English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ E ] / Eduardo

Eduardo Çeviri İspanyolca

1,152 parallel translation
- Evet, ama Kral Edward Queens'de Frank ve Estelle Costanza ile oturmuyordu.
- Sí, pues el rey Eduardo no vivía en Queens con Frank y Estelle Costanza.
Dostlar, sizin destekleriniz olmasa devlet tv`sinin ödüllü şovları ekrana getirebileceğini düşünebilir misiniz mesela Edward the Penitent gibi?
Se dan cuenta de que sin su apoyo... la televisión pública no puede ofrecerles programas de calidad como... "Eduardo el Penitente"?
1947'de, Kral Edward ve Kraliçe Wallis, İngiltere tahtına çıktılar.
En 1947, el rey Eduardo y la reina Wallis subieron al trono Británico.
İskoç Kralı, arkasında bir varis bırakmadan ölmüştü ve İngiltere kralı "uzunbacak" olarak bilinen acımasız ve dinsiz Edward İskoç tahtında hak iddia etti.
El Rey de Escocia había muerto sin hijos y el Rey de Inglaterra un pagano cruel conocido como Eduardo Piernas Largas reclamó el trono de Escocia para sí.
Yıllar sonra, İngiltere Kralı "Uzunbacak" Edward kendisinden sonra tahta geçecek olan en büyük oğlunun düğününe nezaret etti.
Muchos años más tarde Eduardo Piernas Largas, Rey de Inglaterra supervisó la boda de su hijo mayor quien lo sucedería en el trono.
Ve şunu iyice kafana sok! "Uzunbacak" Edward, İngiliz tahtına oturmuş, en zalim Kral'dır. Ve bizler, onun kadar zalim olmadıkça ne İskoçya kalır, ne de biz!
Y comprende esto Eduardo Piernas Largas es el rey más despiadado que se haya sentado en el trono de Inglaterra y ni nosotros ni Escocia permanecerá si no somos igual de despiadados.
Uzunbacağın masasından arta kalan kırıntılara o kadar meraklısınız ki Tanrı'nın size verdiği en yasal hak için bile, birşey yapmak aklınıza gelmiyor.
¿ Por qué es imposible? Están tan preocupados riñendo por los restos de la mesa de Eduardo que olvidaron el derecho dado por Dios de algo mejor.
Sonra Ayyaş Eduardo vardı.
Y luego fue Eduardo, el ebrio.
Ve Eduardo.
Y Eduardo.
Eduardo, Çinli astronotla sen ilgilen, hediyem olsun.
Eduardo, para ti el astronauta chino, un regalo de mi parte.
Kral Edward'ın kendisi bile bu kadar iyi yapamazdı.
Eduardo III, el Confesor, no la habría hecho mejor.
Bakın, Bay Eduardo Çok yorgun.
¡ Es solo un letrero! El Sr. Eduardo está agotado.
Benim düşünceme göre, bu oyun kralın vücuduna, uyumakta olan kralın vücuduna yakın çekimle başlayabilir.
- Ojalá esta obra empezara con el cuerpo... Con el rey durmiendo tu hermano Eduardo IV en la cama. - Sí.
Ağabeyim Edward şimdi kral.
Mi hermano Eduardo es ahora el rey.
Eğer Kral Edward dürüst ve adil ise benim kurnaz, sahtekâr ve hain olduğum kadar şu gün Clarence düşecek tuzağına Edward'ın varislerinden G olanının katil olacağına dair bir kehanetin.
Y, aun siendo Eduardo tan leal y justo cuan falso yo, sutil y traicionero hoy debe ser encarcelado Clarens porque jota será, según ruin sino de los hijos de Eduardo el asesino.
"Şu gün Clarence düşecek tuzağına Edward'ın varislerinden G olanının katil olacağına dair bir kehanetin."
"Hoy debe ser encarcelado Clarens porque jota será, según ruin sino de los hijos de Eduardo". - Exacto.
Şu gün Clarence düşecek tuzağına Edward'ın varislerinden C olanının katil olacağına dair bir kehanetin.
"Hoy debe ser encarcelado Clarens porque ce será, según ruin sino de los hijos de Eduardo el asesino".
Richard'ın ağabeyi Edward kralsa ve ölürse ondan sonra tahta geçme hakkı kardeşi Clarence'ın.
Eduardo, el hermano de Ricardo, era el rey, ¿ no? Si entonces muere Clarens, su otro hermano, le sigue en la sucesión.
Ama tatlı Leydi Anne, keskin zekâlarımızı çarpıştırmayı bırakıp da biraz daha uslu bir konuşma biçimini benimseyecek olursak bu iki adamın, Henry ile Edward'ın vakitsiz ölümünden dolayı cellat kadar müsebbip de suçlu değil midir?
Dulce Ana dejemos esta lucha de mutuas agudezas y, tranquila, dime ¿ no tiene culpa igual la causa que a Enrique dio y a Eduardo cruda muerte cual la culpa que tiene su verdugo?
Hadi, çabuk davranın, bendim Edward'ı bıçaklayan ama beni bu işe koşan sizin o meleksi yüzünüzdü.
Termina ya. Yo asesiné a Eduardo. Tu celestial semblante me impelía.
Clarence hâlâ hayatta ve nefes alıyor. Edward hâlâ tahtta.
Respira Clarens aún y vive y reina Eduardo.
Bir ödül karşılığında tutulduysanız geri dönün, sizi kardeşim Richard'a yollayayım. Ölümüm için Edward ne teklif ettiyse hayatım için Richard çok daha fazlasını verir size.
Si con oro os corrompieron marchaos, mejor os pagará mi hermano Ricardo por mi vida que Eduardo por mi muerte.
Bunu yapan Edward'ın karısı. O canavar cadı işbirliği etmiş bir fahişeyle Shore denen kaltakla. Onların yaptığı kötü büyüler böyle mahvetti beni.
Y ésta es la mujer de Eduardo esa bruja monstruosa condecida con Sora, meretriz ramera que por su brujería así me ha marcado.
Edward'ın çocuklarının piç olduğunu ima edelim.
Infieren la bastardía de los hijos de Eduardo.
Genç Edward hayatta.
El joven Eduardo vive.
Uyuşturucuyla yakalandın Eduardo.
Te pillaron con 5 pavos de hierba, Eduardo.
Eduardo oğlu Francisco Cindino'ya ait dosyamız. Kolombiyalı uyuşturucu kralı.
EI expediente de tu hombre, Francisco Cindino hijo de Eduardo, principal exportador de narcóticos de Colombia.
Memur Eduardo!
Oficial Eduardo. ¿ Cómo llegó esto aquí?
- Lütfen, Eduardo ile konuşabilir miyim?
¿ Por favor, puedo hablar con Eduardo?
- Burada Eduardo diye birisi yaşamıyor.
Aqui no vive ningún Eduardo.
- Doğru ama burada Eduardo diye birisi yok.
Sí, pero aquí no vive ningún Eduardo.
Eduardo?
Hola, ¿ Eduardo?
Artık sünger banyom Eduardo'dan.
Ahora recibo todos mis baños de esponja de Eduardo.
Geçen perşembe ana bilgisayarı hack'ledim ve listeyi değiştirdim. Artık sünger banyom Eduardo'dan.
El martes pasado, entré en la computadora de aquí y cambié la agenda, y ahora recibo todos mis baños de esponja de Eduardo.
Ricardo'nun oğlu Eduardo benim koğuşumda hademe.
El hijo, Eduardo, es ordenanza en mi sala.
Eduardo şu dilsiz olan, değil mi?
Eduardo. ¿ El que no tiene lengua?
Biziz, Miguel ve Eduardo.
Soy yo, Miguel, y Eduardo.
Hey! Eduardo, oğlun.
Eduardo, tu hijo.
Ve babası Eduardo'yla konuşmak, oldukça zor olacak.
Y conversar con el padre, Eduardo... -... será difícil.
Eduardo daha bebekti.
Eduardo era un bebé.
Ve bir Haitiliyle dalaştı, ve bir gece, Eduardo uykudayken,
Y empezó a meterse con un haitiano. Una noche, mientras Eduardo dormía el haitiano le cortó la lengua. Y una noche...
Yani söylediğin Haitiliyi keserek Eduardo'ya iyi bir babalık ettiğin.
¿ Entonces dice que fue buen padre para Eduardo cuando descuartizó al haitiano?
Kral Edward VIII ile Wallis Simpson'un düğününden bir dilim pasta sene yaklaşık 1937.
Un trozo de pastel de la boda del rey Eduardo Vlll con Wallis Simpson. Y me costó $ 29 mil. Se casaron en 1937.
Babycham. Eduardo...
¿ Un Baby Sham, Eduardo?
Senin adın "Eduardo" olsun.
Te llamaré "Eduardo".
VII. Eduardo Parkı'nı nonoşlar basmış.
Los maricas del parque Eduardo Vll.
Bizler, güneş enerjisi kullanan Biocyte binasında sağlığın bedelinin sürekli tetikte olmak olduğunun farkındayız.
Nosotros, en nuestro edificio Biocyte solar-accionado el estado de la técnica, reconocer que la vigilancia eterna es el precio de la salud, si se trata de la financiación del centro docente en el Hospital Real Príncipe Eduardo,
Eduardo, beni oynat.
Eduardo, inspírame.
Eduardo Ruiz'i arıyoruz.
Buscamos al Sr. Eduardo Ruiz.
... Edward'ın varislerinden C olanının katil olacağına dair bir kehanetin.
Ce, de los hijos de Eduardo, el asesino.
- Eduardo Roel.
Eduardo Roel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]