Frau Çeviri İspanyolca
318 parallel translation
Roman "Frau im Mond" Yazan Thea von Harbou... Yayınlayan August Scherl Editions...
La novela La mujer en la Luna de Thea von Harbou se publicó en la editorial August Scherl Gmbh.
- Karısı nerede, Frau Newman?
- ¿ Dónde está su esposa, Frau Newman?
Frau Newman.
Frau Newman.
Frau Newman!
¡ Frau Newman!
Neumüller için çok müteesirim.
Mi más sincero pésame, Frau Neumüller.
- Frau Habermann ile görüştüm. - Öyle mi?
- Vi a la Sra. Habermann.
- Frau Habermann ne yapacak?
- ¿ Qué hará la Sra. Habermann?
Bayan Kalteneck, Üsteğmen Kretschmar-Schuldorff. Bayan Hunter, Bay Candy.
Frau von Kaltenech, Theo Kretschmar-Schuldorff.
- Frau von Kalteneck dün gece güneye doğru yola çıktı.
Sabes que Frau von Kaltenech salió anoche para el sur.
Şey, Frau Hausman...
Bueno, Frau Hausman...
Bayan Shulz'a Noel armağanı olarak ipek çorap vermek ister miydiniz?
¿ Te gustaría regalarle a Frau Schulz medias de seda para Navidad?
Bayan Molz'a yeni Singer dikiş makinesini götürmeyi unutma.
Asegúrate de traer a Frau Molz la nueva máquina de coser Singer.
Bayan Weckmüller de iki düzine topluiğne istiyordu.
Y Frau Weckmüller quiere dos docenas de agujas.
Ne var ki, görünüşe bakılırsa siz mahkumla ilk kez Hamburg'da karşılaştığınızda evli olduğunuz konusunda yalan söylemişsiniz.
Sin embargo, Frau Helm, parecería que cuando usted conoció al acusado le mintió acerca de su estado civil.
Sorun şu ki, eğer o zaman yalan söylediyseniz şimdi de söylüyorsunuzdur. Yoksa siz aslında kronik ve bağımlı bir yalancı mısınız?
La pregunta es, Frau Helm, si mentía entonces, si miente ahora o si, en realidad, es una mentirosa crónica e incurable.
Hepsi bu kadar, Bayan Helm.
Eso es todo, Frau Helm.
Bayan Helm tanık sandalyesindeyken onları izledim. Onu hiç sevmediler.
Yo los vi cuando Frau Helm estaba en el estrado.
Frau Witte'nin şaraplarını Reuter bile beğenirdi.
Hasta Reuter aprobaría los vinos de la señora Witte.
Madam Goetaborg.
Frau Goetaborg.
- Hanımefendi.
- Gnädige Frau.
- Hayır, hayır izin verin.
Éste es el Profesor Hutten, Frau Hutten.
Lütfen benim yüzümden konuşmanızı bölmeyin.
Herr Freytag, Frau Schmitt, Herr Graf y su sobrino Johann.
Doktor bey, Bayan Lutz sizi görmek istiyor.
Herr doctor, Frau Lutz quiere verlo.
Fräulein Maria, ben Frau Schmidt. Evin kahyası.
Fräulein Maria, soy Frau Schmidt, la ama de llaves.
Frau Schmidt.
Frau Schmidt.
Frau Schmidt. Kaptandan kumaşları yarın istesem?
Frau Schmidt, ¿ si le pidiera las telas al Capitán...?
Karnınızı binlerce böğürtlenle tıka basa doldurduğunuza göre artık aç olamazsınız. Frau Schmidt'e söyleyeyim de size yemek vermesin.
Ya que se han atracado con miles de bayas ya no tendrán hambre, así que le diré a Frau Schmidt que no les sirva la cena.
Frau Schmidt ve Franz ne diyecekler?
¿ Qué dirán Frau Schmidt y Franz?
Kendini üzme, Frau Koenig. Sakin ol.
¡ Ánimo, Sra. Koenig, cálmese!
Frau Koenig. Bu en iyisi, biliyorsun.
Sra. Koenig, sabe que esto es lo mejor.
- Frau Koenig, anladığını söyle.
- Dígame que está de acuerdo.
Lütfen, Frau Koenig!
¡ Por favor, Sra. Koenig!
Bayan Heidemann, nasılsınız?
Frau Heidemann, ¿ cómo está?
Frau Hoffner olmalısınız, Annemin öğretmeni.
Tú debes ser la Hermana Hoffner, maestra de mi madre.
- Frau Hoffner.
- La hermana Hoffner.
Lady, Sinyora, Frau, Miss, Söz konusu bile olamaz.
Lady, Señora, Frau, Miss, no logrará nada.
- Bayan Holzgang mısınız? - Evet.
¿ Es usted Frau Holzgang?
Frau Romanov.
Frau Romanov.
- Gertrude hariç tabi. Bu iş için para alıyor.
No cuento a Frau Gertrude, es su trabajo y le pago bien.
Bayan Gertrude!
- ¡ Frau Gertrude!
Bayan Christian'ı arayın lütfen. Geleceğinden emin olalım.
Llame a Frau Christian y asegúrese de que venga.
Ve şimdi de, Bayan Christian ve Fräulein Junge size bir hediye verecekler.
Frau Christian y Fräulein Junge tienen regalos para usted.
Haydi, Bayan Hitler, dans edelim.
Vamos, Frau Hitler.
Ya da, "Frau, Frau, Frau." Almanca olarak. Almanca dedikleri şey yani.
Queremos tener sus mujeres ", o "Frau, Frau, Frau", se dijo en Alemán, lo que llamaron alemán.
Halıyı kaldırdım ve, "Benim kadınım bu." dedim.
l abrió la alfombra y le dijo : "Este es mi Frau aquí."
Frau Atherton'ı arıyorlar. Şefin karısını.
Buscan a Frau Atherton, la mujer del director.
- Frau Newman!
- ¡ Frau Newman!
- Bayan Schmidt!
- ¡ Frau Schmidt!
Bir Bayan Rieber derken neyi kastediyorsun?
No sabía que hubiera una Frau Rieber.
Kamarot Frankfurt'ta Bayan Rieber adlı kişiye bir telgraf yolladığını söyledi.
¿ Qué quieres decir con una Frau Rieber?
Bahsetmedim çünkü küçük düşmeye katlanamazdım.
El contador me dijo que enviaste un cable a Frankfurt dirigido a Frau Rieber.