English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ B ] / Bulamıyorum

Bulamıyorum Çeviri İspanyolca

4,435 parallel translation
Amanda'nın cenazesi için Montauk dışından kimseyi bulamıyorum.
No he podido encontrar a nadie que no sea de Montauk para invitarle al funeral de Amanda.
Kardeşlerime yaptıklarından sonra geçmişi unutacak gücü bulamıyorum kendimde.
Lo que les hicieron a mis hermanos, no puedo... encontrar la fuerza para enterrarlo en la memoria.
Declan Henri'nin ev arkadaşı olarak listelenmiş ama kayıt bilgilerini bulamıyorum.
Declan aparece en la lista de residentes como compañero de habitación de Henri, pero no puedo encontrar su registro.
Ama Parker'da streptokok farenjiti dışında bir şey bulamıyorum.
No encuentro nada malo en Parker que no sean estreptococos.
Damar bulamıyorum.
No puedo poner la vía.
Jimmy'yi bulamıyorum.
No lo encuentro.
Jake'i bulamıyorum.
No puedo encontrar a Jake.
Oğlumu bulamıyorum.
No puedo encontrar a mi hijo.
Dans etmeye bayılırım ama artık kendime bir eş bulamıyorum.
Me encanta bailar, pero estos días no tengo un compañero.
Bulamıyorum.
No los encuentro.
Roma dünyanın zirvesi ve biz de Roma'nın zirvesindeyiz. Yine de ne yaparsam yapayım beni gerçekten mutlu edecek şeyi bulamıyorum.
Roma es la cima del mundo y nosotros estamos en la cúspide y aun así, no importa dónde busque no puedo encontrar algo que me haga realmente feliz.
Ancak ben yeni bir uşakta aradığım şevki sizde bulamıyorum.
Pero no creo que la palabra exprese... el adecuado... entusiasmo que busco en un nuevo lacayo.
Minibüsü de Vandenberg'i de bulamıyorum.
Nada de la furgoneta ni de Vandenberg.
W - 2 formumu bulamıyorum.
He traspapelado mi impreso W-2. - ¿ Qué?
Söyleyecek söz bulamıyorum.
Es solo... Ni siquiera hay palabras.
Ben "Mindy" yi hiçbir yerde bulamıyorum.
Yo nunca puedo encontrar "Mindy" en ninguna parte.
Ben gücü bulamıyorum Bellek geçmiş taşımak için.
No puedo encontrar la fuerza para dejar atrás el recuerdo.
O, satılan, ancak Ben nerede bulamıyorum.
Se fue, pero... no puedo encontrar a dónde.
Yalnız artık açıyı bir türlü bulamıyorum.
- No se puede encontrar completamente el ángulo otra vez, pienso. - Ah, está bien.
Homer, denemen beni mutlu etti hâlen bile çamaşır makinesini bulamıyorum.
Homer, me alegro que lo intentaras, aunque ahora no pueda encontrar la lavadora.
- Brian, Rupert'ı bulamıyorum.
Brian, no puedo encontrar a Rupert.
Şeyi bulamıyorum da...
No puedo encontrar el...
Onu bulamıyorum, Jane.
No puedo encontrarlo, Jane.
Onu bulamıyorum, efendim.
No puedo encontrarlo, señor.
Prescott ailesi için gereken formları bulamıyorum.
Soy su sustituta. Bueno, no puedo encontrar los formularios para los Prescott.
Hayır. Bu yoğun iş takviminde..... ihtiyacım olan sarjı yapacak zaman bile bulamıyorum.
No, con mi ocupado horario de trabajo, no tengo tiempo para ponerme las inyecciones que necesitaría.
Kurşunun çıkış yarasını bulamıyorum.
No puedo encontrar una herida de salida.
- Mavi gömleğimi bulamıyorum.
No encuentro mi camisa azul.
- Sayın Yargıç, artık söyleyecek söz bulamıyorum.
- Señoría, no tengo palabras. - Yo tampoco.
- Ben de bulamıyorum.
No tengo palabras.
Fakat kalem bulamıyorum.
Pero nunca encuentro una pluma.
Cass'i bulamıyorum.
No puedo encontrar a Cass.
Ayrıca anahtarlarımı bulamıyorum.
Y no puedo encontrar mis llaves.
Onu bulamıyorum.
No puedo encontrarla.
Diyecek bir şey bulamıyorum
No sé qué decir.
Evet. Kanıt için bir resmim bile var ama bulamıyorum
Sí, tengo una foto de nosotros para demostrarlo.
Bulamıyorum dedim ya.
Te dije que no los encontraba.
İpek bluzumu bulamıyorum.
Mi top de seda no está aquí.
Övecek kelime bulamıyorum. Ne dersin?
¡ No puedo alabarlo demasiado!
Bu o kadar aptalca ki, diyecek laf bulamıyorum.
¿ Con un auto con toda esa heroína en él? Eso es tan estúpido que ni siquiera puedo pensar en eso.
Amy, onu örtecek bir şey bulamıyorum.
Amy, no encuentro nada para vestirla.
Nerede bulamıyorum...
No sé dónde está...
Bu ayın elektrik faturasını bulamıyorum.
No puedo encontrar la factura de energía de este mes.
Kaynağı bulamıyorum.
No puedo encontrar el origen.
Cailin'ı bulamıyorum.
Vale No puedo encontrar a Cailin.
Nüfus cüzdanımı hiçbir yerde bulamıyorum, Jay.
No encuentro el certificado de nacimiento en ninguna parte, Jay.
Söylecek söz bulamıyorum, canım.
Cariño, estoy sin palabras.
Diyecek söz bulamıyorum.
No tengo palabras.
Scott'ı hiçbir yerde bulamıyorum.
- No encuentro a Scott.
Onu bulamıyorum.
Finlay, por el amor de Dios, tío.
Fermuarı bulamıyorum.
No encuentro la cremallera.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]