English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ G ] / Gestapo

Gestapo Çeviri İspanyolca

757 parallel translation
Gestapo karargâhından aldığım emirler doğrultusunda Bomasch adlı kadınla Bohemya Protektorası'ndaki 4 numaralı toplama kampında başarıyla irtibata geçtim. Plana uygun olarak, 27 Temmuz'da kamptan beraber kaçtık ve Stovendam yük gemisiyle bu sabah 11 : 15'te karaya çıktık.
- Tengo que informarle de... que siguiendo instrucciones de la Gestapo,... me puse en contacto con esa mujer, Bomasch,... en el campo de concentración Nº 4,... del protectorado del Reich de Bohemia,... me escapé con ella, según lo previsto, el 27 de julio,... en el carguero Stodevam y desembarqué hoy a las 11 : 15.
Aşağıdaki Gestapolar otelden ayrılmamıza izin verecek...
Los hombres de la Gestapo nos dejarán pasar y...
Her yer Gestapo kaynıyor.
El hotel está tomado por la Gestapo.
Gestapo da içeride.
Y también el tipo de la Gestapo.
Gestapo üyeleri sıklıkla başkalarının sorgulayacağı görevleri yerine getirir.
A menudo se le pide a los miembros de la Gestapo... que realicen misiones desagradables para otros.
Telefon ederken şu Gestapo'nun hattına girmişim.
Yo estaba hablando cuando se cruzó... la línea del otro tipo. ese tipo de la Gestapo.
Bizim adamın yanında Gestapo subayı olacak.
Los hombres de la Gestapo lo están vigilando.
Münih'teki Gestapo Karargâhından.
Cuartel General de Munich. Debo sacar a esta Sra. y al caballero de Alemania.
Ve bu senden de sizin teşkilatınızdan da saldırılarınızdan da burjuvalarınızdan da daha değerlidir.
Al contrario que Ud., con su Gestapo, sus SS y su verborrea aria.
Gestapo'da sürüyle.
La Gestapo es una pandilla de...
Thorndike'ı alıkoymaya ısrar eden gestapo ajanının verimliliği konusunda tereddütlüyüm.
" Dudaría en cuestionar la eficiencia del agente de la Gestapo que dice retener a Thorndike,
Bu durumda, gestapolarını taklit ederek, görünmez olmalıyım.
En ese caso, imitaré a su Gestapo y me haré invisible.
Anlıyorum. Gestapo'nun emri.
Una reprimenda de la Gestapo.
Gestapo'nun etkisini abartıyorsun.
Sobrestima la influencia de la Gestapo.
Gestapoymuş.
Es la Gestapo.
Ama onu Gestapo bekliyordu.
Pero la Gestapo le estaba esperando.
Gestapo, onun karısı olduğumu bilseydi, benim ve bizimle çalışanlar için tehlikeli olurdu.
Si la Gestapo sabía que era su mujer, corría peligro yo y sus colaboradores.
Anlatsaydım, sen de gitmezdin ve Gestapo seni yakalardı, ben de...
Sabía que no te habrías ido y que la Gestapo te habría cogido, así que...
- Gestapo da yemi yutar mı?
¿ La Gestapo se lo ha creído? Completamente
Gestapo ensemizdeydi. - Sahi mi?
Teníamos a la Gestapo en los talones.
Bu, zekaların savaşı ya da sert ama küt kafalı Gestapo katilleri meselesi değil.
Esto no es un duelo de intelectos... ni la mente cruel y simple de un asesino de la Gestapo.
Her şey, Berlin'deki Gestapo merkezinde başladı.
Todo comenzó en el Cuartel General de la Gestapo en Berlín.
Eğer adresler Gestapo'nun ellerine düşerse tüm bu ailelere karşı bir misilleme yapabilirler.
Si llegaran a caer en manos de la Gestapo... podrían tomar represalias contra esas familias.
Eğer onları örgütler yerine Gestapo'ya iletirse bu sadece yüzlerce insanın ölümü değil Doğu Avrupa'daki örgütlenmemizin de yıkımı anlamına gelir.
Si las entrega... a la Gestapo en vez de a la resistencia... será, no sólo la muerte de cientos de personas... sino la destrucción de nuestro grupo en Europa del Este. Claro.
Bu gece konuşmazsak, yarın sabah saat 10'da Gestapo merkezinde.
Mañana a las 10 : 00 a. m. En el cuartel de la Gestapo... a menos que usted me avise.
Hala şansımız var, Siletsky, Gestapo'yla yarın görüşecek.
Aún hay oportunidad, Siletsky no ha visto a la Gestapo.
Gestapo Merkezi'nde, Bay Siletsky ile buluşacağım.
Voy a ver a Herr Siletsky en el Cuartel General de la Gestapo.
Gestapo bu günlerde bayağı meşgul, beni başlarından atacaklarına memnun olacaklar.
La Gestapo está tan ocupada en estos días que me despacharán rápidamente.
Sevgili albay, Gestapo'nun havasını yeniden solumanın ne kadar iyi olduğunu söylemem lazım.
Debo decirle, Coronel, que es muy bueno respirar el aire de la Gestapo otra vez.
Gördüğünüz gibi Gestapo'larım oldukça faydalı.
Verá, mis hombres de la Gestapo son muy eficientes.
Siz, bir Gestapo yandaşı, düşmandan Polonyalı kadına mesaj iletiyorsunuz.
Usted, hombre de la Gestapo, trayendo mensajes del enemigo a una polaca.
Ben de! Bütün Gestapo'yu seferber etmem gerekse bile bunu bulacağım.
Voy a averiguarlo aunque tenga que movilizar a toda la Gestapo.
O kadar uzun süredir Gestapo ile beraberim ki...
He estado en la Gestapo mucho tiempo...
Tüm Gestapo, uzun süredir, herkes hakkında en ufak şeyleri bile öğrenmek için geceli gündüzlü çalışıyor. Buraya geliyorum ve bir kaç saat içinde şehirdeki en güzel bayanı buluyorum.
Acá, toda la Gestapo ha estado trabajando por mucho tiempo, día y noche... intentando averiguar pequeñas cosas de todos... yo llego y en pocas horas conozco a la mujer más atractiva de la ciudad.
Bayan Tura'nın, Gestapo'dan saklayacak hiç bir şeyi yok. Ama sadece küçük bir sırrı var.
La Sra. Tura no tiene nada que ocultarle a la Gestapo... pero ella tiene un pequeño secreto.
Bunun şu an önemi yok, ama doğruca Gestapo'nun ellerine gittiğinin farkında değil misin?
Eso no importa ahora, ¿ no te das cuenta... que irás a las manos de la Gestapo?
Albay Ehrhardt... Tekrardan Gestapo'nun havasını soluduğum için ne kadar mutlu olduğumu anlatamam.
Coronel Ehrhardt... no se imagina lo feliz que me hace respirar nuevamente el aire de la Gestapo.
Yani Gestapo'nun içinde bir karmaşa, bir karışıklığa ihtiyacımız var.
Eso implica que debe haber confusión, revuelo entre la Gestapo.
Tanıştığım her Gestapo'da bir heyecan yarattım.
Armé revuelo con cada hombre de la Gestapo que conocí.
Bayan Tura, kendinizi Gestapo'nun kollarındaymış gibi düşünün.
Sra. Tura, considérese en los brazos de la Gestapo.
Benimle Gestapo arasında duruyorlar.
Se interponen entre la Gestapo y yo.
Çekoslavakya'daki mühimmat fabrikaları... Gestapo'ya teslim edilecek.
Pondré la fabricación de municiones checoslovaca en manos de la GESTAPO.
Gestapo kontrolünde.
Queda transferida a mi autoridad en la GESTAPO.
F, G'ye rapor eder G de Gestapo'dur.
F le da el soplo a G y la G apesta a la GESTAPO.
Gestapo'ya göre, onlar geçen Ekim'de.yanan... bir araca ait.
Según la GESTAPO pertenecen... A un coche quemado en un desguace el pasado octubre.
Bunu Gestapo'ya anlatırsın.
Lo contará en la GESTAPO.
Onurlu bira yapımcısı Czaka hakkında...
Curioso con lo que la GESTAPO podría tener
Gestapo'nun bilgilerini merak ediyorsun.
En el informe del honorable cervecero Czaka.
Gestapo.
En la GESTAPO.
Heinrich Himmler, Reich führeri-SS, Alman Polis Şefi Hitler ve Viktor Lutze, Stabchef-SA
Heinrich Himmler Reichsführer-SS y Jefe de la Gestapo,
- Schwab.
- Gestapo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]