English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ F ] / Form

Form Çeviri İspanyolca

893 parallel translation
Sıraya girmek için sağ taraftan form al.
Hagan fila a la derecha.
Ben form imzalamadım.
No he firmado ningún impreso.
Form AGO 21.
Formulario AGO 21.
Ve o sayfalar sadece form, istatistik ve tazminat talebi değildir.
Y los papelotes no son simples formularios. Son algo más.
Düzgün bir kontrol için bir form dolduracağım.
Es solo para comprobar si están bien los datos.
Form 5'ine göre, 4 motorluda uçuş süren herkesten fazla.
Su hoja señala que tiene más horas en cuatrimotor que cualquier otro hombre.
Bu yanlış form.
Se ha equivocado de impreso
3 hafta içinde tekrar form tutabilirim.
Puedo recuperarla en 3 semanas.
Ama bir kaç yeni form daha doldurmanız gerekecek.
Tendrán que rellenar esta solicitud nueva.
Bir form, lütfen.
Un impreso, por favor.
Standart bir form.
Es el formulario standard... -
İmzalamanı istedikleri birkaç form var.
Es necesario firmar unos documentos, Lou.
Levazımdan gelen tek şey, yeni talepler için bir sürü boş form.
Sólo se ha cumplimentado una petición para más papel de requisa.
Gir. Sen de form doldur.
Pasa y firma el libro de registro.
Tek yapacağım bir form doldurup raporu imzalamak ve Inuk artık var olmayacak.
Rellenaré un impreso, firmaré un informe e Inuk ya no existirá más.
Eğer taksitlendirme yöntemini kullanmak isterseniz form incelendikten sonra size bildirimde bulunuruz.
Si desean pagar a plazos, les enviaremos un estado de cuenta... después de que el formulario sea analizado.
evet, sanayicilerin sesleri tarafsızların rolüne giren sesleri, şair oluyorlar şiirsellik saf şekil ( form ) olması şartıyla, inatçı formalizmın sesi!
Sí, voz de los industriales voz de la hipócrita imparcialidad. Os convertís en poetas para que la poesía se vuelva pura, ¡ Voz del incorregible formalismo!
Dinle, bir dakika bekle, Doldurman için bir form getireceğim.
Voy a darle un formulario para que lo rellene y lo firme. Espere un momento.
Yani bir form doldurdunuz mu?
¿ Ha rellenado un formulario?
İşte burada, çağın yeni Atina'sında genç Michelangelo,.. ... ülkenin bağrından yükselen taşın, mermerin, yaratıcılıkla nasıl mükemmelleştirilebileceğini,... uyum ve form kazandırılarak kiliselere,.. ... saraylara, köprülere, yollara dönüşebileceğini öğrendi.
Y aquí, en esta Atenas nueva, el niño Miguel Ángel vio cómo el mármol... esa piedra que provenía del corazón de su tierra... podía alcanzar sus posibilidades... podía adquirir armonía de volumen y de forma... en iglesias... palacios, puentes, calles.
- Doldurmam için bir form verseydiniz?
- ¿ Por qué no me da un cuestionario?
Bu İskoç'a arabayı kiralarken form doldurttun, değil mi?
Cuando le alquiló el coche a este escocés, rellenó unos impresos, ¿ no?
Yaşamları tehlikede, yabancı form belki ama yine de hayat.
Hay vidas en juego. Vidas alienígenas, pero vidas al fin y al cabo.
Tarif edilen varlık fiziksel bir form alabilir mi?
¿ Podría la entidad descrita asumir una forma física?
# Somut gerçekler peşinde olan ey sizler
♪ For those who look for meanings in form as they do fact ♪
Bir form dolduruyorsun, onlar kişiselliğe dayandırmadan hallediyorlar.
Se llena un formulario, todo impersonal.
Bir başka gezegenin, 20. yüzyıl Yeryüzü form ve sembollerini kullanarak Nazi Almanyası gibi bir kültürü benimseme şansı çok az.
Que otro planeta haya desarrollado una cultura como la de la Alemania nazi, con las mismas formas y símbolos de la Tierra del siglo XX, es tan raro.
arkasında, koparılabilen bir form var.
Por detrás, hay un formulario para arrancar.
Dr Coleman henüz ne form olduğunu söyleyemiyor.
El Dr. Coleman no se pronuncia sobre la clase.
- Reading'den gelen pembe form.
- Un papel rosa.
Adamda doğru form yoktu. - Hangi adamda?
A aquel hombre se le habían acabado los impresos.
Form üzerine yazdığınız bütün bilgiler gizli tutulur.
Toda la información del formulario es confidencial.
- Evet. Bu form ne zaman dolduruldu?
- Sí. ¿ Cuando realice el pedido?
Bu sayfada doldurmanız için ödev olarak verdiğim form var.
Pag. 27, la sección que pedí que preparasen.
Birkaç form imzalayacaksınız. Referans ve sağlık muayenesi de gerekecek.
Necesitamos referencias y un examen médico de...
Tully form mu tutuyormuş?
¿ Tully entrenando?
Bu iş form tutmak için koşu antrenmanından geri kalmıyor ayrıca para da alıyorsun.
Pero es lo mejor para volver a ponerme en forma. Y encima, te pagan.
Gerçekten form tutacak mısın?
¿ Quieres de verdad ponerte en forma?
Gerçekten form tutacağım.
De verdad.
Ve ölü bir kemiğin üzerinde canlı bir form nasıl olabilir?
¿ Y cómo se forma tejido vivo de un hueso muerto?
Çünkü madde ve form ebedi ilkelerdir.
Porque la materia y las formas Son principios inalterables.
- Gelecek aya kadar form dolduracağım.
Llenando formularios hasta el próximo mes.
Form doldurmak istemiyor musun?
¿ No quieres llenar formularios, correcto?
Birinci şahsın edebiyatta kullanımı içe dönük sanattır. Bu form insanlığın derinliğine ulaşma arzusunun doğuşudur ya da onunla yüzleşme arzusunun.
Es arte introvertido en la literatura, el uso de la primera persona, lo cual rompe con el naturalismo de una manera psicológica, misteriosa.
Realizmin kapsamlı bakışı ile yeni kişisel form arasında bir uyuşmazlık söz konusu. Sanat sanat içindir ve sanatçının tatmini içindir.
Se transforma en una visión o alucinación, y sería extraño que esta forma de intensidad no hiciera a la gente temblar y estremecerse
Form doldursun.
Que rellene la denuncia.
Form doldurun yeter.
Que la rellene.
- Mavi form mu? Hayır!
- ¿ Formulario azul?
- 838 i alabilmeniz için gerekli... olan form, vezne 12, ikinci kat, B merdiveni, J koridoru.
- El que necesitan para obtener el permiso 838, ventanilla 12, 2 ° piso, escalera B, pasillo J.
Gerçek form, gerçek tür. Şafak vakti gibi, ışıklarını yayıyorsun. Hepimizi kendine aşık ediyorsun.
Verdadera figura, verdadera naturaleza, irradiando rayos como la aurora haciéndonos enamorar, haciendo al mundo dichoso.
form!
¡ La forma!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]