Diello Çeviri İspanyolca
38 parallel translation
- İyi akşamlar, Diello.
Buenas noches, Diello.
- İyi geceler Diello.
Buenas noches.
Müsteşarlar hiçbir zaman dikkate değmez Diello.
Los vicesecretarios nunca son importantes, Diello.
Diello, lütfen. Seninle bunu daha önce konuşmuştum.
Diello, por favor, ya hemos hablado de esto antes.
Diello, yarın bunu tefeciye götürür müsün?
Diello, ¿ querrá llevarlo mañana a la casa de empeños por mí?
Ama Diello, bunu sana ne zaman geri öderim bilemiyorum.
Pero Diello, yo no sé cuándo podría devolvérselas.
Diello kocam öldükten sonra seni neden işten çıkardığımı biliyor musun?
Diello ¿ sabe por qué le despedí cuando murió mi marido?
Teşekkür ederim, Diello.
Gracias, Diello.
- Şu lambayı yakar mısın, Diello?
Encienda esa lámpara, Diello.
Diello, kapıyı kapar mısın lütfen?
Diello, cierre la puerta, por favor.
Teşekkürler, Diello. Ne diyordunuz?
Gracias, Diello. ¿ Cómo decía?
Diello, neden şimdi durmuyorsun?
Diello, ¿ por qué no lo deja ya?
Gitmeden önce, Diello, bana bir içki verir misin?
Diello, antes de marcharse, sírvame una copa.
- Bir milliyetin var mı Diello?
Diello, ¿ tiene alguna nacionalidad?
- Diello.
Diello.
- Ama Diello, bir savaşın içindeyiz.
Pero, Diello, estamos en guerra.
- Teşekkürler Diello.
Gracias, Diello.
İhtiyacım olmayacak Diello, teşekkürler.
No los necesitaré. - Bien, señor.
Diello!
¡ Diello!
O mektubu da kasaya koysan daha iyi olacak sanki, Diello.
Será mejor que guardemos también ese correo.
Diello.
Diello.
Diello'nun peşine düşmekle yanlış iz sürüyorsun bence..
Yo creo que se equivoca al sospechar de Diello.
Kapıyı açın. Diello!
Abra la caja. ¡ Diello!
Diello nerede?
¿ Dónde está Diello?
Londra'ya telgraf çekin. Diello hakkındaki tüm bilgilerin derhal buraya gönderilmesini istiyorum.
Transmita a Londres que me remitan información de Diello inmediatamente.
Benimle pek çok kereler, sevgili dostum Diello hakkında konuşmuştunuz müteveffa kocama hizmet etmiş ve şimdi de size hizmet etmekte olan uşaktan.
Usted me ha hablado muchas veces, mi querido amigo, de Diello el perfecto ayuda de cámara que sirvió a mi difunto marido y ahora le sirve a usted.
Muhakkak ki, biraz sonra söyleyeceklerim size olan sevgimin... ve Müttefiklere duyduğum sadakatin en büyük delilidir. Sizi haberdar etmek isterim ki o pek güvendiğiniz Diello bir Alman casusudur.
No puedo ofrecerle una prueba mayor de mi amistad y de mi afecto por la causa Aliada que la de informarle que su fiel Diello es un espía alemán.
Diello, seni koruyacağız, haberin olsun.
DIELLO, ESTAMOS AQUÍ PARA PROTEGERLE.
Seni görmek her zaman zevktir Diello.
Siempre me da alegría verte, Diello.
Dinle Diello. Seni Gestapo'dan koruyacağız, ama maksadımız seni canlı yakalamak.
Escuche, Diello, le protegeremos a usted de la Gestapo, pero queremos llevárnoslo vivo.
Ona "Diello" diyeceğiz.
Le llamaremos Diello.
Ona Diello diyeceğim!
Le llamaré Diello.
Oysa ki kraliçenin en büyük sorunu ele avuca sığmaz küçük bir velet olduğu su götürmez olan, hayal kurduğunda dadılarını doğrayan haydut oğlu Diello'ydu!
Sin embargo, el mayor problema de la reina, era su renegado hijo, Diello. Quien mostró ser un incontrolable y pequeño demonio Que asesinaba regularmente a sus institutrices.
10 yaşında olsa da Diello şimdiye dek 57 kişi öldürdü ve durmaya hiç niyeti yok.
Si bien solo tiene diez años, Diello ha asesinado a mas de 57 personas y no muestra deseos de parar.
Diello eşlik etmek için ısrar etti.
Diello quiso acompañarme.
Ah Charles, Diello'yu kardinalin eline teslim etmekten başka çarem yok.
Charles, estoy tan desesperada que pondré a Diello en manos del cardenal
- Sen miydin Diello.
Es usted, Diello.