Euler Çeviri İspanyolca
58 parallel translation
Müfettiş Euler, Zürih Polisi.
Inspector Euler, policía de Zürich.
Bu araştırmaları sırasında, tozlu bir kitapta, bir matematik tarihi kitabında, rastladığı 200 yıllık bir denklem dikkatini çekti, denklem, bir İsviçreli matematikçi olan Leonhard Euler tarafından yazılmıştı.
Como cuenta la historia, tropezó con un polvoriento libro sobre la historia de las matemáticas, y en él encontró una ecuación de 200 años de antigüedad, escrita originalmente por un matemático suizo, Leonhard Euler.
Veneziano, Euler'in denklemlerinden çok etkilendi, matematiksel bir merakla uzun bir süre düşündükten sonra Güçlü Çekirdek Kuvvetini açıkladığı inancına vardı.
Veneziano quedó pasmado al descubrir que las ecuaciones de Euler, durante mucho tiempo consideradas una simple curiosidad matemática, parecían describir la fuerza nuclear fuerte.
Her nasılsa bulunduktan sonra, Euler'in denklemi, ki, mucizevi bir şekilde güçlü çekirdek kuvvetini açıklıyordu, bambaşka bir yola girdi.
la ecuación de Euler, que milagrosamente explicaba la fuerza nuclear fuerte, cobró vida por sí misma.
Meslekdaşlar arasında birinden diğerine bir süre gezerek, sonunda genç bir Amerikalı fizikçi olan Leonard Susskind'in karatahtasına ulaştı.
De colega en colega, la ecuación de Euler acabó finalmente escrita en la pizarra, frente a un joven científico americano,
Euler'in denklemi, ki, mucizevi bir şekilde güçlü çekirdek kuvvetini açıklıyordu, bambaşka bir yola girdi.
la ecuación de Euler, que milagrosamente explicaba la fuerza nuclear fuerte, cobró vida por sí misma.
Biliyorsun, Prandtl ve Euler'in ve Smith'in bu konuda harika çalışmaları var.
Sabes, hay un sorprendente trabajo realizado por Prandtl y Euler, Smits.
Leonhard Euler matematiksel olarak bunu sağladı ama bunu gerçekleştirmek mümkün değildi.
Leonhard Euler probó matemáticamente que era imposible hacerlo.
Bu formül 18. asrın en iyi matematikçisi olan Leonhard Euler tarafından tasarlanmıştır.
Esta fórmula fue descubierta por el mas grande matematico del siglo XVIII : Leonhard Euler.
Leonhard Euler.
Leonhard Euler.
Euler'ın denklemi.
Esta es la ecuación de Euler.
İnternet şifreleme sistemlerinde, sayıların şifrelenmesi işlemi esaslarını Çinli Kalan teoremi'nden alan matematik ile gerçekleştirilir.
Fue finalmente resuelto por el gran matemático Leonhard Euler, que en 1735 demostró que no era posible.
Tanıştırayım, Bay Leonhard Euler...
le presento al señor Leonhard Euler...
Leonhard Euler, matematiğin ünlü isimlerinden biri.
Leonhard Euler, uno de los nombres más famosos de las matemáticas.
Bu Leonhard, Johann Bernoulli'nin en iyi öğrencisi olan... gerçek Leonhard Euler'in soyundan geliyor.
Este Leonhard es un descendiente del Leonhard Euler original, alumno principal de Johann Bernoulli.
Ailemizde matematikçi olan Leonhard Euler I'den sonra... dokuzuncu kuşak ve dördüncü Leonhard'ım.
- Soy la novena generación, y el cuarto Leonhard de nuestra familia, después de Leonhard Euler I, el matemático.
Dünkü Bay Euler ve Profesör Bernoulli ile yediğimiz akşam yemeği... Bernoulliler ve Eulerlerin ispatladığı tüm teoremlerin şerefine... kadeh kaldırmaya dönüştü. Vay canına, epey fazla ispat yapmışlar!
La cena de anoche con el señor Euler y el profesor Bernoulli degeneró en brindis por todos los teoremas que los Bernoulli y Euler demostraron, y, por Dios, que demostraron un buen montón.
Neyse ki kısa bir yolculuktu. Euler'in 1728'de yeni bir hayata başlamak için yapmış olduğu yolculuk gibi değildi.
Por suerte, se trataba de un viaje corto, no como el viaje que realizó Euler en 1728 para empezar una nueva vida.
Euler, Johann Bernoulli'nin dehası olabilirdi... ama bu şehirde ona yer yoktu.
Puede que Euler fuera elprotegido de Johann Bernoulli, pero no había sitio para él en la ciudad.
Soyadı Bernoulli olmayanların... Basel'de matematikçi olarak iş bulma ihtimali çok düşüktü. Fakat Johann Bernoulli'nin oğlu Daniel,
Si no te llamabas Bernoulli, entonces había pocas posibilidades de conseguir trabajo en matemáticas aquí en Basilea, pero Daniel, el hijo de Johann Bernoulli, era un gran amigo de Euler, y logró encontrarle trabajo en su universidad.
Euler'in çok yakın bir arkadaşıydı... ve ona kendi üniversitesinde iş bulmayı başardı. Fakat oraya ulaşmak yedi hafta sürüyordu... çünkü Daniel'in üniversitesi Rusya'daydı.
Pero para llegar, tardaría 6 semanas, pues la universidad de Daniel estaba en Rusia.
Burası Euler'in ilim yuvasını bulduğu yerdi.
Es donde Euler encontró su hogar intelectual.
O zamanlar tomurcuklanan çoğu fikri ; varyasyon hesabını, Fermat'ın sayılar teorisini açıklığa kavuşturan hep Euler'di.
Muchas de las ideas que bullían en la época, el cálculo de variaciones, la teoría de números de Fermat, cristalizaron en manos de Euler.
Bugün bir matematikçi olarak kullandığım rakam ve işaret sistemlerinin çoğu... Euler tarafından üretilmişti. Örneğin, e ve i gibi sayılar...
Gran parte de la notación que uso hoy como matemático fue creada por Euler, números como "e" e "i".
Aynı zamanda pi simgesinin kullanımını yaygınlaştıran da Euler'di.
Euler también popularizó el uso del símbolo de pi.
Euler becerilerini asal sayılardan optiğe, optikten astronomiye kadar... geniş bir konu yelpazesinde uygulamıştı.
Euler aplicó su habilidad a un inmenso abanico de temas, desde los números primos a los octetos y la astronomía.
Onun, matematiğin Mozart'ı olduğunu düşünüyorum. Bu konuda benimle aynı görüşte olan matematikçi Nikolai Vavilov ile, II.
Pienso en él como el Mozart de las matemáticas, y esa visión es compartida por el matemático Nikolai Vavilov, con el que me vi en la casa que le dio a Euler Catalina la Grande.
Katerina'nın Euler'e hediye ettiği evin önünde buluştuk. Euler'66 ve'83 yılları arasında burada yaşadı, yani St Petersburg'a tekrar gelişinden öldüğü yıla kadar. Rusya Bilimler Akademisi üyesiydi... ve akademinin en büyük matematikçisiydi.
Euler vivió aquí del 1766 al 1783, es decir, desde el año en que volvió a San Petersburgo hasta el año de su muerte, y era miembro de la Real Academia Rusa de las Ciencias y su mayor matemático y... eso es exactamente lo que pone.
Bana daha çok, insanların okula uğrayıp... Euler hakkında soru sormasına alışmış gibi geldi.
Más bien tuve la sensación de que estaba acostumbrada a que la gente se pasara a hablar sobre Euler.
Bu iki genç bayan bize Euler ve tüm bina hakkında... bazı bilgiler vermeye hazır.
Estas dos señoritas están preparadas para hablarle del científico y de este mismo edificio...
Euler hakkında tam bir proje üstlenmişlerdi ;
Están llevando a cabo un completo proyecto de clase sobre Euler.
En sevdiğim Euler teoremlerinden birini gösterebilmek için içkiye ihtiyacım vardı.
Para demostrar uno de mis teoremas favoritos de Euler, necesitaba un trago.
Sonsuz toplamları hesaplama ile ilgili, 1735 yılında açıklandığında... bu buluş Euler'i matematiğin zirvesine çıkardı.
Trata del cálculo de sumas infinitas, el descubrimiento que lanzó a Euler a la cima de los matemáticos más populares cuando fue enunciado en 1735.
Fakat sonra Euler ortaya çıktı.
Pero entonces llegó Euler.
Euler votkanın toplam yüksekliğini... tam olarak pi kare bölü 6 olarak hesapladı.
Euler calculó que la altura total de vodka sería exactamente pi al cuadrado entre 6.
Fakat Euler'in analizi, bunların aynı eşitliğin... iki tarafı olduğunu gösterdi.
Pero el análisis de Euler demostró que había visiones de la misma ecuación :
Euler kesinlikle elde edilmesi zor bir başarı elde edecekti.
Euler en verdad sería un modelo difícil de seguir.
Leonhard Euller'in Königsberg'in yedi köprüsü problemine ilk resmi ve matematiksel çözümü sunduğu dönemi hatırlarsın.
Más precisamente, el período donde Leonhard Euler había conseguido, ciego dar la primera resolución matemática formal al problema de los siete puentes de Konigsberg, sí.
Sen hiç Euler'ın "e" harfinin kavramaya çabaladın mı?
¿ Has intentado alguna vez.. apreciar.... el número "e" de Euler?
- 1827. - Euler sayısının 20. basamağı?
- ¿ Vigésimo decimal del número Euler?
Euler'ı kullanmalısın. - Nerede?
Usa el de Euler.
Ancak Euler teoremi bunu hemen verir.
Pero el teorema de Euler te lo da de inmediato.
Ya Euler-Lagrange kuramı?
Ahora, ¿ qué tal los teoremas de Euler-Lagrange?
e sayısı, 6 ile mi bitiyordu sanki?
El número de Euler, que termina con un 6?
e sayısı kapatma tuşuymuş, pi değil.
Euler fue el interruptor, no Pi.
Seninki ne? - Euler özdeşliği.
La identidad de Euler.
Leibniz, Euler ve Gauss karışımı gibi.
Es como si mezclásemos a Leibniz, Euler y Gauss.
Şimdi, Euler ile Jacobi. Kim bunlar?
Euler y Jacobi. ¿ Quiénes son?
Euler 18. yüzyılın en üretken matematikçisiydi.
Euler fue el matemático más productivo del siglo XVIII.
Jacobi, tıpkı senin gibi bir anlaşılmazlık deryasından doğdu ve en az Euler kadar etkileyiciydi.
Jacobi, como usted, salió de la oscuridad y fue casi tan impactante como Euler.
İslam'ın şartları, aslında matematiksel beceriler gerektiriyordu.
Desde que el gran Leonhard Euler se estableció aquí en el siglo XVIII, la ciudad ha sido famosa por sus matemáticas y sus matemáticos.