Dantes Çeviri İspanyolca
91 parallel translation
- Kaptan son nefesini güçbela verdi - Bay Dantes komutayı kimseye danışmadan üstlendi
Apenas había dado el último suspiro el capitán cuando el Sr. Dantes asumió el mando sin consultarlo con nadie.
- Bay Dantes'in söylediği gibiyse ben bir hırsızım
Si lo dice el Sr. Dantes, entonces soy un ladrón.
- Hayatta çok cömert olmamalı Bay Dantes
No debe ser tan generoso con el mundo, Sr. Dantes.
- Edmundo Dantesi Yok Etme Ortaklığı
La Sociedad para la Destrucción de Edmundo Dantes.
- Dantes muhafız mı?
¿ Dantes es bonapartista?
- Ölmeden iki gün önce Dantes'e bir zarf verdi
Dos días después, antes de morir, le entregó un sobre a Dantes.
- Edmundo Dantes?
¿ Edmundo Dantes?
- Edmundo Dantes.
Edmundo Dantes.
- Siyaset dünyasında bilgelik zaferleri, Bay Dantes
Qué gran sabiduría la del mundo de la política, Sr. Dantes.
- Bugün, Edmundo Dantes'in durumu tümdengelim usavurmayı yerine getirmek için mantık felsefesini göreceğiz
Hoy dedicaremos la lección de lógica filosófica a realizar un razonamiento deductivo en el caso de Edmundo Dantes.
- Edmundo Dantes'in aniden kayboluşundan sonra Mercedes kime gitti?
¿ A quién recurriría Mercedes tras la desaparición repentina de Edmundo Dantes?
- Hayatının baharında hapsolan, kaybolan 14 yıl için sana söz veriyorum Edmundo Dantes öcünü alacaksın
Te prometo a ti, Edmundo Dantes, encarcelado en la flor de la vida, borrado del mundo durante 14 años, te prometo que serás vengado.
- İlk olarak sana ilişkimi Edmundo Dantes olarak soruyorum
Preguntaos cuál es mi relación con un tal Edmundo Dantes.
- Ruhuma, kendime, Edmundo Dantes'e
Mi alma, a mí mismo, a Edmundo Dantes.
Edmond Dantes, değil mi?
De Edmundo Dantés, ¿ verdad?
Edmond Dantes olmaktan mutluydum.
Me sentía feliz de ser Edmond Dantès.
Ama ismim eskiden Dantes'ti. Edmond Dantes.
Pero antes... yo me llamaba Dantès.
Edmond Dantes?
Edmond Dantès?
Affedersiniz, Bay Dantes burada değil mi?
¿ Disculpeme señora, el señor Dantès no está aquí?
Bunu yaptım çünkü az önce yaşlı Dantes'in hatırasını savundunuz.
Pero lo hice porque antes, usted defendió la memoria del viejo Dantès
Edmond Dantes diye birini hatırlıyor musunuz?
¿ Se acuerda de un cierto Edmond Dantès?
Edmond Dantes?
¿ Edmond Dantès?
Edmond Dantes'i biliyor muyum?
Sí, Edmond Dantès
Dantes bunu satıp parasını dostları arasında paylaştırmamı istedi sizin gibi dostları arasında.
Dantès me pidió distribuir el producto de su venta entre los amigos como usted.
Fernand Mondego, Eugene Danglars, Dantes'in dostu olduğunu sandığı kişileri...
Fernand Mondego. Eugene Danglars. Los que Dantès pensó que eran sus amigos...
Dantes tutuklandıktan sonra ortalıkta pek oyalanmadılar.
Después que Dantès fue arrestado, no se quedaron quietos.
Bana 50,000 frank değerinde elmas veriyorsunuz. Sizden para almam. Bu elmas Edmond Dantes'ten.
Me trae un diamante de 50.000 francos, no le voy a pedir que me pague.
Dantes'in dostları vardı. Ya da dost bildikleri...
Dantès tenía amigos.
Adı Edmond Dantes'ti.
Fue Edmond Dantès.
Dantes, öyle mi?
Dantès. ¿ Dice usted?
Eskiden Edmond Dantes'e aitti.
Perteneció al viejo padre de Edmond Dantès.
Ama şu detaya dikkat çekmek gerekir ki, yalnız çok iyi bir denizci yapabilirdi... Edmond Dantes?
Pero para darse cuenta de ese detalle, sólo un verdadero marinero como... como Edmond Dantès
Dantes mi?
Dantès ¿ Pero quién es Dantès?
Edmond Dantes hapisten kaçtı mı?
¿ Ha salido ya de la cárcel Edmundo Dantés?
Efendim, ben Edmond Dantes,
Señor soy Edmond Dantes.
Mösyö Dantes, hala yatmadığınıza göre,... sizinle konuşabilir miyiz acaba?
Ya que todavía está despierto, señor Dantes me preguntaba si podíamos hablar.
Dantes, kaptanınızı kurtarmak için harcadığınız çaba hoşuma gitti.
Me conmueve su esfuerzo por salvar a su capitán.
Benim kadar savaş gördüğünde, genç Dantes, ölümü hissedebileceksin.
Cuando has recorrido tantos campos de batalla, joven puedes sentir la muerte.
Kaptan Reynaud öldü, efendim, ayrıca Edmond Dantes emirlerime karşı geldi.
El capitán ha muerto, señor. ¡ Y Edmond Dantes desobedeció mis órdenes!
Dantes'e karaya çıkmamasını söylemiştim.
Le dije a Dantes que no fuera a la isla.
Edmond Dantes, seni Pharaon'un yeni kaptanı tayin ediyorum.
Edmond Dantes te nombro capitán del Faraón.
Kaptan Dantes'in altında ilk kaptan olarak kalmaya devam edeceksin.
Seguirá siendo primero a cargo bajo las órdenes del Capitán Dantes.
Mondego,... Edmond Dantes gibi namuslu biriyle nasıl oldu da... arkadaş oldunuz?
Dime, Mondego ¿ cómo eres amigo de ese imbécil de Dantes?
- Hanginiz Edmond Dantes?
¿ Cuál de los dos es Edmond Dantes? Yo.
- Benim. Edmond Dantes, Marsilya yargıcının emriyle, tutuklusunuz.
Edmond Dantes lo arresto por órdenes del Magistrado de Marsella.
Pekala, Dantes, vatan haini gibi gözükmediğini söylemeliyim.
Debo decir, Dantes, que no parece un traidor.
Şimdi dikkatle beni dinle, Dantes, çünkü hayatın buna bağlı olabilir.
Dígalo, Dantes. Su vida depende de ello.
Dantes, bu birinci kaptanın Mösyö Danglars'in hakkında yaptığı... vatan hainliği suçlamasını kabul ettiğin anlamına geliyor.
Por aceptar esa correspondencia subversiva ha sido denunciado por su propio marino el Sr. Danglars. ¿ Cómo?
Bir şey daha Kaptan.
Un instante capitán Dantés, sólo un detalle.
Edmond Dantes.
Edmond Dantès.
Dantes, yapma.
¡ Dantes, no!