verdad es que persigo a Gorman Lennox desde hace cinco años.
Son beş yıldır benim de anlamaya çalıştığım şey bu.
Es lo que he intentado descubrir los últimos cinco años.
O beş yıldır senin ikinci kaptanındı.
Ha sido Primer Oficial suyo cinco años.
Sadece beş yıldır bu dünyadayım.
Nada más llevo cinco años aquí.
Beş yıldır ocağa inmiyorum, ama içim hala kömür dolu.
Hace cinco años que no bajo tenía todo esto almacenado sin yo saberlo.
Son beş yıldır oldukça dolaşmış olmalısın, değil mi?
Te has mudado mucho en estos últimos años.
Beş yıldır birlikte yaşıyoruz.
Hemos estado viviendo juntos durante cinco años.
Beş yıldır ilk defa annem dışında bir kadın görüyordum.
Fue la primera vez que veía una mujer en cinco años, otra que no fuere mi madre.
Orayı hükümetten kiraladım. Beş yıldır... biyolojik bir park inşa etmeye çalışıyoruz.
Se la alquilé al gobierno y he pasado 5 años construyendo una reserva biológica.
Yük gemisine, son beş yıldır askeri akademide öğretmenlik yaptığı Kora ll'den binmiş.
Subió a bordo del carguero kobheeriano en Kora II, donde ha sido instructor de una academia militar durante cinco años.
On beş yıldır size oy veriyorlar.
Han votado por usted por quince años.
Son beş yıldır, Bob'un şirkette yaptığı karışıklığı düzeltiyorum.
Llevo varios años corrigiendo el lío que Bob hizo de la compañía.
Beş yıldır odasında oturuyordu, şimdi başımıza bir de golf çıktı.
Se queda sentada en su cuarto por cinco años, y ahora se pone a jugar al golf.
Son beş yıldır hiç yanımda olmadın diye bunu iki haftada telafi etmek zorunda değilsin.
Dos semanas no compensan los 5 años que no estabas.
Okulu beş yıldır özlüyorsun.
¡ Te has perdido la escuela por 5 años!
Bizim SSBC'deki ortak çiftlik, beş yıldır patates ekini kaydeder.
Nuestro koljós estableció un récord quinquenal... en cosechar patatas.
Beş yıldır ne yapıyordunuz?
¿ Por qué lo sentenciaron a 5 años?
Seni ne zamandır tanıyorum? Yirmi beş yıldır bu şekilde birlikteyiz.
¿ Llevamos 25 años comportándonos así?
İşte nihayet, beş yıldır pire kaynayan köylerde... karın tokluğuna çalıştıktan sonra... sonunda ait olduğumuz yere döneceğiz.
Así que, finalmente, tras cinco años de ganarnos apenas la vida en aldeas pulgosas por fin volvemos adonde nos corresponde.
Halkınızın Centauri uzayı sınırında bir üssü var. Beş yıldır tek sorun çıkmadı.
Embajador G'kar, su gente tiene una base militar en el borde del espacio Centauri... por casi cinco años sin incidentes.
Aynı dükkanda on beş yıldır içki satıyorum.
Llevo 15 años vendiendo alcohol en esa tienda.
Beş yıldır konuştuklarımızın toplamı bile bu kadar değildir.
Es todo lo que me dijo en 5 años.
- Kuzey yıldızı kadar belirginim. " - Beş para ver açtır, on para ver sustur.
- Soy constante como la estrella polar.
- Yirmi beş yıldır.
- Veinticinco años.
Beş, altı yıldır hiçbir şey yazmadı... ama Flesh and Blood'dan o kadar çok kazandı ki, yazmasına gerek yok.
No ha escrito nada en 5 o 6 años... pero ha hecho mucho dinero con Carne y Sangre.
Eğer bana söylenen mantıklı gelmezse, söyleneni yapmayacağım. Şef doktor olabilmek için bu acil serviste beş yıldır eşek gibi çalışıyorum.
Llevo cinco años en urgencias trabajando para llegar a Adjunto, si piensas que te vas a parar ahí... y lanzarme alguna mierda así a mí,
Beş yüz yıldır işliyor.
Ha funcionado durante cinco siglos.
Bütün şehir giyinikken, beş kat aşağıda arabalar dolanırken yıldızların altında çırılçıplak yatarken büyük bir güç hissedersin.
Sientes un increíble poder que da estar desnudo bajo las estrellas mientras los coches se esquivan en la ciudad.