Dümen Çeviri İspanyolca
1,004 parallel translation
Dümen kır!
Súbanla. - A sotavento es.
Sen tavan arasına döndün. O bir dümen çeviriyor.
Tú otra vez en la buhardilla y él jugando malas pasadas.
Ne iğrenç bir adammış ama ne yalan söyleyeyim, çevirdiği dümen müthişmiş. Doğru, inkâr edemem.
Qué tipo tan despreciable,... pero por mucho que odie admitirlo,... también brillante.
Lütfen! Dümen. Dümen!
Oh, por favor... el timón... por favor...
- Dümen ne?
- ¿ Cuál es el engaño?
- Dümen olduğunu düşünüyorsan, polisi ara.
- Si piensa que es una trampa, llame a la poli.
Bildiğiniz gibi, bazı cinayet davaları arkanızdaki kapının açılıp canhıraş bir vaziyette içeri giren adamın sizi, kurdukları dümen hakkında yanlış istihbarata boğmasıyla başlar.
Algunos casos empiezan cuando la puerta detrás de Ud. se abre... y entra un tipo empapado de sudor y confusión... y le hace un cuento chino.
- Hiçbir dümen yok.
- No hay truco.
Bahse varım bu adam bir dümen peşinde.
A saber que demonios puede querer.
İyi bir dümen.
Y todo sale bien.
Bay Harrison, dümen boca!
¡ Señor Harrison, timón a sotavento!
Dümen iskele!
- ¡ Timón a estribor! - Sí, señor.
- Bay Rico, beni dinleyin. Burada dümen çeviremezsiniz.
Sr. Rico, escúcheme, usted no puede hacer nada de eso.
- Sağ dümen, rota 1-3-5.
- Timón rumbo 1-3-5.
- Sağ dümen, rota 1-3-5, efendim.
- Timón rumbo 1-3-5.
Dümen tam sağa. - Yana pruvada.
Timón a la derecha.
Dümen tam sağa.
- Avance lateral.
- Dümen tam sola. - Dümen tam sola, efendim.
Timón todo a la izquierda.
- Dümen tam sağa.
- A la derecha.
Dümen tam sağa, efendim.
Timón a la derecha.
Dümen dönüyor, gemi de rotasında seyir ediyordu.
El timón giraba... y el barco seguía su ruta.
Dümen de çalışmıyor.
El timón tampoco responde.
Bunun dışında bir de dümen kilitlenmiş.
Además de eso, el timón está trabado.
Munder, dümen tamir edildi. İyi misin?
- Munder, arreglamos el timón. ¿ Estás bien?
Ben yanlış yöne dümen kırdım.
Me he equivocado.
Zayıf kalbinin sana bir dümen çevirebileceğinden mi korkuyorsun?
¿ Teme que su corazón tan frágil le juegue una mala pasada?
Dümen sancak tarafına kırıldı, efendim.
Timón todo a estribor.
İstesem daha iyi bir dümen çeviremezdim Steve.
Yo no podría haberlo hecho mejor, Steve.
Dümen ve sancak tarafındaki dalış takımları çalışmıyor.
Timón y aleta de estribor averiados.
Dümen kilitlendi efendim.
El timón no responde, señor.
Kızlar yukarıda dümen var.
Bueno, chicas, aquí arriba es donde tengo- -
Pruvaya dümen kır.
Virad.
Rüzgâr üstüne dümen kır.
Viento a popa.
Rüzgâr altına dümen kırın.
Timonel, orza un grado.
- Tüm motorlar 2 / 3 ileri. Dümen 140. - Anlaşıldı efendim.
- Avante máquinas dos tercios, rumbo 140.
- Tüm motorlar 2 / 3 ileri. Dümen 140.
- A sus órdenes, mi capitán.
Dümen 10 derece sağa.
Diez grados a la derecha.
Dümen 140.
Rumbo : 140.
Dümen sola 10 derece.
Diez grados a la izquierda.
- Dümen sola standart.
- A babor lo habitual.
Dümen 140.
Rumbo 140.
- Dümen 10 derece sağa.
- Diez grados a la derecha.
Dümen 10 derece sola.
Diez grados a la izquierda.
Güneye dümen kır.
Rumbo al sur.
- Sancak tarafına tam dümen kır.
- Todo a estribor.
- Sancak tarafına tam dümen.
- Todo a estribor, señor.
Sancak tarafına tam dümen kırıldı.
Todo a estribor, señor.
Sancak tarafına dümen kırdırıp motorlara ters manevra yaptırdım... ama çok geçti.
He dado todo a estribor y ordené contramarcha. Pero ya es tarde.
Dümen tam sağa, 3-3-0 yönüne gelelim.
Timón a estribor, vire a rumbo 3-3-0.
Dümen tam sağa, efendim, 3-3-0 dayız.
Timón a estribor, señor, virando a rumbo 3-3-0.
Hile yok... bu bir dümen değil.
¡ Todos, todos, vean como no pierde ni una gota de agua!