Giacobbe Çeviri İspanyolca
56 parallel translation
Benim adım Giacobbe Clara'nın doğum günü için verilen ziyafete davet edildim.
Mi nombre es Giacobbe y fui invitado a cenar para el cumpleaños de Clara.
Sorun nedir Giacobbe?
¿ cuál es el problema con Giacobbe?
Giacobbe.
Giacobbe.
Gerginliğe gerek yok, Giacobbe.
No estés tan tenso, Giacobbe.
Kollarında, Giacobbe.
Por tus brazos, Giacobbe.
Giacobbe... Bayılacakmışsın gibi hissediyorum?
Giacobbe... ¿ no sientes como te vas a desmayar?
Bayılacak mısın? Yoksa bayılmayacak mısın, Giacobbe?
¿ no es verdad, Giacobbe, que estás por desmayarte?
Ah, Giacobbe...
Ah, Giacobbe...
Yüzüme bak, Giacobbe.
Giacobbe, mírame.
Gözlerin kapanıyor, Giacobbe...
Tus ojos se están cerrando, Giacobbe...
Elimdesin, Giacobbe.
Estás en mis manos, Giacobbe.
Git, Giacobbe, koş!
¡ Ve, Giacobbe, ve!
Sen ödleğin tekisin, Giacobbe, büyük bir ödlek!
¡ Eres un cobarde, Giacobbe, un gran cobarde!
Giacobbe... Clara'ya yakın olacaksın.
Giacobbe.. estarás cerca de Clara.
Ayıp sana, Giacobbe, utanmalısın kendinden!
¡ Vergüenza, Giacobbe, vergüenza!
Ben Giacobbe'yim.
Soy Giacobbe.
Giacobbe, bu onuru neye borçlu olduğumu bilmek...
Giacobbe, me gustaria saber a que debo el honor de...
Giacobbe?
¿ Giacobbe?
İnansam mı inanmasam mı bilemedim.
Giacobbe, no has dicho si aceptarás o no.
- Hoşuna gitti mi? Onların hepsi senin, Giacobbe hepsi...
son tuyos son tuyos, Giacobbe, todos tuyos...
Giacobbe, eğer burada kalırsan, tıpkı abi kardeş gibi yaşarız, hatta istersen sonsuza kadar.
Giacobbe, viviremos como dos hermanos, y puedes estar aquí por ahora, y para siempre si quieres.
Bir şey daha... Yalvarırım, beraber çalışalım Giacobbe...
Y luego... por favor, ayúdame Giacobbe...
Sen ve ben, Giacobbe, açıkgöz olmalıyız, akıllıca davranmalıyız, anladın mı?
Yo y tú, Giacobbe, seremos astutos, Tenemos que ser vivos, ¿ entendido?
Düşünsene, Giacobbe, sadece biz ayakta kalacağız... büyük ölü şeyin içinde yani? !
Piensa, Giacobbe, los dos solos juntos dentro de una gran cosa muerta, ¿ eh?
Giacobbe...
Giacobbe...
- Zavallı Giacobbe, senin için üzgünüm.
- Pobre Giacobbe, me siento triste por él.
Clara ile her şey iyi gitti, Giacobbe...
Pero todo fue bien con Clara, Giacobbe...
Şu an yorgununum, Giacobbe.
Ahora estoy cansado, Giacobbe.
Hey, Giacobbe, seni duyamıyorum.
Eh, Giacobbe, no puedo oirte.
Giacobbe!
¡ Giacobbe!
Giacobbe, olağanüstü bir fikrim var.
Giacobbe, ¡ he tenido una extraordinaria idea!
Giacobbe, bu parlak fikrim sensin.
Giacobbe, tú eres mi brillante idea.
Giacobbe! Giacobbe!
¡ Giacobbe!
- Giacobbe!
- ¡ Giacobbe!
Sen delisin! Fırlat onu, at üstünden Giacobbe!
Estoy usando una manta, siento frío.
Hava elektrik akımıyla yüklü, bunu bilmiyor musun?
¡ Estás loco! ¡ Sácate eso, quítatelo Giacobbe!
Giacobbe, Sesin artık gelmiyor.
¿ A donde vas?
Giacobbe!
Giacobbe... Giacobbe, Ya no puedo oirte más. ¡ Giacobbe!
- Aklıma Mark Twain takıldı. - Kimdi o?
¡ Giacobbe!
İyi geceler, Giacobbe.
Bien. Ahora estás seguro... estás perfectamente aislado.
Maskeleri düşürelim! Maskeleri düşürelim! Ağla Giacobbe, ağla.
¡ Echemos fuera las máscaras!
Sen delisin, Giacobbe.
Estás loco, Giacobbe.
Oradaki, seni gözetleyen, sensin Giacobbe.
Ahí está él, espiándote, tu Giacobbe.
Cesur ol, kendi Giacobbe'ni keşfettiğinde bırak.
Sé valiente, intenta encontrar tus Giacobbes cuando te vayas.
Giacobbe, seni görmüyormuş numarası yapıyorlar korktular çünkü onların fikirlerini değiştiriyorsun.
Giacobbe, ellos pretenden que no te han visto porque tienen miedo a que cambies de idea.
Giacobbe, şimdi atlarsan onların istediğini yapmış olacaksın, bunu bana sen öğretmiştin.
Giacobbe, me enseñaste que debes saltar para hacerles felices, salta ahora.
- Giacobbe... nereye gidiyorsun?
- Giacobbe... ¿ donde vas?
Giacobbe... her şeye baştan başlayalım mı?
Giacobbe... ¿ empezaremos de nuevo?
Giacobbe... tek kişi miyiz yoksa iki kişi mi hâlâ anlamadım.
Giacobbe... todavía no sé si nosotros dos somos uno o dos..
Günaydın, Profesör Giacobbe.
Buenos dias, Profesor Giacobbe.
Sözlerim, geceyi aydınlatan şimşeğin parlak ışığı ve gök gürültüsüyle başlıyor.
Buenas noches, Giacobbe.