Guler Çeviri İspanyolca
51 parallel translation
"Adam planlar, Tanri Guler" diye bir sey duydun mu sen hic?
¿ Has oído la expresión : "El hombre planea, Dios se ríe"?
Hedefimizin- -
No sé si nuestro objetivo... Erhan Guler.
Güler'in orada olup olmadığına emin değilim.
Ni siquiera sé si Guler está ahí.
Aslında bakan yardımcısıyım. Ama terfi ettirdiğiniz için teşekkür ederim.
En realidad soy el viceministro Guler, pero le agradezco el ascenso.
Ve bu da Güler.
Y él es Guler
Güler.
Guler
Güler'e sülük gibi yapıştın.
Te le has pegado a Guler como una sanguijuela
Sakalara guler insan tabii.
Es lo quede haces con las bromas... te ríes.
( İNSANLAR KAHKAHALARLA GÜLER ) pirinç ( metal ) mangalı... ( Brazier )
Brasero.
Bir cin tonik daha... ( İNSANLAR KONUŞUR VE YÜKSEK SESLE GÜLER )
Un gin-tonic y dos ginebras. ¿ Tienes patatas fritas?
[GÜLER] Alınma oğlum, şakadan anlamaz mısın sen?
No seas tan susceptible, sólo bromeaba.
Bir düzine çocuk isterim. [GÜLER]
Quiero una docena de niños.
Erkek istiyorum, erkek! [GÜLER]
¡ Quiero varones!
[GÜLER] Kimden alacağım?
¿ Que quién me ha dado permiso?
İsmail Hakkı GÜLER ( IHG-NK : 2009 )
... PAUL MANTZ, UN GRAN HOMBRE Y UN BRILLANTE AVIADOR,... ... DIO SU VIDA EN EL RODAJE DE ESTE FILME.
[ADAM GÜLER] Sen elimizde olduktan sonra Kilink hiçbir şey yapamaz.
De la manera que te tenemos, Kilink no será capaz de reaccionar.
Benim yanımda onun lafı mı olur... Vızıltı... [TEKRAR GÜLER]
Su nombre no será nada en comparación el suyo.
[KADIN GÜLER] - Yeter, yeter.
Bien, suficiente sal.
Friendly's TEKSAS'IN EN GÜLER YÜZLÜ DÜKKANI
Friendly's LA tienda MÁS amistosa DE TEXAS
Ankara'da hep bunlarla işte, Fikri abin. [GÜLER]
Esto es lo que me levanté en Ankara
Dedim nereden tanıyor acaba? Meğerse künyeyi görmüş. [GÜLER]
Parece que me vio el nombre en mi pulsera.
[GÜLER] Baba, Yılmaz damdan düştü.
Papá, Yilmaz se cayó del techo
[GÜLER] - Fikri abim yok mu?
Está Fikri por acá?
Bir arkadaşın hediyesidir, İhsan abi. [GÜLER] Neredeyse savaş çıkacak.
Un amigo me lo dio al borde de la guerra y mirá con lo que están ocupados
Sen buna niye para veriyorsun ki? Zaten eriyecek. [GÜLER]
Por qué gastar dinero en algo que simplemente se va a derretir?
Ne yapıyorsunuz lan, batanlar? [GÜLER]
Qué esperan hoy los buenos ciudadanos?
Sırma saç, atla arabaya sen de geliyorsun. [GÜLER] Yapma ulan, yapma ulan, yapma!
subite, anteojitos basta!
- Zaten dar geldi, getirip değiştireceğim, hayırlı işler ihaleci. [GÜLER]
es verdad, necesito que me hagas el dobladillo!
... durumunu benden soracaksın. Bak dökülüyor. [GÜLER]
Sí, se está afinando
Yürü hadi sırma saç yürü. [GÜLER]
movete, anteojitos
GÜLERSEN DÜNYADA SENİNLE GÜLER.
Ríe y el mundo reirá contigo.
"TALİH CESARETİ OLANLARA GÜLER"
BABILONIA ÉUFRATES "La suerte favorece al osado" VIRGILIO - La Eneida
[GÜLER] - Anladın?
¿ Entiendes?
Belinden memnun olmayana, belini sevdirtecek elbise diker. [GÜLER]
Hace vestidos que las haga parecer delgadas.
Çünkü insanlarla uğraşmak zordur. [GÜLER]
¡ Es difícil tratar con la gente!
- KADIN GÜLER - Onun bana söylediği bu.
Pues eso es lo que me dijo.
GECE VARDİYASINDA ÇALIŞACAK GÜLER YÜZLÜ ARKADAŞLAR ARIYORUZ
ESTAMOS BUSCANDO GENTE AGRADABLE PARA EL TURNO DE LA NOCHE
Mutlusun kavuşacaksın ya artık. [KIZ GÜLER] Ne oldu?
Me alegro que la espera vaya a terminar algún día.
[TELEFONDAKİ KADIN GÜLER]
Estamos en Turquía.
-... ölüm tarihi henüz belli değil. [KIZ GÜLER] - Transistoru icat eden adam, demelerini isterdim.
"Fecha de nacimiento 1926, fecha de muerte desconocida... el hombre que inventó el transistor."
- Çok güzelmiş. [GÜLER]
Es muy bonito.
[FERİDE HANIM ] Şimdi yine inanmam diyeceksiniz ama sizin kaderiniz de benimkinden hiç farklı değilmiş, Mithat Bey. [ GÜLER]
Dice que no cree en el destino, pero me parece que su destino se parece al mío, Mithat Bey.
TERRY GÜLER Tüm bunlar çok saçma.
Pero es algo tan ridículo.
VE O seni bulur? [GÜLER] WOW.
Y cuando se encuentre contigo...
[GÜLER] HE koyardım VAR BUNLARI YARIM.
¡ Había puesto a la mitad de ellos en esta prisión!
ŞAHSEN YUMA hepiniz hoşgeldiniz ben... İÇİN bir dakikanızı almak istiyorum. [GÜLER]
Me gustaría tomar un momento su atención para... darle la bienvenida personalmente a todos ustedes a la prisión del Territorio de Yuma.
Ama bir adam, inek ALIN? [GÜLER] That'sa kalmam lazım GODDAMN FIRSATI, değil mi?
¿ pero robarle las vacas a un hombre...? Merecía ser colgado por todo lo que hizo... ¿ no?
ŞİMDİ Anlamaya başladın. [REDFIELD GÜLER] BEKLE, IF - YOU...
¡ Ahora estás entendiendo! Espere... si usted NO es Sullivan... y sólo tres sobrevivieron ese día,
KENDİ ŞAKALARINA KENDİ GÜLER GENELLİKLE
SE RÍE DE SUS PROPIAS BROMAS A MENUDO
Bakan Güler?
¿ Ministro Guler?
Guler.
Guler