English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ G ] / Guantanamo

Guantanamo Çeviri İspanyolca

448 parallel translation
Peki ya Guantanamo?
¿ Y qué pasa con Guantánamo?
Guantanamo'da levazımda bir arkadaşım var.
Tengo un amigo en Provisiones en Guantánamo.
ABD Deniz Kuvvetleri, Guantanamo Körfezi, Küba
Base naval de Estados Unidos, bahía de Guantánamo, Cuba.
- Guantanamo Körfezi, Küba.
- Bahía de Guantánamo, Cuba.
- Yani Guantanamo Körfezi.
- Eso es bahía de Guantánamo.
Kızıl Kod, Guantanamo için normal.
Código Rojo era normal allá.
Ama Küba'da, Guantanamo Körfezi'ndeki denizciler emirlere uymazlarsa bavullarını toplarlar.
Pero si eres un marine en bahía de Guantánamo, Cuba o cumples las órdenes, o haces el petate.
Onbaşı Barnes, Rüzgar Kanadı Kışlası, Guantanamo Körfezi, Küba.
Cabo Barnes, Barracones de Windward, bahía de Guantánamo, Cuba.
Albay Jessep, Küba Guantanamo Körfezi Üsttü Komutanı.
Coronel Jessep, Comandante en Jefe de la bahía de Guantánamo, Cuba.
Bunlar Guantanamo Körfezi ve Andrews uçuş kayıtları.
Estos son los registros de vuelo de bahía Guantánamo y Andrews.
Belki brifinginizi Guantanamo'da bitirmek istersiniz?
Quizá quieran continuar su entrevista en Guantánamo. - ¿ Lista?
Onlara füzeleri çektirmek için Biz de Guantanamo ve Türkiye'deki füzeleri çekmeyi teklif edelim. Bir arka kapı oluşturalım.
Negociamos Guantánamo y nuestros misiles en Turquía... hacemos que retiren sus misiles... empleamos una vía indirecta.
Guantanamo Körfezi'nde Kübalı bir general.
Un general cubano, cerca de Guantánamo.
- Bizi Guantanamo Körfezine götür.
- ¡ Llévanos a la Bahía de Guantánamo!
Sizi şu konuda uyarsam iyi olur, beni öldürürseniz çizgiyi aşmış olur buradan Guantanamo Körfezi'ne kadar her bir denizciyi yakanızda bulursunuz, bayım. Haberiniz olsun.
Le advierto que matarme es pasarse de la raya y tendrá a todos los marines de acá a Guantánamo encima de usted, señor, así que tome eso en cuenta.
Guantanamo üssü'nün iade edilmesi ambargo'nun kalkması terörist saldırılara son verilmesi.
La devolución de la base de Guantánamo. El cese del bloqueo. El cese de los ataques piratas.
Bana anlatmadıklarını Guantanamo'da, çok daha rahatsız şartlarda anlatacaksın.
Todo lo que no me diga a mí, se lo dirá a los interrogadores en Guantánamo, en circunstancias mucho menos cómodas.
Gerçeği Guantanamo'da öğrenirler.
Averiguarán la verdad en Guantánamo.
- Guantanamo'da hallederler.
- Se ocuparán de eso en Guantánamo.
Guantanamo'ya götürülmeden onunla konuşmak istiyorum.
Quiero hablar con él antes de que lo lleven a Guantánamo.
Guantanamo'ya ulaşınca ailenle konuşmana izin verecekler.
Cuando llegues a Guantánamo, te dejarán hablar con tu familia.
CTU, Guantanamo'ya naklediyordu.
UAT lo estaba trasladando a Guantánamo cuando ocurrió. - ¿ Qué dices?
Guantanamo, biz geliyoruz.
Guantánamo, aquí vienen.
Denizci, Guantanamo Körfezi'ndeymiş.
Nuestro marinero acababa de llegar de la Bahía de Guantánamo, Cuba donde era traductor.
" Yıl boyu tropik iklime sahip olan Guantanamo'da Rüzgâr Geçidi'nden gelen meltemlerle serinlersiniz.
Los pasatiempos más populares son : el buceo tomar el sol y montar a caballo. "
Şimdi ise ya öldürülmüş ya da Guantanamo Körfezi'ne götürülmüşlerdi. Ve Müslüman dünyasının değişimi için düzenlenen bir hareket olan İslamcılık Afganistan'dan silinmişti.
Pero ahora, o eran asesinados o eran llevados a la Bahía de Guantánamo y el islamismo, como movimiento organizado para cambiar el mundo musulmán, fue arrasado en Afganistán.
Peki Guantanamo Bay'a ne diyeceksiniz?
¿ Cómo llama a la Bahía de Guantánamo?
Bebeğim, aşktan elimi eteğimi çektim Devrim, Yanki egemenliğine bir son verdi.
Liquidado con el triunfo de la Revolución el dominio del imperio yanqui, los Estados Unidos utilizan la Base Naval de Guantánamo como centro de espionaje contra Cuba.
Birleşik Devletler Guantánamo askeri üssünü artık Küba'yı gözetlemek için kullanıyor. TEHLİKE Bu bölge vahşi köpeklerle korunmaktadır Kameramanımız orada saklanan devrim karşıtlarının ve askeri personelin provokasyonlarından bazılarını filme alıyor.
Camarógrafos del ICAIC captan algunas escenas de provocaciones y violaciones por parte de fuerzas militares y contrarrevolucionarios asilados en la base.
Guantánamo, uyan!
Guantánamo, ¡ levantate!
Guantamo'daki deniz piyadeleri fanatiktir.
Los marines de Guantánamo son fanáticos.
"Standart Çalışma Prosedürü. PMB, Guantamo Körfezi, Küba."
"Procedimiento Operativo Estándar C. R., bahía de Guantánamo, Cuba".
Ya Guantánamo'daki Amerikan deniz üssüne ulaşmayı denersin ; ya da, Floridaya kadar yüzerek gitmeye çalışırsın.
o intentas llegar a la base naval americana de Guantánamo o flotar hasta la Flórida.
Gitmo!
¡ Guantánamo!
Buradaki herkesten daha iyi anlayabilirsin.
Pero tú eres el que quebró a Alí. Puedes descifrarlo mejor que cualquiera aquí o en Guantánamo.
Gitmo'ya giderken bindiğimiz Gulfstream'i özlediğim resmî kayıtlara geçsin lütfen.
Quisiera que se anotara oficialmente que de verdad extraño el Gulfstream que nos llevó a Guantánamo.
Birleşik Devletler'de yok. Burada adresi de yok. Beş ay önce Bahreyn'deki donanma üssünden Gitmo'ya nakledilmiş.
Al parecer, se trasladó de la estación naval en Bahrein a Guantánamo hace cinco meses.
- O elmasları nereden almış?
¿ En el almacén de Guantánamo?
Takımlarınızı alın.
Vamos a Guantánamo.
- Birini ettiği kesin.
La etiqueta dice que es del almacén de Guantánamo.
Kahvemi döktüğün için iyi bir sebebin vardır inşallah.
Reservé el primer vuelo a Guantánamo mañana. Cancélalo.
Ne istersin? - İşini yapmanı. - Başladım bile.
" Guantánamo goza todo el año de un clima tropical es refrescada por la brisa de barlovento.
Sayit Birleşik Devletler'e gidecekti.
El correo es lento afuera de Guantánamo.
Bu, sana Guantamano Körfezi'nden geldi.
Te acaba de llegar esto de Guantánamo. Es el disco duro de Sa'id. Excelente.
11 Mayıs'ta "damat minimum güvenlikli bölüme alındı" yazmış.
Sa'id llegó a Guantánamo el 23 de abril.
Tony, haklarını okuyup donanmanın ilk aracıyla Gitmo'ya gönder bunları.
Tony, léeles sus derechos. Ponlos en el primer transporte a Guantánamo.
Teröristlere destek veren bir ülkeden gelmiş olsa bile onları Gitmo'ya gönderemezsin. İkisi de Amerikan vatandaşı.
Y aunque proceda de un país que ayuda a terroristas, no puede enviarlos a Guantánamo.
Onu gerçekten Gitmo'ya göndereceğine inandı.
Trujillo quiere hablar. Ha creído que le iba a mandar a Guantánamo.
En meşhur yorumcuları, karşıt fikirde birini cezalandırmakla tehdit etti.
Pero a Uds. les gustan e ignoraron el caso de Guantánamo. Tiran la jurisprudencia a la basura.
İstihbarata göre Qassam, Norfolk donanma üssüne saldırı düzenleyecek.
Guantánamo dijo que Qassam haría un ataque terrorista en la Base Naval de Norfolk.
Bu konuda Gitmo ve Bahreyn'den yardım almayı umuyorum.
Esperaba obtener ayuda de Guantánamo o Bahrein.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]