Eurydice Çeviri İspanyolca
109 parallel translation
Şarkıları, dikkatini karısı Eurydice'den uzaklaştırmasına neden oldu.
Sus canciones le distrajeron de su mujer, Eurícide.
O da aşağı, ölüler diyarına inip, yaşayanların dünyasına Eurydice ile beraber dönme iznini almak için albenisini kullandı. Bir şartla ; asla karısına bakmayacaktı.
Él descendió al Infierno y usó su encanto para obtener el permiso de volver con ella al mundo de los vivos bajo la condición de no mirarla nunca.
Eurydice, döndü!
Eurídice, ¡ es él!
- Adınız Eurydice'di, değil mi?
- Su nombre es Eurídice, ¿ no?
- Hayır, Eurydice, olmaz!
- ¡ No, Eurídice, no!
Eurydice.
Eurídice.
Eurydice'i bulmak istiyorum.
Quiero encontrar a Eurídice.
Bulmak istediğin Eurydice mi yoksa Ölüm mü?
¿ Es a Eurícide a quien desea encontrar o a la Muerte?
Bulmak istediğin Ölüm mü yoksa Eurydice mi?
¿ Es a la Muerte a quien desea encontrar o a Eurícide?
"Eurydice, Orpheus'un ona asla bakmaması şartıyla..." "... öteki dünyadaki hayata dönmek için özgürdür. "
Eurídice es libre para volver vivir en el otro mundo... con la condición de que Orfeo nunca la mire.
Bahçeden "İçeri geliyorum." diye seslen ki Eurydice saklansın.
Grite desde el jardín, "Entro a casa..." y Eurídice se esconderá.
Dikkatli ol, Eurydice!
Atención, Eurídice!
- Eurydice, masanın altında mısın?
- Eurídice, ¿ Estás debajo de la mesa?
Eurydice, Orpheus'u kaybetmişti.
Para Eurídice, Orfeo estaba perdido.
Benim, Eurydice.
Soy yo, Eurídice.
- Orpheus ve Eurydice.
- Orpheus and Eurydice.
Adım, Eurydice.
Me llamo Eurídice.
Eurydice'le evlenerek mi?
- ¿ Casándome con Eurídice?
Bugün, Makedonyalı Philip ve kraliçesi Eurydice'in bir oğulları dünyaya gelmiştir.
En el día de hoy, Filipo de Macedonia y la reina, Eurídice, han tenido un hijo.
Siz erkeklere ve kadınlara, birlikte yaşadığım, birlikte öldüğüm sizlere Philip, Eurydice, Parmenio, Philotas, Darius ve Cleitus... kardeşim...
En vuestro honor, hombres y mujeres con los que he vivido y muerto : Filipo, Eurídice, Parmenión, Filotas, Darío y Clito, mi hermano,
O halde gelinin adı da Eurydice olmalı.
Y naturalmente la novia se llama Eurídice.
Adım Eurydice değil.
Yo no me llamo Eurídice.
Çünkü herkes Orfeo'nun Eurydice'i sevdiğini bilir.
Porque todo el mundo sabe que Orfeo ama a Eurídice.
Eurydice isimli başka bir kadını mı seviyorsun?
¿ Conoces a alguna mujer que se llame Eurídice?
Eurydice diye birini tanımıyorum!
¡ No conozco a ninguna Eurídice!
Benim adım Eurydice.
Mi nombre es Eurídice.
Adım Eurydice.
Me llamo Eurídice.
Orfeo Eurydice'ten hoşlanır, hikaye de böyle gider.
Orfeo ama a Eurídice, me lo han dicho hace un rato.
Bir gün gitarın tellerinden, o tek aşkın arayışından Eurydice'in dudaklarından, kayıp öpücüklerden bir ses konuşmuş.
Un día, las cuerdas de su guitarra le hablaron de un único amor, de los besos perdidos en los labios de Eurídice.
Ve Eurydice'in dudakları endişeyle titrerken kokulu bir çiçekten olan ağzı hafifçene aralanmış.
Y los labios de Eurídice se entreabrieron con ansiedad... y la flor perfumada se abrió silenciosamente.
Affet beni Eurydice.
Perdóname, Eurídice.
Gel ve dans et Eurydice, gel hadi.
Ven y baila, Eurídice, ven.
- Orfeo, Eurydice burada mı?
- Orfeo, ¿ está Eurídice ahí?
- Eurydice, birisi seni soruyor!
- Eurídice, alguien pregunta por ti.
- Eurydice! Korkup kaçtı!
- ¡ Eurídice, ha chillado de miedo!
- Eurydice mi?
- ¿ Eurídice?
- Adı Eurydice mi?
- ¿ Y se llama Eurídice?
Bu Eurydice kimin nesi?
¿ Quién es esa Eurídice?
Eurydice!
¡ Eurídice!
- Eurydice nerede?
- ¿ Dónde está Eurídice?
Kollarımdasın Eurydice.
Estas en mis brazos, Eurídice.
Seni seviyorum Eurydice
Te quiero, Eurídice.
İyi geceler Eurydice
Buenas noches, Eurídice.
Ah, Eurydice
Ah, Eurídice
Serafina'ya Eurydice'in gelip gelmeyeceğini sor. Koş!
Pregunta a Serafina si Eurídice vendrá. ¡ Corre!
Serafina, Orfeo Eurydice'in gelip gelmeyeceğini soruyor.
Serafina, Orfeo pregunta si Eurídice vendrá.
Eurydice, Eurydice
Eurídice, Eurídice.
- Eurydice!
- ¡ Eurídice!
Eurydice'i kaybettim.
He perdido a Eurídice.
Neredesin Eurydice?
¿ Dónde estás Eurídice?
Seni seviyorum Eurydice, ama seni görmek istiyorum!
¡ Te quiero Eurídice, pero necesito verte!