English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ C ] / Courier

Courier Çeviri İspanyolca

85 parallel translation
Courier'i dene.
Intenta con The Courier.
Ben The Courier'denim Grandovland gazetesi.
Soy del Courier, el periódico de Grenoble.
Ona hikayelerimden birkaçını göndermiştim... Columbus Courier'den Bay Stover.
El Sr. Stover del Columbus Courier... le envió algunas de mis historias.
- Columbus Courier'den Bill Stover...
- Bill Stover del Columbus Courier...
Eskiden o da Columbus Courier'de muhabirdi.
Ella también era periodista en el Columbus Courier.
Gazetem Chicago Courier, ama yazılarım her gazetede çıkar.
Soy del Chicago Courier, pero publico en toda América.
Hala The Courier alıyorum... memleketten. Ve annen hakkındakileri okudum.
Todavía recibo el periódico The Courier desde casa y leí acerca de tu mamá.
- Punto düzeltilebilir 72 üretimi daktilonuz, hizmetinizdedir.
Una Dofbar corregible con courier 72 a tu servicio.
Az önce Courier Express'in garajından bir kız aldı.
Recogió a la chica en el garaje del Courier Express.
Los Angeles Courier Express.
Diario L.A. Courier Express.
Ayrıca Courier için çalışıyor.
También trabajaba en el Courier.
St Olaf Courier Dispatch araştırmacı haberciliğiyle tanınır.
El periódico de St. Olaf es célebre por su periodismo de investigación.
bu günlerde herkez Courier 10 kullanıyor... fakat be hala onu...
Hoy la más usada es Courier 10, pero yo sigo usando ésa.
Elimizde onların bilgisayar kayıtlarında geçen FedEx U.P.S. posta servisinin ticari kuryeleri var.
Hice que FedEx, UPS, el correo, y todo courier comercial miraran en sus registros.
Kurye olmaya ne dersin?
Bueno. ¿ Y un mensajero "courier"?
Bunu yapmalıyız. O özel biletlerden birer tane alıp çılgın bir yere gitmeliyiz.
Deberíamos hacer eso, conseguir unos boletos courier e ir a un lugar loco.
200 dolara Prag'a gidebileceğin taşıyıcı bileti var.
¿ Sabes que puedes conseguir un boleto courier para Praga por 200 dólares?
- Taşıyıcı bileti mi?
¿ Un boleto courier?
Taşıyıcı bilet diye bir şey duydunuz mu? - Slalom.
- ¿ Han oído sobre boletos courier?
Suite geri dön, Freelance Courier Co-op için bir bilgi bırakım.
Allí en la suite, envié la bitácora al correo Freelance Co-op.
bir kaç tane de servis elemanı bulunur.
Más dos empleados del courier.
Kırmızı kurye ben Nile.
Red Courier.
Bir saat sonra ordayım, yoksa ücretsiz..
Muy bien, voy a llegar en una hora. Gracias por confiar en Red Courier.
Orada ifade edildiği gibi, Dominique Courier'in yönetici yardımcısıydım... Ajanslığa terfi beklentim vardı. Tamam.
Era la asistente ejecutiva de Dominique Courier y me iban a ascender a agente.
- Kesinlikle vardı. İstersen buna inanabilirsin. Ama kendimi Hartford Courier'ın ana sayfasında ölümüne işkence edilmiş olarak bulursam,..
Puedes creerlo si quieres, pero si termino en la portada del Hartford Courier muerta, sabrás por qué.
"Plains Courier" den haberler, Ankeny, Iowa.
Una noticia del Plain Courier de Ankeny, Iowa.
ÇARŞAMBA ŞUBAT 25, 1 998
The Inverness Courier miércoles 25 DE FEBRERO DE 1998 Disculpe.
Ben mi? Beş yıldır falan Reading Courier'deyim.
Estoy en el Reading Courier desde hace como cinco años.
Courier'de yirmi bin alıyorum.
Gano 20 mil en el "Courier". - Lo doblaremos.
New York Courier'deki David Shane adına çalışıyorum.
Trabajo para David Shane del Courier de Nueva York.
Evet öyle. Ama inanıyorum ki, bunu geçen ayın "Courier" inde... bunu da "Saturday Post" da okumuştum.
Sí, de hecho, pero creo que ya leí este en la revista del mes pasado.
New York Courier'de çalışan bir gazeteci.
Es una periodista del New York Courrier.
Ben de bir şeyler yapmak istedim. Ford marka kamyonet lütfen.
Es la Ford Courier, por favor.
Courier. Gerçek bir gazete bile değil.
Es el Courrier Ni siquiera es un periodico real.
Geçen ayın Courier'den bulduğum şu belgeye bak.
Mira esta carta que he encontrado en el correo de la semana pasada.
Courier mi? Olmaz.
¿ El correo?
"... 5 yıldır senin işlerini yapıyorum " " Paranı saklamak için hep uygun fiyatlı moteller de kaldım. "
" por 5 años, he sido tu courier, distribuyendoles cocaina a tus compradores en Dallas siempre quedandome en moteles baratos para ahorrar tu dinero
"Cable Springs Courier" dergisinin editörüymüş.
Es la editora del Cable Springs Courier.
Pekâlâ. Cable Spring Editörü Rosalind Johnson'ı aradınız.
Habla con Rosalind Johnson del Cable Springs Courier.
Santa Barbara Courier gazetesi için ailenizle birlikte resminizi alabilir miyim? Teşekkürler, bayım.
¿ Puedo tomar una foto suya y de su familia para el servicio de mensajería de Santa Barbara? Gracias.
Yazı tipi Courier'e benziyor.
Parece... estar en Old Courier.
Courier. Hayır.
Courier... no...
Yani arabayı o kadar sürdün yanlış hatırlamıyorsam eski bir Ford Courier'dı ve pizza çatılı bir kamyonun üstünden atladın.
Era demaciado alto. Asi que fuiste de eso a conducir creo que fue un viejo Ford Courier con un anuncio de Pizza Hut en el techo de la camioneta.
Kurye, zarar gören sen olursun. "
Courier, vas a salir lastimado ".
The Courier, şehirde basıIıyor.
El Mensajero, aquí en el pueblo.
Ben Helvetica düşünüyorum ama Courier New için ikna olabilirim.
Me gusta Helvética pero me podrías convencer de Courier New.
Güvenlik Kargo.
Seguridad Courier.
Konu şu ki dostum çalıştığım şirkete "Güvenlik Kargo" deniyor.
La cosa es, hombre, la empresa para la que trabajo, Se llama "Seguridad Courier".
Güvenlik Kurye.
Seguridad Courier.
- Kurye bunu bir saat içinde alıp ana ofise götürecek.
Courier de picking que hasta para la oficina cabeza en una hora.
Evet, Keening Haber'den. "Tuhaf Vakalar" adını verdiğim blog da bana ait.
Hola. Sí, del Keening Courier. Y escribo un blog llamado Sucesos Extraños.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]