Devo Çeviri İspanyolca
91 parallel translation
Ne tarafa bakayım?
¿ Para donde devo mirar?
- Ne yapayım?
- ¿ Que devo hacer?
- Bu Devo grubunun giysisi değil mi?
- ¿ Qué tipo de traje llevas?
Devo, köfte, köfteler.
Devo, las albóndigas.
- Devo, bunu götür.
- Devo, sírvela.
Devo.
Devo.
Devo, burada işin bitince arka tarafa gidip çöp kutularını temizle.
Devo, cuando acabes aquí, limpia los cubos de basura.
Kimseye güvenmiyorsun Devo.
No confías en nadie, Devo.
- Hey, Devo.
- Hola, Devo.
Devo, sen egoma iyi geliyorsun.
Devo, alimentas mi ego.
Bu arkadaşım Devo.
Mi amigo Devo.
- Bridget. Bridget, Devo'yla tanış.
- Bridget, éste es Devo.
Devo da beni uyarmaya çalıştı.
Devo intentó avisarme.
Tamam, Devo'yu çağırırız.
Bien, lo hará Devo.
- Devo, ben Nadja.
- Devo, soy Nadja.
Devo, Rosalie'ye olan duygularını biliyorsun.
Devo, se trata de Rosalie.
- Arkada, Devo.
- Ahí dentro, Devo.
Bir saniye Devo ile içeride konuşmak istiyorum.
Quisiera hablar un momento con Devo ahí atrás.
Merhaba Devo.
Hola, Devo.
Devo!
¡ Devo!
Harlan ve Marlon, önce Devo'nun vurduğunu söyledi. Doğru mu?
Harlan y Marlon dicen que Devo disparó antes. ¿ Es así?
Ben olmasam Devo orada olmazdı bile.
Devo estaba ahí por mí.
Devo'nun ilgisi yok.
Devo no tuvo nada que ver.
Devo vurdu mu, vurmadı mı?
¿ Le disparó Devo?
- Devo ne diyor? - Onu boş ver.
- ¿ Qué dice Devo?
Devo değildi.
No fue Devo.
Onu önce Devo vurdu sanıyordum.
Creía que Devo fue el primero.
Devo?
¿ Devo?
Devo çok iyi bir çocuktur.
No, Devo es un buen chico.
Devo. Devo, ne söyleyebilirsin?
Devo, ¿ qué nos dices?
Hey, Devo!
¡ Eh, Devo!
- Devo!
- ¡ Devo!
Bana uzun zaman önce söylemeye çalıştın.
Me advertiste hace tiempo, Devo.
Gidip Devo'yu bulalım.
Vamos a buscar a Devo.
Al şu iki muslukçuyu..... devo odasına götür.
Llevense a estos dos fontaneros... a la cámara de involución.
- Devo 4'teyim.
- Estoy en el Devo Cuatro.
Devo silahları hazır mı?
¿ Las armas están listas?
Bana şu devo silahını ver.
Dame el arma de involución.
Mükemmel bir yıl. O yıl Devo çok başarılı bir parça çıkartmıştı.
1980 un excelente año, el grupo Devo hizo un gran suceso.
Dans etmek ister misiniz, yada başka bir şeyler yapmak?
Mola. ¿ Os gusta bailar, os gusta Devo?
Şunu söylemeliyim ki, bütün çalışmalar karşılığını verdi. Öyle mi?
Devo decir que estudiar realmente pago.
İçeri girmeliyim.
Devo volver.
Devo'nun da dediği gibi "Bir sorun çıkarsa karşına direncini kamçıla".
" una batidora, está en el lugar adecuado.
Bunun için otomatik kamçı gibisi yoktur.
"Como dice Devo... " Si tienes un problema, bátelo "con la Batimátic."
Konu açıImışken, bu çirkin ziyareti neye borçluyuz
¿ Bueno, a que devo esta poco placentera visita?
- Oh, hayır.
Devo.
Devo. Şapkaları almışsın.
Compraste los gorros.
Üz... üzgünüm, karşı çıkmalıyım.
Perdonarme, pero devo protestar
Devo, yeni kanal tedavisi oldun, değil mi?
¿ Te hicieron un tratamiento de conducto, Devo?
Devo ne anlama geliyor?
¿ Y cuál es el origen del nombre Devo?
- Devo fare un po'di pratica.
- Me falta práctica.