Dot Çeviri İspanyolca
590 parallel translation
Ah Dot, sen ilerledin.
Dot, tú has seguido adelante.
- Ah, Dot, nasılsın?
- Dot, ¿ cómo estás?
Haklısın Dot.
Tienes razón, Dot.
Evet Dot.
Sí, Dot.
Ah, Dot...
Espera, Dot...
- Merhaba Dot. Her şey yolunda mı?
- Hola, Dot. ¿ Todo bien?
Jim Palem eyerin üzerinde, şimdi Polka Dot çıkışa hazır, birinci kapı.
Jim Palem en la silla, listo para montar a Polka Dot, puerta uno.
Komiteden taziye. Methiyeyi doktor yapar.
Sí, pésame del comité, Dot hará el elogio.
# Zamanda seni geriye götürür... # # sana sihir yapar # # bütün o süper güçleriyle. # # dat dat da dat da #
# El te enviara a través del tiempo, # # a través de la magia # # y de sus súper poderes. # # Dot dot da dot da #
# O sana, kolayca bir çözüm bulacak # # dat dat da dat da # # ve çabucak seni evine yollayacak #
# El lo arreglara con un brebaje que hará espuma y burbujas # # Dot dot da dot da # # Asi, en un instante estarás en casa #
# Seni Wiz'e götürmek iyi olacak # # dat dat da dat da dat dat da dat da #
# Tu mejor destino es la torre del Mago # # Dot dot da dot da dot dot da dot da #
Hadi eyvallah Dot.
Hasta la vista, Dot.
Dot'la ben sperm sorunum yüzünden evlat edinmek istemiştik.
Mi mujer y yo fuimos a adoptar, algo pasa con mi semen.
Belki Dot'la bana da yardım edebilir.
Quizas nos pueda ayudar.
Aslında başka çocuğa ihtiyacım yok ama Dot kucağa almak için çok büyüdüklerini söylüyor.
Yo no necesito otro chico pero Dot dice que estos ya son grandes para mimar.
- Peki bu ne için, Dot?
- ¿ Para que sirve, Dot?
Dot'a hep kilo vermesini söylerim ama beni dinlemek istemiyor.
Le dije a Dot que pierda peso, pero no me escucha.
"Dot hakkında ne düşünüyorsun?"
"¿ Que piensas de Dot?".
Dot kendisine gerekeni bana söyledi.
Lo que pasa con Dot es... Ella piensa... que eres rico. Ella me lo dijo.
Dot'la benim heyecan arayışımızdan bahsediyorum.
Dot y yo vamos y venimos como los columpios.
Seni ödül için ihbar edecektim ama Dot kucağına alacak bir şey istiyor.
Te iba a entregar por la recompensa, pero Dot quiere algo que mimar.
Dot bebeği almak için yarın burada olacak.
Dot lo vendra a buscar manana.
Dot Matrix!
¡ Dot Matrix!
- Soru sorma, Dot.
Sin preguntas, Dot.
- Geri dön, Dot!
- Regresa aquí.
Ben Kelly Bundy, ve hayatımın rüyası Polk kızı olmak, ve işte size kendi yazdığım tezahürat.
Soy Kelly Bundy, Y el sueño de mi vida es convertirme En una "Polk Dot", Así que aquí esta un poco de alegría para que me califiquen.
Tebrikler, Bayan Bundy, artik bir Polk-Dot'siniz.
Felicitaciones, Señorita Bundy, usted es ahora una "Polk Dot"
Anlamıyorsun Dot.
Tu no entiendes, Dot.
Dot telefon çalıyor!
El Teléfono, Dot!
Çok çok ince bir elin var Dot!
Tienes una mano muy fina, Dot!
Hiç kimse yok.
Nada. Oh, Dot!
- Canını sıkma Dot.
No te preocupes, Dot.
- Buna çok sevindim Dot.
Me alegro por eso, Dot.
Bir dot.
Un punto.
Dokuz dot.
Nueve puntos.
İki dot.
Dos puntos.
Gelecek hafta yine yaz, dostane eleştirilerime gücenme. Dot.
Escríbeme de nuevo la semana entrante, y no prestes atención a mis críticas amistosas. "
Ama mevcut durumu özetleyeyim. Pacific International Bank,.. ... Avrupa'daki bağlı kuruluşun X. bağlantısını yapmam için beni Roma'ya göndermişti.
Por ejemplo, Pacific International Bank me envió a Roma para conectar la conexión X-Dot con su subsidiaria europea.
Avrupa'daki tüm bilgisayarlar X.25 protokolüyle konuşur.
Todas las computadoras europeas se comunican por la red Dot-25.
Ne yapıp edip Tlingit dilini sökeceğim.
- Yisagun dot it. - Yisagun dot it. Aprenderé esta lengua aunque sea lo último que haga.
Kuzen Doug`un verdiği kamerayı kullanıyoruz..... kasedini ise Homer verdi.
Estamos usando la cámara de video que nos regaló el primo Dot... y la cinta que nos regaló Homero. "VHS Económico T-30"
Gerisiyle ne yaptığım sadece beni ilgilendirir.
Hay un comedor en Alcan, saliendo de Dot Lake.
Merhaba Dot!
Hola, Dot.
Nasılsın?
- Hola, Dot
Arsenal'in Türkiye şampiyonu Döt SK'ya karşı 1-0'lık zaferinde altı gölü de atan adam.
Tengo aquí al Sr. Ludovic Grayson, el hombre que ha marcado 6 goles... de la victoria del Arsenal por uno a cero... contra los campeones turcos, el Botty F.C.
Bu sizi Döt'e açık farkla gönderir.
Debería enviarte a Botty con un peso.
- Hayır, döt.
- 4.
- Lord Montrose. - Döt nala? - Dört nala...
El terrateniente de Montrose galopaba...
Dot nerede?
¿ Dónde está Dot?
Dot!
¡ Dot!
- Elbette Dot.
Claro, Dot.