Gideyim Çeviri İspanyolca
8,119 parallel translation
- Ben de gideyim.
¡ Dylan, te acabas de sentar!
Hey! İstediğin gibi buradayım. Nereye gideyim istersin?
¿ Dónde lo estás escondiendo?
Guru, nereden gideyim?
¡ Eh, Gooru, sube la puerta!
Nereden gideyim?
¡ Levanta ahora!
Nereye gidersem gideyim seni de hep yanımda götüreceğim anne.
Siempre te llevaré conmigo, madre, donde quiera que vaya.
Nereye gideyim?
¿ A dónde?
Şimdi gideyim sen başka bir şey ile mücadele ediyosun...
Bueno, me iré. Es evidente que necesitas procesarlo.
Özür dilerim. Ben gideyim.
Debería irme primero.
Ben gideyim.
Buenas noches.
Bari ben onun yanına gideyim ve ondan özür dileyeyim. Özür dileyip...
Debería ir a ver a la mamá de Mi Young y no a él... y disculparme con ella.
- İzin ver sessizce gideyim.
- Esta bien...
Ne olursa olsun, sakın bayramda evlerine misafirliğe gideyim demeyin.
Sólo decir, no quieren hacer casa de vacaciones.
- Gideyim mi kalayım mı?
¿ Quieres que me vaya o no?
Gideyim mi?
¿ Entonces ahora debería irme?
Bırak beni gideyim!
¡ Déjame salir!
Bırak gideyim!
¡ Déjame salir!
- Az sonra. Gideyim demeyin.
Que nadie se vaya.
Uyanmadan önce gideyim.
Debería irme antes de que se despierte.
Mary'nin peşinden gideyim deme.
No vaya después de María. Mina de María.
Siz eğlenmenize bakın, ben de yüzmeye gideyim ha.
Mientras ustedes se divierten yo iré a nadar de nuevo.
Tek istediğim buradan huzurla ayrılmama izin vermen bırak tanrılar nereye karar verirse oraya gideyim.
Todo lo que pido es que me permitas marcharme en paz, para ir dondequiera que los dioses decidan.
Paramı verin ve kapıdan uçup gideyim.
Solo denme el puto dinero y me voy ahora mismo.
- Gideyim.
- Debo irme.
Niye ki? Gideyim mi?
¿ Por qué, debería irme?
- Bırak gideyim.
¡ Déjame ir!
- Gideyim ben.
Me voy.
En iyisi gideyim ben.
Mejor me voy.
Bırak gideyim.
¡ Déjame ir!
Yalvarırım bırak gideyim!
¡ Por favor déjame ir!
Annemin mezarına gideyim dedim ama bulamadım.
Quería mostrar que visitaba la tumba de mamá, pero no pude encontrarla.
- Bırak gideyim.
- Deja que te dejo.
- Daha gideyim mi?
¿ Podemos irnos por favor? ¿ Más?
Bırak beni gideyim.
Déjame ir.
Sorun şu ki nereye gidersem gideyim eve döner dönmez, işe yaramama duygusu karşıma çıkıyordu.
El problema era que, fuera donde fuera, llegando a casa me caía de golpe no tener dónde ir.
Buradan gideyim mi, neden?
¡ Fuera de aquí, ¿ por qué?
Nereye gideyim? Bayım, lütfen!
¿ Y dónde quiere que vaya?
Oldu olacak Ay'a gideyim, ne dersin?
Sí, ¿ y por qué no vuelo a la luna?
Ben, Skyler'ın yanına gideyim.
Sigue buscando. Voy a ver a Skyler.
Neden gideyim ki?
¿ Por qué iba yo a ir?
Sonra da madem öyle, uzun yoldan gideyim dedim.
Y... cuando lo hice, decidí ir por el camino largo.
İzninizle ben gideyim.
Con permiso.
Haftada bir kez oğlumla yüzmeye gideyim.
Ir a nadar con mi hijo una vez a la semana.
Eğer sözümün doğruluğuna inanıyorsanız izin verin ben gideyim.
Si usted puede sentir su intensidad entonces déjame ir.
Bana parayı ver burdan çıkıp gideyim ve yaşananları unutalım.
Sólo dame el dinero para que pueda largarme y olvidar que esto sucedió.
Bırak da gideyim.
Tienes que soltarme.
Ben tuvalete gideyim bir.
Solo voy a usar el baño.
- Anlat o zaman! Bırak gideyim.
Así que dime!
Nereye gidersem gideyim
♪ En donde esté, da igual ♪
Şimdi neden gideyim?
Porqué ahora?
Çocuklar, Anlamıyorum, Gideyim mi yardım edeyim mi? - Yardım et.
Chicos, no entiendo quieren que me vaya o ayude ayuda ves Chris, quiere que me quede no quiere eso, quiere que ayudes
- Hangi Yöne gideyim?
- ¿ Hacia dónde voy?