Gnu Çeviri İspanyolca
57 parallel translation
Büyük Devrim 80'lerde başladı Free Software Movement and GNU projeleriyle.
Esta revolución comenzó en los 80's con el movimiento del Software Libre y el proyecto GNU.
GNU Sistem öncelikle onun çabaları sayesinde olmuştur. o yasal, akıllıca ve teknolojik bir buluş yarattı. FREE SOFTWARE Hareketi adına.
A traves de sus esfuerzos para construir el Sistema Operativo GNU él creo el fundamento legal, filosófico y tecnológico para el Movimiento del Software Libre.
MIT teki işimi kabul ettiğim zaman GNU OS sistemini geliştirmeye başladım.
Así fue como renuncié a mi trabajo en MIT para empezar a desarrollar el Sistema Operativo GNU.
Şimdi söylemeliyimki GNU adı bir hacktir.
Ahora debería explicar que el nombre GNU es un truco ( hack ).
Çünkü GNU sözcüklerin baş harflerinden oluştu : )
Porque es un acrónimo recursivo.
"GNU Unix değildir" anlamında.
Que quiere decir "GNU's Not Unix" ( "GNU No es Unix" ),
Yani görüyorsunuz GNU daki G harfi GNU yapıyor.
Como verán la G en "GNU" representa "GNU".
1980 lerin başından sonuna kadar, Richard Stallman GNU projesiyle uğraşıyordu
A lo largo de 1980, mientras Richard Stallman estaba construyendo el proyecto GNU,
Ne zaman Sun makinası indireceksek yaptığımız ilk iş abartısız günlerce GNU yazılımlar indirip duruyorduk internetten Sun makinaları kurmak ve yüklemek için
Cuando nosotros obteníamos una máquina Sun, la primer cosa que hacíamos era pasar literalmente días descargando software libre GNU de Internet, compilándolo e instalándolo en la máquina Sun.
GNU ile ilgili en kesin şey özgür bir yazılımdı
El punto crucial acerca del GNU es que es software libre.
Mesela bizim GNU yazılım paketleri için en sık kullandığımız örnek
El ejemplo específico que nosotros usamos para la mayoría de los paquetes GNU.
GNU General Public License, yasaya uygun özel bir belge bu işi başarıya ulaştıran bir belge.
es la licencia General Pública GNU, un documento particular de condiciones legales que cumple esta tarea.
Şey, kullandığım lisans GNU General Public License.
Bueno, la licencia que yo usé es la Licencia Pública General GNU.
GNU / Linux ve Serbest Yazılım Hareketinin ilk ve çok önemli adımı yazılım ve felsefenin temeli yaratılmıştır.
Un punto crucial en el crecimiento de GNU / Linux y el movimiento del Software Libre fue la creación de negocios basados en su software y su filosofía.
ERL derler, bu labaratuar esas mekandır işte GNU ve Linuxu icat etmek için ilham kaynağı olan.
Conocido como ERL, el laboratorio era el lugar para la primer inspiración negocios GNU y Linux.
Michael Tiemann mezun oldu ah.. Cygnus Software firmasında çalışmaya başladı. GNU Serbest Yazılım servis ve satış danışmanı olarak ve, şey Cygnus'ta iyi Michael'in işleri daha da iyi oldu
Michael Tiemann eh.. y empezó una compañía, Cygnus Software con la idea de vender consultorías y servicios alrededor de Software Libre GNU y, buen Michael lo hizo muy bien con Cygnus.
Şey, ah ben çok zamanınızı alıyorum ah peki biz nasıl para kazanacaktık ve orjinal GNU bildirisinde GNU Emacs manual'in son bölümünde.
Bueno eh, y invertí mucho tiempo averiguando eh, como nosotros podíamos hacer dinero y en el manifiesto GNU original que es el último capítulo del manual del GNU Emacs.
bir email gönderdi o da bu basitçe bir kelime grubunun kısaltılması gibi GNU kelimesini barındıran kelimeler.
y el me devolvió un e-mail que básicamente solo tenía un manojo de palabras con el nombre "GNU" en el.
The GNU projesi bir toolkit yapılarak başladı ah, temel geliştirme toolları C compiler gibi, debugger gibi, text-editor gibi, ve mmmm, diğer gerekli aparatlar
El proyecto GNU empezó al crear un conjunto de herramientas ( toolkit ), eh, básicamente herramientas de desarrollo tales como un compilador de C, un debugger, un editor de texto, y eh, otros aparatos necesarios.
[ Yani, neden bu... GNU projesi, baya uzun bir özgeçmişi var, bunları yapabiliyor, Neden...
[¿ Así que porque es que... el proyecto GNU que había tenido tanto tiempo trabajando en esto, por qué... por qué es que él pudo venir cerca del final a opinar]
Şey biz aslında o Linuxla çalışmaya başlamadan önce biz çok uzun süredir GNU üzerinde çalışıyor değildik ve yine de bir dizayn seçtik Çok gelişmiş ileri bir dizayn ileri dizayn size güç verir ama debug işlemi için çok zorlar
Bueno nosotros en realidad empezamos con el GNU Hurd poco después de que él empezó con Linux. Y ocurrió que habíamos escogido un diseño que era muy avanzado en términos del poder que otorgaba pero también se tornaba en algo difícil de corregir.
[ Linux'un GNU Projesiyle bağlantısı nedir?
[ ¿ Cual es la relación entre Linux y el Proyecto GNU?
Şey, GNU'nun bir çok aşamada alakası var
Bueno existen relaciones con GNU en varios niveles.
Linus kernelini derlerken bunu GNU için yapmıyordu.
Cuando Linus desarrollo el kernel el no lo estaba haciendo para el proyecto GNU.
GNU sistemin bütün parçalarını buldular kerneldeki eksik olan parçalar hepsini bir araya koydukları zaman GNU daki eksik Linuxtakine cidden tam uyuyordu
Ellos habían encontrado todas las piezas del sistema GNU al que solo le faltaba el kernel, así que cuando las pusieron todas juntas ellos estaban llenando con Linux el hueco que tenía el sistema GNU.
Öncelikle GNU C compilerı.
El principal es realmente el compilador GNU C.
Ve sonuç, Şu an 10 milyon insan bu GNU Sistemin değişiğini kullanıyor. GNU / Linux OS Sistemi.
Y el resultado es que hay diez millones de personas usando esta variante del sistema GNU... el sistema operativo GNU / Linux.
[ Bazı insanlar GNU / Linux muş gibi bakıyorlar
[ Algunas personas exigen que se le describa como GNU / Linux.
Şey, savunulur tabi savunulur ama Linuxun dağıtımını GNU için yaparsanız savunulur.
Bueno, pienso que es justo pero también se justifica que hagas una distribución GNU de Linux.
Ama Linux demek genelde "GNU Linux" tur. Bence bu çok saçma.
Pero llamar Linux en general como "GNU Linux" pienso, que es ridículo.
Ben aslında GNU üzerinde ilk payı olanlardan biriydim.
Yo era en realidad uno de los iniciales contribuyentes de GNU.
Şöyle anlatayım, bu stratejinin tekrar çalışabilmesi için işe yarar tek yol bu OS un ismini yaymaktır. Sen cidden GNU Sistemi kullanıyorsun
Lo que puedo decir es que, la única manera trabajable de tratar de cambiar esto es hacer que esa estrategia trabaje de nuevo es, difundir la palabra que el sistema operativo que usted está usando es en realidad un sistema GNU.
İnsanlara Lütfen bunun GNU sistemi olduğunu söyleyin diye rica ediyorum
así que le pido a la gente, por favor díganle a la gente que este es un sistema GNU.
Bu GNU ve Linux birleşimi. yani GNU / Linux diyebiliriz.
es la combinación de GNU y Linux así que lo llamamos GNU / Linux
Bütün GNU projesi, cidden büyük bir hack tir.
El proyecto completo GNU es realmente un gran golpe.
Selam, biz GNU / Stallmans, ve bu da, "Özgür Yazılım Şarkısı"
Hola, somos los GNU / Stallmans, y esta es "La canción de el Software Libre"
386 ve 486 altyapıları için tasarlıyorum nisandan beri yazıyorum ve hazır hale gelmeye başladı.
Estoy creando un sistema operativo gratuito es sólo un hobby, no se trata de nada enorme ni profesional como GNU para los clones 386, 486-AT Me gustaría recibir todo tipo de comentarios sobre lo que la gente piensa de Minix porque mi sistema operativo se parece un poco al suyo
Uzun uzun hangi lisansla piyasaya sürsem diye düşündü.
Luego, poco a poco conseguí convencerle de que lo sacará bajo el copyright de GNU
GNU lisansı altında vermeye ikna ettim. Aslında kullandığım compiler GPL lisansı altındaydı Bu yüzden ben de Linux'u GPL lisansı ile yayınlamaya karar verdim
Sobretodo porque el programa de compilación que utilizaba había salido bajo la licencia GPL así que acabé decidiendo que utilizaría yo tambíen la licencia GPL
Bu yüzden Kasım 1983'te bu fikrimi açıkladım, ancak MIT teki işimi 1984 Ocak ayında bıraktım Amacım, GNU adını verdiğim özgür yazılım bir işletim sistemi yazmaktı
Lancé la idea en noviembre de 1983 pero todo comenzó en enero de 1984 cuando dimití de mi puesto en el MIT para empezar a desarrollar un sistema operativo gratuito al que bauticé con el nombre GNU
Bu GNU Genel Halk Lisansı ( General Public Licence ) tabiki çekirdek de GPL lisansı altında özgür yazılım : herşeyden önce paralı olmayan kod demek
Esto es GNU y esto GPL General Public License evidentemente el núcleo se encuentra GPL
Linus'un çekirdeği olan Linux'la GNU sistemini birleştirdiğimizde, bir PC üzerinde çalıştırabileceğimiz bir işletim sistemi oluşturduk ve çalıştı
perfectamente ejecutable que cualquiera podría instalar en su ordenador personal y utilizarlo
Linux tam olarak geliştirildikten sonra, GNU sisteminin popülaritesi artmaya başladı Bu arada talihsiz bir şekilde GNU sistemini kullanan kullanıcılar,
( CORTE DE AUDIO ) una vez desarrollado Linux el sistema GNU estaba terminado y empezó a hacerse cada vez más popular pero en ese mismo momento ocurrió algo desafortunado la gente que utilizaba el sistema GNU no se dió cuenta de que se trataba
GNU sistemini kullandıklarının farkında değillerdi, Bu sistemin tümünü Linux olarak adlandırmaya başladılar
del sistema GNU y empezó a llamar Linux al conjunto a la combinación
Ve bu anlam kargaşası yayıldı neticede GNU projesi üzerinde çalışan bizlerin, ahlaki ve politik konularda insanların dikkatini çekmemiz zorlaştı
y ese error se extendió a los que trabajaban en el proyecto GNU les resultaba muy difícil atraer la atención del usuario sobre esas cuestiones éticas y políticas
Ancak Güney Amerika'dayız ve bunlar gnu veya antilop değil dünyanın en büyük kemirgenleri olan kapibaralardır.
Pero estamos en Sudamérica, y no son ñúes o antílopes. Son los roedores más grandes del mundo : los capibaras.
Gnu.
Gnu.
GNU GPL ( General Public Licence ) Lisansı 1980'lerin ortalarında "Free Software Fundation" tarafından ortaya çıkarılmıştı
La licencia GPL fué fundada por la
1991'de neredeyse GNU sistemini bitirmiştik
En 1991 casí habiamos terminado el sistema GNU, nuestro objetivo consistía en crear un sistema operativo como Unix, pero completamente gratuito
Fakat en temel bileşen olan çekirdek eksikti
Así que los integramos en el sistema GNU
Tam bu arada da, Linus Torvalds bizim işimize yarayacak bir çekirdek yazdı
Todavía nos faltaba un componente importante el componente que llamamos Kernel o núcleo, de modo que nos vino muy bien cuando Linus Torvalds creo su núcleo en aquel momento la combinación de nucleo Linux con el sistema GNU nos permitió obtener un sistema