Darkhold Çeviri İspanyolca
74 parallel translation
- Darkhold'u kullanmamalıydın.
No debiste usar el "Darkhold".
Adı Darkhold.
Se llama Darkhold.
- Darkhold'u kullanmamalıydın.
No debiste haber usado el'Darkhold'.
Adı Darkhold.
Se llama'Darkhold'.
- Darkhold'u kullanmamalıydık.
No deberías haber usado el Darkhold.
O olmadan, Darhold'un tekrar ortaya çıktığını öğrenemezdik.
Sin él, no sabríamos que el Darkhold ha resurgido.
- Darkhold'u kullanmamalıydın.
No deberías haber usado el Darkhold.
- Darkhold'u istiyordun sadece.
Solo querías el Darkhold. Sí.
Bilgiyi Darkhold'dan aldı.
Consiguió los conocimientos del Darkhold.
Darkhold olmaz.
El Darkhold. No. No, no, no.
Ama Darkhold'u açmayacağına söz vermiştin.
Pero prometiste que no abrirías el Darkhold.
Darkhold bana yol gösterdi.
El Darkhold me ha mostrado el camino.
Darkhold'u güvenli bir şekilde saklamamız çok önemli.
Es crucial que nos deshagamos de forma segura del Darkhold.
Darkhold'u bu gibi eşyaları ortadan kaldırmakta usta olan bir Ajan'a götüreceğiz.
Llevaremos el Darkhold a un agente especializado en hacer desaparecer objetos como este.
- Aida Darkhold'u okudu.
Aida leyó el Darkhold.
Buna Darkhold'un neden olduğu belli.
La programación de Aida era perfecta. Esto es... claramente culpa del Darkhold.
Darkhold'u okuması Aida'nın programına zarar mı verdi yani? - Bu mümkün mü ki?
¿ Estás diciendo que leer el Darkhold puede que haya corrompido la programación de Aida?
Darkhold mu?
¿ El Darkhold?
Darkhold'u korusak daha iyi olmaz mıydı?
¿ No crees que estaríamos mejor custodiando el Darkhold?
Hayır, Darkhold bulunduğu yerde güvende.
No, el Darkhold está seguro donde está.
- Dışarıda, Darkhold'u arıyor sanırım.
Ahí fuera, buscando el Darkhold seguramente.
Darkhold...
Y el Darkhold...
Ya Darkhold'u okumak Aida'nın taklit ettiği duyguları gerçek hâle getirdiyse?
¿ Y si leer el Darkhold hizo de alguna manera que las emociones que Aida fingía fueran reales?
Çünkü Darkhold'u orada saklıyorsun.
Porque escondiste el Darkhold allí.
Darkhold ile bizzat ben ilgileneceğim.
Me encargaré personalmente del Darkhold.
Darkhold önceki modelinizin elindeydi.
Tu modelo anterior tuvo el Darkhold en sus manos.
Darkhold olmadan yine de böyle bir ilerleme kaydetmek mümkün mü?
¿ Sigue siendo posible lograr tal avance - sin el Darkhold?
Darkhold'un onu gerçek bir insan yaptığı konuşmama bağlı kalarak rolünü mükemmel bir şekilde oynadı.
Hizo su parte a la perfección, hasta la parte de mi discurso sobre cómo el Darkhold estaba haciendo de ella una niña de verdad.
Darkhold'u ele geçirmek için başka bir fırsat olacak mı?
¿ Habrá otra oportunidad de adquirir el Darkhold?
- Buna Darkhold'un neden olduğu belli.
Esto es claramente culpa del Darkhold.
- Evet alacağım. - Darkhold önceki modelinizin elindeydi.
Claro que sí.
Ajan May görevinin Darkhold'u ele geçirmek olduğunu bilmezse, kendini ele veremez.
Si la agente May no está al tanto de su misión de recuperar el Darkhold, no puede ser capaz de dejarse descubrir.
- Darkhold önceki modelinizin elindeydi.
Tu modelo anterior tuvo el Darkhold en sus manos.
Darkhold'u elde etmek için başka bir fırsat olacak mı?
¿ Habrá otra oportunidad de adquirir el Darkhold?
Ajan May görevinin Darkhold'u ele geçirmek olduğunu bilmezse kendini ele veremez.
Si la agente May no está al tanto de su misión de recuperar el Darkhold, no puede ser capaz de dejarse descubrir.
Ayrıca Darkhold'u okudu.
- Y ha visto el Darkhold.
May'in sahte yaşam modeli er ya da geç Darkhold'u bize getirecektir.
Nuestra sustituta de May debería conseguir el Darkhold en algún momento.
Aida'ya Darkhold'u okumasını emretmenle alakalı bir şey.
Por ordenar a Aida que leyera el Darkhold.
Fitz'in Aida'nın bize ihanet etmesi ile ilgili bir teorisi var.
A Fitz se le ocurrió una teoría al traicionarnos Aida... Que leer el Darkhold no fue lo que la cambió.
Darkhold'u okumanın Aida'yı değiştirmediği bunu yapması için onu programladığınla alakalı bir teori.
Que la programaste para ello. - Tenía razón.
Aida Darkhold'u almakta başarısız olduğu an güvende olmadığımı anlamıştım.
Lo sabía en el momento en el que Aida fracasó al conseguir el Darkhold. No estaba a salvo.
May'in Sahte Yaşam Modeli Darkhold'u bize getirecek.
Nuestra sustituta de May debería conseguir el Darkhold.
Darkhold.
- El Darkhold.
- Darkhold'un sana yaptığı bu işte.
Eso es lo que te hace el Darkhold.
Billy'nin Darkhold'u nereye sakladığını bilmiyoruz. Bilmek istemedim.
No tenemos ni idea de qué hizo Billy con el Darkhold.
- Evet, Darkhold'u bu yüzden istiyorlar.
Sí, por eso quieren el Darkhold.
Kitaba darkhold deniyor.
Se llama Darkhold.
Darkhold bunu düzeltti.
El Darkhold lo arregló.
- Ve sahip olduğu tüm cevaplar.
Tu modelo anterior tuvo el Darkhold en sus manos. Y todas las respuestas que contiene.
- Darkhold ondaydı.
Tiene el Darkhold.
Darkhold'un Billy'de olduğunu bilmiyor muydun?
¿ Sabías que Billy tenía el Darkhold?