Charming Çeviri İspanyolca
336 parallel translation
# # And chocolate is charming to crunch
Y el chocolate es divertido crujiente
- Prens Charming'le buluşacağım.
- He quedado con el Príncipe Encantado.
- Charming'in 100 metre içinde öldü
- ¿ De veras? - Murió unos metros dentro de Charming.
Charming'in 1969'da takılıp kaldığını düşünüyor.
Se quedó en el Charming de 1969.
Charming'den nefret etmedim, Jax, sadece o zamanları görmüş olmak.
No es que odie a Charming, sólo estar aquí, desde aquello...
Bu masada olmamın tek sebebi Sons of Anachy'yi Charming'den def etmek için adama ihtiyacımın olması.
La única razón por la que estoy aquí es porque necesito hombres para echar a la mierda de Charming a Hijos de la Anarquía.
O zaman neden Charming'e geri döndün?
¿ Entonces para qué has vuelto a Charming?
Sam Crow'un Charming tarihindeki ufak bir leke olarak hatırlanması uzun sürmeyecek.
No pasará mucho tiempo hasta que Sam Crow sea un mal recuerdo en la historia de Charming.
Şimdi, seni ve aileni Charming'e geri götürdüğümde ne olacak?
Ahora, ¿ que va a pasar cuando te ponga a ti y a tu familia de vuelta en Charming, eh?
Clay, savaşın Charming'e sıçramaması için Mayalar'la anlaşma yaptı.
Clay hizo el trato con los Mayans para asegurar que la guerra no alcanzara Charming
Savaşın Charming'i vurmasını önlemek için biraz zaman kazanmaya ihtiyacım vardı.
Necesito conseguir más tiempo, para prevenir que la guerra salpique a Charming.
Eğer Ninerlar o kadar kızgınlarsa belki de öfkelerini Charming'e kadar taşıyabilirler.
Bueno, si... Si los Niners están tan irritados, puede... Puede que traigan su rabia a Charming.
Patronum Charming davasını kapatıyor.
Mi jefe está tirando el enchufe en Charming
- Sen ve ailen, Charming'e geri döndünüzde neler olucak?
- ¿ Qué va a pasar cuando les ponga a ti y a tu familia de regreso en Charming?
Eğer zenciler bu kadar kızdıysa, öfkeleri Charming'e de taşabilirler, yani... parayı bırakırken Opie'nin kamyonetini görmüş olabilirler.
Si los Niners están cabreados, Podrían traer su rabia a Charming, quiero decir... Han visto el camion de Opie durante el pago.
Charming besin zincirinde en tepede olandan.
La cima de la cadena alimenticia de Charming.
İşte ki sorunlarımız halledilmeli, fakat eğer... Sam Crow haklamak için Charming'e gelseydim ve bir kadını öldürseydim, sence hala burada oturup konuşuyor olur muduk?
En nuestro negocio todavía hay cosas que resolver, pero si... mi necesidad de herir a Sam Crow me lleva a Charming, me hace matar a mujeres,
Charming'den kendini kurtarmalısın.
Tienes que irte de Charming.
Charming'e, Kohn'dan kaçmak için geri dönmedim.
No volví a Charming para huir de Cohn.
Charming'de onların başına böyle şeyler gelmemesi gerekiyor.
Esto no debe ocurrirle dentro de Charming.
Charming'e dönmeyi mi düşünüyorsun?
¿ Estás pensando en volver a Charming?
Tamam, Sons demokratik bir kuruluştur ama herkes, Charming'de ne olursa bunun diğer kartellere de yansıyacağını bilir.
Seguro, los Sons son una organización democrática, pero todo el mundo sabe que lo que ocurre en Charming marca la pauta de cada carta.
Charming'de ne oluyor ki?
¿ Y qué ocurre en Charming?
Charming'de piyasa gelişimi yok diyebiliriz.
La concesión de franquicias para la expansión en Charming es más o menos inexistente.
Bana Charming'de bir federal memurun ne aradığını söyler misin?
Quiero que me digas qué está haciendo el federal en Charming.
Charming'in işine karışamaz.
Cíñete a los asuntos de Charming.
Charming'i terk ettin çünkü burası ensest, geri kafalı ve aptal bir yer.
Dejaste Charming porque era incestuoso, estúpido y corto de miras.
Charming'in Tadı olayı mı?
¿ Eso de la Muestra de Charming?
Onu yolladığında April Charming'de kaldı.
April se quedó en Charming cuando tú la apartaste.
Onun Charming'e benimle beraber olabilmek için geri döndüğünü düşünüyor.
Cree que vino a Charming para estar conmigo. Te lo estoy diciendo :
Charming'den defolup gidecek.
Está abandonando Charming.
Hep istediğim şeyi Charming'i.
Lo mismo que siempre he querido : Charming.
Charming Polisi ve federaller soruşturmadan bir sonuç alamadılar.
La poli de Charming y los federales chocaron con un muro con esos bastardos.
Ben Charming'i alacağım, sen de silah istihbaratını alacaksın.
Yo consigo Charming, tu el negocio de las armas.
Darby oduncu kampındakilere mal satarak Charming'in işlerine karışıyor.
Mira, Darby está haciendo su movimiento de entrada a Charming haciendo tratos en ese aserradero.
Charming'den değil yani.
¿ No en Charming?
Charming'de.
En Charming.
Ama ben bunun Charming'e bela açmamasını sağladım.
Pero me encargaré de que eso no salpique a Charming.
Kötü adamlar gettolarından çıkıp Charming'i mahvedecekler.
Los chicos malos abandonarán el ghetto y traerán su juego sucio a Charming.
Suçlular Charming'de yaşar, geri kalan ne pislik varsa sınırın dışındadır.
Los fuera de la ley vive en Charming, pero la mierda fuera de sus fronteras
Kargaşa çıkaracak sebeplerin ardından Charming'in cehenneme dönmesi.
que se desencadene el infierno en Charming seguido de todas las cosas que el diablo ponga en su lugar.
Kohn Charming'e geldiğinde bu işin iki şekilde sonuçlanabileceğini biliyordu. Ya o ölecekti ya da sen.
Cuando Kohn apareción por Charming, sabía que esto sólo podría acabar de dos maneras... o con él muerto o contigo muerto.
Mayalar'ın Charming'e uyuşturucu sokmama yardım etmek için adam desteği yapmaları gerekiyordu.
Se suponía que los Mayans proveerían de músculos para mi entrada en Charming.
Eğer Meksika Kralı'nı öldürürsek Charming bir savaş alanı haline gelir.
Si matamos a King Beaner, Charming se comvertirá en zona de guerra.
Sadece birinin beni öldürmesi değil bizim yüzümüzden Charming'de dökülen kanın artması da.
No sólo alguien está tratando de sacarme afuera, y con los cadaveres apareciendo en Charming por nuestra culpa
ATF sürtüğü Charming'e geri gelmiş.
Esa zorra de la ATF ha vuelto a Charming.
Charming'i ve sarhoş babanızı 11 yaşınızdayken terk ettiniz.
Abandonó Charming y al borracho de su padre hace 11 años.
Charming'den Oakland'a uzun bir yolculuk.
Un largo camino de Charming a Oakland.
M-4'ler o zamana kadar elime geçmezse, Charming sokaklarında gezecek olan yeni siyah yüzler göreceksin.
Si no tengo los M-4 para entonces, habrá algunas caras negras de paseo por las calles de Charming.
Charming'de kontrol etmediğimiz veya payımızı almadığımız hiçbir şey olmaz.
Nada ocurre en Charming sin que lo controlemos o nos llevemos una parte.
Sınırın diğer tarafında istediğin kadar uyuşturucu satabilirsin ama Charming'de olmaz.
Puedes cocinar todo lo que quieras a lo largo de la frontera pero no venderás en Charming.