Ester Çeviri İspanyolca
204 parallel translation
Yine de, Ester sizden evlenme izni almak için benimle geldi.
Ester vino a pedirle permiso para casarse.
İzniniz olursa, Ester sahibiyle konuşmak ister.
Con su permiso. Ester desea hablar con su señor.
Evlenmek mi istiyorsun, Ester?
¿ Estás ansiosa de casarte, Ester?
Ester'in özgürlüğünü satın alacak.
Pagará por la libertad de Ester.
Özgürlüğü Ester'e düğün hediyem olsun.
Su libertad será mi regalo de bodas para Ester.
Olanları duyduğumuzda Antakya'ya yola çıkmıştık.
Ésta es mi hija Ester. Íbamos hacia Antioquía cuando oímos lo ocurrido.
Ester?
Ester.
- Ester. - Yahuda. Sağ kal.
- Judas ¡ vive!
Ester. Ben Miriam.
Ester soy Miriam.
Geri dur, Ester.
¡ Aléjate, Ester!
Ester.
Ay, Ester.
Ester. Yahuda yaşıyor mu?
Ester ¿ está vivo Judas?
Onu seviyorsun, Ester.
Lo quieres, Ester.
Hayır!
¡ No, Ester!
Onlara göz kulak ol, Ester.
Vigílalas, Ester.
Umudun boşa çıkmadı, Ester.
No has fracasado, Ester.
- Ester de bizimle gelecek mi?
- ¿ Vendrá Esther con nosotros, también?
Neden Ester'e birşeyler okumuyorsun?
¿ Por qué no lees algo a Esther?
Ester'le konuşmak istiyorum.
Quiero hablar con Anna.
- Ester'e kitap okumayacak mıyım? - Birazdan.
- ¿ No tengo que leerte algo?
Ester ölsün isterdim.
Ojalá Esther estuviese muerta.
Ester...
Esther...
Ester bunu fazla kabul etmese de.
Incluso Esther lo admite.
"Şimdi, işte sonsuzluk, Ester." dedi.
"Ahora es la Eternidad, Esther", dijo.
Akermann Ester!
¡ Akermann Ester!
Akermann Ester?
¿ Akermann Ester?
- Ester KRUMBACHOVA Senaryo
- Ester Krumbachová Guión
Esther ve Ruth peygamber gibi
Que Seáis como Ruth y Ester
Sana da iyi günler, Esther.
Buenos días, Ester.
Merhaba Ester.
Hola, Esther.
Nasılsın Ester?
- ¿ Cómo estás, Esther?
Sevgili Ester, o kadar oldu mu?
¡ Mi querida Ester! ¿ Es cierto?
Canım Ester'im.
Querida Ester
Ester, kürkümü getir.
Ester, tráeme el abrigo.
Vega, Ester, Maj, Siri, Berta, Alida, Lisen ve Isak amcayı ve cümlemizi korusun.
Vega, Ester, Maj, Siri, Berta, Alida, Lisen y el tío Isak y todos los demás.
Gidin Ester ve Vega'ya söyleyin, sıcak çikolata ve sandviç hazırlasınlar.
Vayan a ver a Ester y Vega por chocolate caliente y emparedados.
Karısının parası, sevgili Ester.
Es el dinero de su mujer, querida Ester.
Vega, Ester, Maj, Siri, Berta, Alida, Lisen,..
Vega, Ester, Maj, Siri, Berta, Alida, Lisen.
Yeni bir dünya rekoruna da gidiyor olabilir!
¡ Puede ester yendo a por un nuevo record mundial!
- Adın nedir? - Ester Williams.
- Esther Williams.
Vücudun en sevdiğin kısmının kulak memesi olduğunu, oyuncu William Bendix'in amcan Bud'a benzediğini ve Ester teyzenin sana her Noel, kenarına E.J.R. işlenmiş iki düzine mendil gönderdiğini biliyorum.
se que tu parte favorita del cuerpo es el lóbulo de la oreja se que tu actor favorito es William Bendix porque se parece a tu tío Bud y que su esposa, tu tía Esther te mandaba 2 docenas de pañuelos blancos cada Navidad bordados con tus iniciales E.J.R. en el borde
"Ayrıca da tezek, yaprak gübresi, gübre harcı" veya çürüten... çürümüş gübre gibi organik maddeler... içermelidir. "
"Y materias orgánicas como la turba, " el mantillo, el abono orgánico y el ester... estiércol.
Ester ve Mezmurlar arasındaki bölüme.
El libro entre Ester y los Salmos.
Cady, Ester ve Mezmurlar arasındaki bölümü okumamı söyledi.
Cady dijo que leyera el libro entre Estery los Salmos.
- Sosyal sigorta maaşını zar zor aldığını söyledin, şimdi Leydi Ester mi oldu?
- Sí. Me dijiste que el cheque de ayuda social apenas le alcanzaba para vivir... ¿ y ahora es Lady Astor?
Bulunduğum yerde Ester'in yemeklerini bulmak biraz zordu.
Donde estaba no conseguía las empanadas de Esther.
İşte orada, büyüleyici Esther Williams.
La encantadora Ester Williams.
Adım Esther, Bakire Hattı'nı aradım sanıyordum.
Mi nombre es Ester y llamo a la línea para vírgenes.
Tamam, Esther, şimdi, beni dinle.
Muy bien, Ester, escúchame.
- Ester, Maria, yardım edin!
- ¡ Ester! ¡ María! ¡ Ayudame!
- Ester bana bir mektup yazdı.
- Esther me escribió una carta.