Bitmek üzere Çeviri İspanyolca
1,711 parallel translation
Sanırım bitmek üzere.
Está casi listo.
Bitmek üzere.
Ya casi termino.
Hayal dünyasına yaptığın bu kısa yolculuk bitmek üzere, dostum.
Tu viajecito a la tierra de la imaginación se acabará pronto, amigo.
Kahvem bitmek üzere.
Ya nos vamos.
Bitmek üzere.
Ya casi termina
Bitmek üzere.
Ya casi hemos llegado.
Bitmek üzere.
Les pedí que pusieran todo en su lugar.
Şimdi düğmelerini ilikliyorum, bitmek üzere.
Estoy acabando con los botones.
İşimiz bitmek üzere.
Ya casi terminamos.
Okul bitmek üzere farkında değil misin?
Haras el año escolar con nosotros He oído hablar de su programa de Internado
- Bitmek üzere.
- Ya casi.
Nöbetimiz bitmek üzere.
Nuestra guardia casi termina.
Arkadaşlarına haber versen iyi olur ahbap. Naço bitmek üzere.
Diles a tus amigos que voy a acabar.
İçeride birkaç çocuk var, oyunları bitmek üzere.
Hay unos chicos terminando sus juegos.
Bitmek üzere.
- Ya casi.
Bitmek üzere.
- ¿ Cierto? - Cierto.
Evet ve bitmek üzere.
Oh, sí.
- Bitmek üzere.
- Ya casi termino.
Ayin bitmek üzere.
El servicio está casi terminando.
Clyde! Dinle beni. Şarjım bitmek üzere.
Clyde escuchar, la batería está casi vacía.
Sanırım işim bitmek üzere
Creo que estoy por hacerme pelota.
- Bitmek üzere. Öyle mi?
- Se nos está acabando.
Efendim... bitmek üzere...
Señor... estoy tan cerca...
Bitmek üzere.
Casi fuera.
Başka çıkış yok ve oyun neredeyse bitmek üzere.
No hay otra salida. La obra casi termina.
Gösteri bitmek üzere.
El espectáculo está a punto de finalizar.
Oyun neredeyse bitmek üzere.
El show casi acaba.
Bitmek üzere Peri Mary. Aman!
Casi termino. ¡ Vaya!
Bu kabusu tekrar tekrar görüyoruz Bay Young. Bir gün gelecek ve Güney Afrika Hükümeti bitmek üzere olan ırk ayrımı konusunu görüşmek için bize mesaj gönderecek.
Tenemos esta recurrente pesadilla, Sr. Young que un día el Gobierno de Sudáfrica nos enviará un mensaje que dirá que está dispuesto a hablar con nosotros sobre el fin de Apartheid.
Evdekiler bitmek üzere.
Me estoy quedando sin nada en casa.
Benim depodan sana biraz aktarabilirim ama benimki de bitmek üzere.
Me gustaría ayudar, pero tengo poco y sólo lo que está en el tanque.
Buradaki çekimler bitmek üzere.
La filmación está por terminar. ¡ Queremos verlo aquí!
Ayrıca jeneratörün yakıta ihtiyacı var. Propanımız bitmek üzere ayrıca şu yattığımız yerden dolayı sırtım ağrıyor.
Además, el generador necesita gasolina, casi ya no tenemos propano ¡ y la espalda me está matando por ese catre de mierda!
Bitmek üzere.
Ya casi terminó.
Bitmek üzere.
Estoy llegando.
Yarım saatiniz var. Ziyaret bitmek üzere.
Tenés media hora y el horario se termina.
Tamam bitmek üzere
Muy bien, estoy acabando.
Bitmek üzere.
Hola, casi termino.
İşim bitmek üzere, siz de o arada evrakları imzalamak ister misiniz?
Mientras termino aquí, ¿ quiere ir a firmar los papeles del alta?
Neredeyse bitmek üzere.
Es casi terminado.
- Bitmek üzere.
- Un poco mas.
Ateşçi, dağlara göz kulak oluyor. Ama ateşi bitmek üzere.
El creador de la montaña de fuego, pero el fuego se va hacia fuera.
Odunumuz bitmek üzere.
Casi nos quedamos sin madera.
Yemeğiniz bitmek üzere. Ben de üsse geçiyordum.
Si ya terminaron, yo voy de regreso a la base.
Bitmek üzere.
Comida... tienen hambre.
Ama sanki bitmek üzere gibi.
Pero parece que se estuviesen preparando.
Test bitmek üzere ve ben bir şey yapmadım.
El examen casi termina y yo no he hecho casi nada.
Neredeyse bitmek üzere.
Ya casi hemos acabado con los ROS.
Neredeyse bitmek üzere.
Pero estás muerto, anciano y ya casi termina.
Bitmek üzere.
Casi termino.
Bitmek üzere hanımefendi.
Casi acabamos, señora.