English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ B ] / Bogota

Bogota Çeviri İspanyolca

219 parallel translation
Biliyor musunuz kilise Bogota'da önemli bir faaliyet yürütüyor.
¿ Sabe que estuve mucho tiempo destinado en Bogotá?
Bogota Kolombiya'da Monsenyör.
Bogota está en Colombia.
3 hafta öncesine kadar Bogota'daydı, Kolombiya'da.
Hace 3 semanas estaba en Bogotá, en Colombia.
Bogota'daki Interpol'e telex çekmeni istiyorum.
Quiero que mande un telex para Interpol, en Bogotá.
Tanrı aşkına yaptığım tek şey Bogota'ya teleks yollamak.
Correcto? Claro. Mandaré un telex a Bogota.
Bogota'ya geri dönüyoruz.
Volvemos a Bogotá.
Adam Bogota'da ağır abilerle bayağı haşır neşir olmuş.
Él tiene muchos amigos influyentes en Bogotá.
Bogota'da Sacred Heart Manastırı'nda St.Paula ve Georgetown Üniversite'lerinde okumuş.
Educada en el Convento del Sagrado Corazón, en Bogotá... en la Universidad de San Pablo y en la de Georgetown.
Bogota'daki çiftçiler.
Granjeros en Bogotá.
Bogota'dan Miami'ye, oradan L.A., bir sürü para diyorum, dostum.
De Bogotá a Miami a L.A. Digo, todo ese dinero, hombre.
Adamın kuzeni seninle Bogota'da buluşacak, sana malı satacak, buraya nasıl döneceğini gösterecek ve sonunda biz bu işe yatırdığımızın dört katını kazanacağız.
El primo de nuestro amigo te verá en Bogotá... te venderá la mercancía, te mostrará cómo hacerla entrar aquí... y ganaremos cuatro veces más de lo que pagamos.
Latin Amerika Havayolları için son çağrı... Bogota ve Cartagena'ya Uçuş 12.
Última llamada del vuelo de Latin American Airlines... número 12 a Bogotá y Cartagena.
Victor, her şey bittiğinde, Luna benimle Bogota'ya gidecek.
Cuando esto termine, Luna regresará conmigo a Bogotá.
Bana... -... Bogota 6-3-7 bağlar mısınız?
Me podría comunicar con Bogotá 6-3-7?
Uyuşturucu ticaretinden bir kaç defa Bogota'da tutuklanmışlar, Başkanım.
Fueron arrestados por tráfico de drogas en Bogotá, presidente.
Cinayetin ertesi sabahı Bogota'ya gitmek için uçuş biletleri vardı.
Tenían pasajes de avión a Bogotá a la mañana siguiente del asesinato.
- Bogota'ya ilk gelişiniz mi? - Evet.
- ¿ Es su primer viaje a Bogotá?
... bugün Bogota sokaklarında, on kişi öldü ve sekiz kişi yaralandı.
- Un momento. ... en las calles de Bogotá hoy. Hay diez muertos y ocho heridos.
Akşam 7.50'de Bogota'ya varır.
Llegará a Bogotá a las 19 : 50.
İyidir, ama Bogota'da yakıt için iniş yapıyor...
Es un buen precio, pero con escala en Bogotá...
Bogota'da köprüdeki bomba senindi!
¡ Fueron tus bombas en Bogotá!
İspanyolca, Bogota, Kolombiya'dan.
En español, de Bogotá, Colombia.
Yarın evrak işlerini başlatmak için Bogota'ya gideceğim o yüzden bavul hazırlamam gerek.
Sí. Iré a Bogotá a comenzar el papeleo, así que debo empacar. ¡ Maravilloso!
Tabi canım! Saf Bogota malı!
¡ Claro que no!
Bu üst kilit, bu da alt. Bogota'ya gidiyorum.
- La de arriba, la de abajo.
Bogota'da ne var?
- ¿ A Bogotá?
Tamam! Bogota'da ne var?
- ¿ Qué pasa en Bogotá?
Bogota'da buluştuğum adamın beni aramasını bekliyorum.
Espero la llamada de ese tipo de Bogotá.
Bogota'nın içinde ve çevresinde, Bombacılar kurbanlarını haftalarca izliyorlar.
- El bombardero acecha a sus víctimas por semanas...
Bir karısı Miami'de, diğeri Bogota'daymış.
- Tenía una esposa en Miami y otra en Bogotá
- Doğrusu Bogotà, ama çok yaklaştın.
- Bogotá. Es Bogota, pero casi le atinas.
-... Kosova, Bogota, Sri Lanka'da.
-... en Kosovo, Bogotá, Sri Lanka.
Gördüğün gibi, bunlar Bogota'daki hesabından yapmış olduğu transferler.
Acá están las cuentas y los traspasos que hizo de su cuenta en Bogotá.
MI6'den, Bogota'yı izleyen bir arkadaş dedi ki...
Un amigo del 6 que estuvo en Bogotá me decía....
Onunla Bogota'da oynadım, yaşıtları gibi baba oyuncuyu bitirmeye çalışıyor.
Es como todos los jóvenes : se dispone a destruirnos, a matar al padre.
Kesinlikle. Ona bunu Bogota'da öğrettin mi?
Exactamente. ¿ Y tú le diste esa lección en Bogotá?
Bogota'ya.
A Bogotá.
Bogota'ya mı?
¿ Hasta Bogotá?
Bir gün Halep, iki gün İran. Bogotá, belki dört ya da beş gün.
Un día Aleppo, dos días Irán Bogotá, cuatro o cinco días.
Mexico City. Bogotá.
Ciudad de México.
Oradan oraya.
Bogotá.
Ne param, ne şık bir elbisem, ne visa kartım vardı, Bogotá Colombia'da öylece köşede bekliyordum...
No tenía dinero, ni ropa, ni visado, allí en Bogotá, en una esquina cualquiera...
Bogota.
A Bogotá.
Efren, büyük, kötü Luis Bogotà'dan dönünce halin ne olacak?
Efren, ¿ qué les pasará cuando Luis llegue de Bogotá?
Yolda, oraya geliyor.
Él está volando a Bogotá.
Bogota'da kaç ölü var?
"¿ Sabes cuántos tipos han muerto en Bogotá para que tú recibas premios, Kyle?"
Burası uyuşturucu çemberi!
Oro puro de Bogotá. Aquí se vende droga.
Paris 40 kilometre uzakta olabilir belki ama bizim için Bogotá kadar uzak.
París puede estar a unos 40 Km... pero para nosotros es tan lejos como Bogotá.
Dolabın alt rafında duran köpek mamasından bir kutu ver.
Bogotá. Dale una lata de comida de la alacena.
Bizim'gerdanlık bomba'vakamız ile arasında bağlantı olabilir.
- Hubo una seguidilla de casos de bomba como éste en Bogotá
Mastürbasyonu keşfedeceği yaşta değil mi?
¿ No debería estar descubriendo la masturbación? Jugué contra él en Bogotá.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]