English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ C ] / Clock

Clock Çeviri İspanyolca

64 parallel translation
Fare saat gibi koştu mu?
The mouse ran up the clock.
- İyi geceler.
- Nine o'clock.
- BBC'nin 9 haberlerini açalım.
lo miraré con los nueve o'clock en la BBC.
Ben, Alvar Liddell...
es el Nine O'Clock news...
# Gökteki saat çalışıyor durmadan
♪ The clock in the sky is pounding away ♪
* Bluebird hiç takmaz saat *
# The bluebird He wears no time clock
Tavan kapısı açılıp öldüğümde tütsüler yanacak ve "Rock Around The Clock" çalmaya başlayacak.
Cuando se abra la tapa y la palme, se encenderán lucecitas y sonará Rock Around the Clock. ¡ Es genial!
Tamam. " Hickory dickory doc. The mouse ran up the clock.
Ok. "Hickory dickory doc. El ratón corrió el reloj."
"The clock struck one, and the other two escaped with minor injuries."
"El reloj dio la una, y los otros dos escaparon con heridas leves".
... round the clock, plus a 153 sets in eyes top a P.M.A. Willmer.
Una vuelta de reloj más 153 miradas y...
Jack bahar festivaline sarhoş bir şekilde gelip "Clair de Lune" yerine "One O'Clock Jump" ı çalana dek bir tek mavi kurdele bile kazanamamıştım.
Nunca gané un premio hasta el día que Jack se presentó borracho al recital de primavera y tocó
* Whoop, about to slip down * * Five o'clock in the morning *
* Whoop, a punto de resbalar * * 5 de la mañana *
Kaptan Clock yaşıyor. O konuşuyor.
El capitán Reloj está vivo. ¡ Él habla!
Dın Don Dan Kaptan Clock.
Dong, dong, dong. El capitán Reloj.
Wow, you cleaned this clock.
Wow, le diste duro.
Arrietty Clock.
Quieta Arrietty'Ett'Clock.
Mr. Clock?
- ¿ Para dónde Sr. Clock?
Ben Arrietty Clock.
Arrietty Clock.
Bay Clock.
Está cerrado señor Clock.
Bu sana Pod Clock ile uğraşmaman için bir ders olsun!
¡ Esto le enseñará quien es Pod Clock!
Bayan Clock.
Muy buenas señora Clock.
Ben Pod Clock... Ve sana bir iki kelime söylemek için buradayım.
Me llamo Pod Clock y voy a decirte un par de cosas.
Kadehler Bayan Clock'a!
Señora Clock ¡ Hasta el fondo! - ¡ Hasta el fondo!
Kadehler Bayan Clock'a!
- ¡ Hasta el fondo Sra. Clock!
Iyi, sondaj öğleden sonra 4 o'clock anlamına gelir, Zaman akşam yemeği için kavurucu şeyler başladığında.
Parrillhora son las 4 de la tarde es la hora en que se hace la parilla.
Tartışmalı "clue in the clock" bile.
Tiene cada libro de Nancy Drew incluso el controvertido Pista en el reloj.
I hid the alarm clock.
"Yo escondí el despertador".
" Ben bir peykedeyim. Barok müziği yapıyorum.
Que estabas en una PIETA, tocando música CLOCK, bebiendo DERVESA,
Saat Kulesi'nde.
En el Clock Tower.
Alexanderstrasse, 30 dakika içinde, World Clock'un altında.
Alexander Strasse, en 30 minutos, bajo el Reloj Mundial.
Dr. Clock, bir dakikanız var mı?
¿ Dra. Clock, tiene un minuto?
Oh, Dr. Clock.
Dra. Clock.
Dr. Clock, konuşabilir miyiz?
Dra. Clock, ¿ podríamos hablar?
Neden sözü şu anda ereksiyon olmamış kişilere vermiyorum? Dr. Clock.
Muy ético. ¿ Por qué no dejamos hablar a aquellos que en este momento no tienen una erección?
Sizce bu adam temiz kalır mı?
Dra. Clock. ¿ Crees que el muchacho no está drogándose?
Dr. Clock, Edwards, en iyi ihtimalle ışığa birkaç dakika uzaklıkta.
Dra. Clock. Edwards, está a unos minutos como máximo, de caminar directo hacia la luz.
" Dr. Molly Clock, yeni psikiyatrist.
Dra. Molly Clock, la nueva psiquiatra.
Dr... Molly... Clock.
La Dra. Molly Clock.
Gözlerinin çok güzel olmasının yanında, görünüşe göre harika bir psikiyatristti.
La Dra. Clock no sólo era agradable a la vista. Aparentemente también era una excelente psiquiatra.
Temple Fugitt. Saat Kralı.
Temple Fugate, Clock King.
Dr. Clock, sizi son zamanlarda çok az görüyorum.
Y Doctora Clock la estuve viendo menos y menos.
~ Punch your clock ~
Destroza tu reloj
Gece gündüz çalışıyorum.
I'm working around the clock.
Çeviri : diocletian Sleepwalk3r perreal [Sub Bros.]
# Turn back the clock # # Give me some time #
Eddie saat 9 eğlencesi için oyuncu seçtiğini söyledi.
Eddie dice que está lanzando para el 9 O'Clock Frolic.
He does not have to punch a clock with his mother.
No tiene porque depender de su madre.
Ike, Five O'Clock Kulübü'nde konukları karşılama görevlisiydi.
Ike era portero en el Five O'Clock Club.
- Saat dokuz.
- Nine o'clock.
* Saat *
# Time clock
Dr. Clock, düğünü kaçırmanıza gerek yok.
Dr. Clock, no tiene que perderse la boda.
# Now, if you'll clock me punch in #
Ahora, si tú me fichas

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]