Deauville Çeviri İspanyolca
105 parallel translation
O zaman Deauville'e geliyor musun?
¿ Entonces irá a Deauville?
Deauville çok kalabalık.
En Deauville hay mucha gente.
Hayatım, Deauville'de çok güzel bir yaz geçirdim.
He pasado un verano encantador en Deauville, cielo.
Seni Dublin'den buraya bu kadar çabuk ne getirdi?
¿ Cómo volviste tan pronto de Deauville?
Bir temmuz gecesi kılık değiştirmiş bir şekilde Deauville oyun odasına girdim ve oradaki tüm erkeklerin dikkatini verdiği 2 gösterişli bayanı gördüm.
Una noche en la Sala de Juegos de Deauville... descubrí a dos maravillosas criaturas... sobre las que se posaban los ojos de todo el local.
- Deauville? - Hayır. - Biarritz?
- ¿ Deauville?
Bir kere daha Deauville anılarını dinlemek hoşuma gidecek.
Como vuelva a hablar de sus tiempos en DeuxviIIe con Lady como se llame...
Birlikte harika zaman geçirdik. Deauville. 20'lerde.
Pasamos buenos momentos juntos allá en DeuxviIIe, en Ios años veinte.
Deauville'de bir ev aldığını sanıyordum.
Creía que ibas a alquilar una casa en Deauville.
Kışın St. Moritz'de, yazın Deauville'de...
Los inviernos en St. Moritz, Deauville en temporada...
Mesala, biri Fransa'da bir kentte kumaraneye biraz para bıraksa, gürültü çok uzaklarda duyuluveriyor.
Y si alguien derrocha un montón de dinero en un casino de Deauville, Francia el ruido puede oírse bastante mas lejos
Şansımızı Deauville Kumarhanesinde denemeye.
Al Deauville.
Deauville'i mi?
de Deauville?
Yarış günü Deauville Kumarhanesi'nin kasasını soymama ne dersin?
Desvalijaré la caja del casino Deauville el día del gran Premio.
Deauville'den çalacağı paralarla.
Con lo que sacará de Deauville.
Deauville mi?
De Deauville?
Deauville'in kasası hakkında Paulo'nun bana söylediklerini.
Lo que me dijo Paulo sobre la caja de Deauville.
- Deauville.
- A Deauville.
Deauville.
Deauville.
Bana Deauville Kumarhanesi'ni bağlayın.
Llama al casino de Deauville.
Bana Deauville Kumarhanesi'ni bağlayın.
Prioridad. Con el casino de Deauville.
Deauville'den direk buraya uçtum.
Yo vine en avión de Deauville.
Başka bir erkek de yazı kendisiyle Deauville'de geçirmemi teklif etti.
Otro hombre me pidió pasar el verano con él en Deauville.
Deauville'deki yarışlara.
A las carreras en Deauville.
Deauville'e ne zaman gidiyoruz?
¿ Y cuándo vamos a Deauville?
İsveç'e gidiyorum.
Voy a Deauville, ¿ lo conoces?
Deauville Otel.
A París. Al hotel Deauville.
Paris'de ki Deauville Oteli.
Al hotel Deauville de París.
Paris, Hotel Deauville lütfen.
Póngame con el hotel Deauville de París.
Evet. Hotel Deauville.
Sí, el hotel Deauville.
- Evet, hatırlayın.
- No. - Pero sí, de Deauville. - ¡ NO!
Deauville'de hala..... açık olan bazı oteller var.
Mejor se hubiera quedado en Deauville. Allí todavía hay buenos hoteles abiertos.
Birileri sana bir hafta kadar önce, senin kadının Arlette'yi 5 yıl önce Deauville'de nasıl boğarak öldürdüğünü anlattı.
Alguien le dijo hace diez días... que él ahogó a tu amiga Arlette hace cinco años, en Deauville.
Belki Deauville'da karşılaştık.
Nos habremos conocido en Deauville.
En son tutuklandığımızda, Deauville'e gitmiştik.
La última vez nos llevaron directamente a Deauville.
Dünyanın her yerinde evlerimiz var, ama en sevdiğim kendi hayvanat bahçesi olan Deauville'deki yazlığımızdı.
Tenemos casas por todo el mundo, pero mi favorita era una de verano en Deauville con zoo propio.
- Sıkılacaksın.
¿ Vienes a Deauville?
Deauville'de kalırım.
Duermo en Deauville.
Bu arada, gelecek pazar Deauville'e gidiyorum.
El domingo que viene iré a Deauville.
Paris'ten getirmiştim seni, Deauville'den Paris'e, geçen pazar.
Yo la llevé desde París... Desde Deauville a París, el domingo.
Yarın oğlumu okulda ziyaret için Deauville'e gideceğim.
Verá, mañana iré al internado a ver a mi hijo.
Deauville'deki tüm antikacılara gittim, ama masa yok.
Ningún anticuario de Deauville tenía escritorios Luis XV.
" Bugün, yarışçı Jean-Louis Duroc, Deauville'de bir kadınla tanıştı.
" Jean-Louis Duroc se ha visto con una parisina en Deauville.
Sanırım Deauville'e kızını görmeye gitti.
Creo que ha ido a Deauville a ver a su hija.
Karar verdiniz mi? Deauville'e mi yoksa Étretat'a mı gidiyoruz?
¿ Vamos a volar a Etrute, cierto?
Evet. Korsan gemisi Leytonstone'da bozulalı beri. Deauville'e kadar B çektiler.
Sí, cuando se nos estropeó el coche, nos remolcaron gratis.
Alex 16 yaşında okulda bir talebeydi... 30 yaşlarında, yarı profesyonel bir kadın... onu çekici buldu ve yanına aldı.
Alex tenía 16 años y estudiaba en Condorcet. Una mujer de 30 años, bastante ligera al parecer, seducida por su encanto, lo coge, lo lleva a Deauville y lo inicia en la vida.
Temmuz ayından bu yana Deauville'de 6 milyonun üstünde para harcadın.
En Deauville, este verano, ha gastado el triple.
Çünki yaklaşık iki yıldır onu... Cannes, Biarritz, Deauville de görüyorum... Kumarhane müdürleri onu hep hararetle karşılar.
Porque le he visto, durante más de 2 años, en Cannes, Biarritz, Deauville... siempre muy bien acogido por los inspectores del juego.
En iyisi Deauville'e gitmek.
Lo mejor es ir a Deauville.
Deauvil, Le Havre'ye yakın mı?
Deauville, ¿ está cerca de Le Havre?