Bondo Çeviri İspanyolca
48 parallel translation
Profesör Bondo beni çağırmış.
El profesor Bondo quiere verme.
Merhaba. Ben Dr. Bondo.
Hola, soy el Dr. Bondo
Profesör Bondo aradı.
El Profesor Bondo acaba de telefonear.
Bondo...
Bondo...
Bondo gerçekten zor durumda.
Bondo está en una situación aún peor.
Özellikle de üyeliğe kabul edildikten hemen sonra. Zavallı Bondo.
Pobre Bondo.
Bondo'nun sorunu hakkında düşün.
Piensa en el problema de Bondo.
Bondo'nun yanında yer alırsan dernek de senin yanında yer alır.
Cuanto mas apoyes a Bondo, más te apoyará a tí la Hermandad.
Bondo'yu görmeye gelecek misin?
¿ Viene a ver a Bondo?
Evet, Bondo. Zakariasen'in tümörünü aldın ve burada yatıyorsun.
Bueno, Bondo, aquí está con el tumor de Zakariasen y todo.
Birkaç günde buluruz, Bondo.
Será cuestión de días, Bondo.
Profesör Bondo tatilde olduğu için derslere ben gireceğim. Patalojiyle ilgili temel bilgileri bildiğinizi umarım.
Cuando acepté dar estas clases durante la ausencia del Profesor Bondo, esperaba que conocieran los fundamentos de la patología.
Kenarları biraz hasarlı ama umudunu kaybetme, Bondo!
Está un poco gastado por los bordes pero ¡ mantén el ánimo, Bondo!
Bondo'yu sahte isimle oraya aldıralım.
Registraremos a Bondo con un nombre falso.
Pekala, Bondo...
Vale, Bondo...
Bir yanlışlık olmalı. Bondo'yu dışarı çıkartın.
Pues claro, debe de haber un error, saquen a Bondo de aquí.
Adı Seltzer olmasına rağmen neden Bondo dedin?
¿ Por que le llamó Bondo cuando su nombre es Seltzer?
- Eğer Bondo olanları öğrenirse...
Si Bondo le pone la mano encima...
Bahse girerim çoktan Bondo'ya söylemiştir.
De todas maneras, apuesto que ya se lo ha contado a Bondo.
Sanırım Profesör Bondo'nun problemine çözüm buldum.
Creo que he encontrado una solución al problema de Bondo.
Sanırım Profesör Bondo'yla konuşma zamanı geldi.
Quizás sea el momento de hablar con el profesor Bondo.
Profesör Bondo'ya uğrayacak vaktimiz var mı?
¿ Tenemos tiempo de pasar a ver al Profesor Bondo de camino?
Selam, Bondo. Bir dakikan var mı?
Hola Bondo, ¿ tienes un minuto?
Korkarım Bondo bu fikri uygulamaz.
Me temo que Bondo no podrá poner en práctica tu idea.
Ben Profesör Bondo.
Soy el Profesor Bondo.
Profesör Bondo, mesela.
¿ Quizá para el Profesor Bondo?
Ben Pataloji'den Bondo.
Soy Bondo, de patología.
Bondo kardeşimiz konuşacak.
El hermano Bondo quiere hablarnos.
- Kürsü hala Bondo'da.
El Hermano Bondo aún tiene la palabra.
İki dakika sonra Bondo'nun karaciğerini yerine koyacağız.
Dentro de dos minutos le pondremos su propio hígado de nuevo.
Bayan Drusse aradığı hayaleti, Bondo ise tümörü buldu.
La Sra. Drusse ya tiene a su fantasma, y Bondo su hepatoma.
Sağ ol Bundo.
Gracias, Bondo.
- Bondo'ya gidebilir miyiz?
- ¿ Podremos llegar a Bondo?
Bilim, Profesör Bondo.
Ciencia, profesor Bondo.
Bondo'nun biopsi sonuçları geldi. Kanser başka organlara sıçramış.
Tenemos los resultados de la biopsia de Bondo.
Bondo'nun kanseri iyice azdı.
El cáncer de Bondo está fatal.
Gerçek bir Bondo olmamı sağlayan hediyeye şükürler olsun.
Gracias por el regalo de dejarme ser un Bondo auténtico.
- Nasılsın, Bondo?
¿ Cómo va, Bondo?
Gerçek bir Bondo olmalı.
Sería un Bondo auténtico.
- Bondo'nun ilik nakline ihtiyacı var.
Bondo necesita un trasplante de médula.
Bondo! Dinle!
Bondo, escucha.
Binlerce yıllık Bondo zekasını taşıyan o adamı görmeme izin verin!
Enséñame a ese portador de inteligencia Bondo.
Bondo yeni karaciğeri reddetmiş.
¿ Has oído lo de Bondo?
Charlize Bondo, Ibiza Beat.
Charlize Bondo, Ibiza Beat.
Macunla benek benek olmuş, ve.. ve.. paslı.
Moteado con bondo y óxido.
Mıknatıs metale yapışır ama macuna yapışmaz.
Los imanes se pegan al metal. No se pegan- - A la pasta bondo.
Evet, ben Bondo bir kutu içinde atabilir.
Si, bueno, puedo repararlo con un poco de acero.
- Bondo araç dolgusuyla yapılmış.
Se ha reparado con relleno para automoción Bondo.