Fordham Çeviri İspanyolca
126 parallel translation
Koca akşam biter. Fordham Road'da ne oynuyor?
¿ Qué dan en el cine de Fordham Road?
Ben Fordham Baldie.
Seré un calvo.
Ben Fordham Baldies, Joey!
¡ Estos tipos son los calvos, Joey!
- On yaşında Bronx'a taşındık. - Fordham Yolu'na.
Mi familia se mudó al Bronx, él vivió en Fordham Road.
Burası Bronx'un Fordham bölümü. Benim evim.
Esta es la sección Fordham del Bronx : mi hogar.
Doğma büyüme buralıyım, Stuyvesant Lisesi, Fordham Üniversitesi.
Nacido y criado, Liceo Stuyvesant, Universidad de Fordham.
- Billy Fordham, Xander ve Willow.
Billy Fordham, estos son Xander y Willow.
- Billy Fordham.
- Billy Fordham.
Jones'un Fordham ve diğerlerine açtığı, cinsel taciz ve bilinçli duygusal hasara yol açmak ve ihmalkarlık yüzünden duygusal hasara yol açmaktan, üç, iki, altı, iki, üç, iki, altı, üç numaralı...
¿ Cuál es? " Jones contra Fordham, con el cargo de acoso sexual, con imposición intencionada de angustia, y el cargo de imposición negligente de angustia. Números 3-2-6-1-2,...
İsmim Ray Fordham.
Mi nombre es Ray Fordham.
Eğer öyle olsaydı çoktan Bay Foredom'ın kafasını sıcak suya sokmuştum. Fakat Tanrı onu korusun, yine de yatağını ıslatacak.
Si lo fuese, ya le habría metido la mano en agua caliente al Sr. Fordham, aunque él, Dios le bendiga, va a mearse de todos modos.
Sana tam uyacak bir görev bulup, seni yerleştirecek.
El teniente coronel Fordham. Él le informara.
- Bugün, son trenle.
- Busco al coronel Fordham. Por aquí.
Onunla ilgileniyorlar.
Fordham esta averiguando.
Jimmy Fordham hoşgeldiniz.
El capitán Sawyer, supongo? Jimmy Fordham, bienvenido.
Önce bilgi vermem gerekecek.
Fordham quiere interrogatorio.
Fordham'dan mezun olmuş. Ailesinden borç alıp iki şarküteriye daha yatırım yapmış.
Pero después de graduarse en Fordham, pidió dinero a su familia, e invirtió en dos bazares más en las afueras.
St. Ignatius Lisesi'ni ve Fordam Üniversitesi'ni bitirdin.
Secundaria St. Ignatius, Universidad Fordham.
Eğer konu New York'ta yaşamaksa... NYU'da çok iyi bir hukuk fakültesi var, ( * ) Columbia, Fordham- -Beni dinlediğini sanmıyorum.
Si es por lo de ir a Nueva York también están bien Columbia, Fordham -
Jeremy Fordham.
Jeremy Fordham.
Ralph, sen de Fordham'da ders vermiyor musun?
Ralph, ¿ no enseñas en Fort?
Evet, Fordham. Oldukça iyi.
En Fontham, entonces, es bastante bueno.
St. John's Üniversitesi, 1980. Fordham Hukuk Fakültesi,'82.
Graduado de la Universidad Saint John en 1980.
- Forthom.
- En Fordham.
Misafirimiz Bay Forham nerede olduğunu merak ediyordu.
Nuestro huésped, el Sr. Fordham, estaba imaginándose donde estabas.
Fordham.
Fordham.
Bay Fordham piyano almak üzere burada.
El Sr. Fordham vino aquí a comprar el piano.
... çocuğun babası Robert Fordham
El padre del niño Robert Fordham
- Robert Fordham
- Robert Fordham.
Bay Fordham, neden eşinizle birlikte biraz oturmuyorsunuz?
¿ Sr. Fordham, por qué no se sienta con su esposa?
Evet, bu benim babam, Ray Fordham.
Sí, ese es mi padre, Ray Fordham.
Psikoloji diploması aldığı üniversiteye hâlâ para ödeyen bir kadın için geçici bir durum diyelim.
Es un arreglo temporal para una mujer que todavía está pagando su carrera de psicología en Fordham.
Bayan Norris'in Fordham Üniversitesi'nden psikoloji diploması var.
La Sra. Norris tiene la carrera de psicología.
Teğmen Weber, Fordham'da sanat tarihi dersi aldı.
El Teniente Weber eligió como materia optativa Historia del Arte en Fordham.
- 403 Fordham Caddesi.
- Calle Fordham 403.
- Hepimiz Fordham'da okuyamadık tabii.
- No todos podemos ir a Fordham.
- Fordham 2. Öğretim.
Fui a su escuela nocturna.
Fordham'da ne öğrendim, biliyor musun?
¿ Sabes qué aprendí ahí?
Bu yüzden, New York Eyalet Üniversitesinde canımı dişime taktım ve Fordham Hukuk Fakültesine girdim.
Entonces, estudié como loco en SUNY, entré a Fordham Law...
Alçaktan kol sallama hareketini önerirdim ama onu Dr. Fordham yapıyor.
Te sugeriría lo del brazo, pero le pertenece a la Dra. Fordham.
Bir gün YouFace'de beni buldu, bana Fordham hazırlık okulundan oğullarını almaya geldiğini ve uğramayı istediğini söyledi.
Un día en YouFace, y me encuentra, dice que buscará a sus hijos en Fordham, y que le encantaría pasar a verme.
Gelecek hafta Fordham'da, senin okulunda konuşma yapacak.
La próxima semana hablará en tu universidad, Fordham.
Birkaç kişi iş çıkışı Fordham'a gidip dinleyeceğiz.
Después del trabajo, varios iremos a escucharlo.
Bana burada, Fordham'da burs ayarladı ve okulu bitirir bitirmez işe aldı.
Él me consiguió una beca en Fordham y me contrató apenas me gradué.
Büyükbabam Fordham Yolu'nun orada terzilik yapıyordu.
Mi abuelo era sastre en una fábrica de Fordham Road.
Fordham Yolu mu?
¿ Fordham Road?
Sorumlu dedektif John Fordham tüm grupları inceledi.
El Detective a cargo, John Fordham revisó sus grupos.
Dedektif Fordham onları da araştırdı.
Sí, el Detective Fordham también los verificó.
Dedektif Fordham.
- Detective Fordham. - ¿ Agente Jareau?
Dedektif Fordham araştırmaya başladı, üstünde seri numarası da olduğundan çabuk bulunur.
El Detective Fordham ya está investigando eso y tiene un número de identificación, así que no debería tomar mucho tiempo.
Kuzey Fordham'den bir kız.
Es una fae de la luz del norte de Fordham.