English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ H ] / Hazelhurst

Hazelhurst Çeviri İspanyolca

15 parallel translation
Mesela... Hazelhurst'ta, Mississippi'de yürürken, Postacı bana tükürmüştü.
Como, ya sabes, cuando yo paseaba por la calle en Hazelhurst, Mississippi y el cartero me escupía.
Hazelhurst'ta bir lise öğretmeni.
Un profesor de mi escuela en Hazelhurst.
Hadi ama Emmett, Hazelhurst'lü bir yeniyetmeyken neyin hayalini kurardın?
Vamos, Emmet, cuando eras pequeño y vivías en Hazelhurst, ¿ Cuál era tu sueño?
George'a göre Huzelhurst'lü olmak, sadece biraz saf olmak demek.
Bueno, hace tiempo, en Hazelhurst, George es lo que nosotros solíamos llamar "fisnolis".
Artık Hazelhurst'de değilsin. Ayrıca George senin taşralı olduğunu düşünmüyor.
Bueno, tú ya no estás en Hazelhurst, y George no es así.
Hazelhurts'tayken çok fazla ev hayvanımız oldu.
Bueno, cuando volvimos a Hazelhurst, tuvimos muchos animales.
Sana bir şey söyleyeyim. Ne kadar havalı partiler düzenlersen düzenle, ne kadar para kazanırsan kazan her zaman Mississippi, Hazelhurst'den gelme bir süprüntü olarak kalacaksın.
Bueno, déjame decirte algo, da igual cuántas fiestas guays celebres, o el dinero que te den para prepararlas, siempre serás basura de Hazelhurst, Mississippi.
Hazelhurst'ün taşralarında büyürken bir sene, ailem gerçekten de çok fakirleşmişti. Hepimiz çadırda yaşamak zorunda kalmıştık.
Cuando me estaba criando en Hazelhurst, mi familia era tan pobre que un año tuvimos que vivir todos en una tienda de campaña.
Hazelhurst'ün taşralarındayken, hep tepelerdeki evlere özenirdim. Normal hayatların yaşandığı evlere...
De vuelta a Hazelhurst, yo miraba las casas de la colina, ya sabes, donde vivía la gente bien.
Hazelhurst'den ayrılıp buraya geldiğimde, Godiva'yla yaşamaya başladım. Sonra da Teddy'le. Sonra da Michael'la.
Quiero decir, cuando dejé Hazelhurst, vine aquí, y viví con Godiva, luego Michael, entonces...
Ben Mississippi'de Hazelhurst'ün taşralarında büyüdüm. Orada bana gerçek bir erkeğin. birine bir şey söyleyeceği zaman arkasında değil yüzüne söylemesi öğretildi.
Cuando estaba en Hazelhurst, uh, Mississippi, donde crecí, siempre me enseñaban que si un hombre de verdad tiene algo que decirle a alguien, se lo dice a la cara, no a su espalda.
Seni detaylarla sıkmayacağım ama... Hazelhurst'teyken babam bana boks yapmayı öğretmeye çalışmıştı. Ama düşünüyorum da eğer o güneşli yaz gününde bana kendimi savunmayı öğretmeseydi, kim bilir hayatım şu anda ne kadar farklı olurdu?
No quiero aburrirte con los detalles de cuando en Hazlehurst mi padre me enseñaba a boxear pero pero digamos que si hubiera aprendido a defenderme ese día,
Affedersiniz ama siz Hazelhurst, Mississippi'li, Honeycutt'lardan Emmett Honeycutt değil misiniz?
Perdóname Pero ¿ no eres Emmett Honeycutt... de los Honeycutts de Hazelhurst, Mississippi?
Annem beni doğurduğu andan itibaren Hazelhurst'ün yeni kraliçesi olacağım belliymiş. Neredeyse adımı Elizabeth koyacaklarmış.
Era obvio que cuando salí de mi mamá que yo era la nueva reina de Hazelhurst, casi me llamaron Elisabeth
Mississippi, Hazelhurst'de yaşayan halam Lulah, sürekli turşu yapardı.
Mi tía abuela Lulah, en Hazelhurst, Mississippi

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]