Helsinki Çeviri İspanyolca
216 parallel translation
Helsinki'den Kongo'ya...
De Helsinki a Léopoldville...
Berlin'den Kopenhag ve Helsinki'ye yaptığın o iki geziyi hatırlıyor musun?
¿ Recuerdas los dos viajes desde Berlín a Copenhague y Helsinki?
50 bin dolar Kopenhag'a, 100 bin Alman markı Helsinki'ye.
50.000 dólares en Copenhague y 100.000 marcos alemanes en Helsinki.
Kopenhag ve Helsinki'deki bankalara iki ortağın tarafından son zamanlarda yapılan para çekimi raporlarını istemek için mektup gönderilecek.
Cartas a los bancos de Copenhague y Helsinki pidiéndoles notificación de cualquier retirada reciente de sus socios.
Helsinki daha kolay.
La de Helsinki es más fácil.
En az bir hafta içinde Rolling Stone'un en son ne zaman Kopenhag ve Helsinki'de para çekmek için bulunduğunu öğrenmiş olmalıyız.
En una semana deberíamos saber las fechas en que Piedra Rodante estuvo por última vez en esas ciudades para sacar dinero.
Helsinki'deki bankada da aynı olmuş.
Lo mismo sucede en Helsinki.
O hattaki bavullar bazen Helsinki'de çıkar.
A veces, han aparecido en Helsinki.
Fin Havayollarına ait AY970 sefer sayılı uçakla Helsinki'ye gidecek bilet kontrolünü yaptırmış yolcular 16 numaralı kapıdan uçaklarına binebilirler.
Pasajeros para Finnair del vuelo AY970 a Helsinki. Quien haya realizado el embarque, puede dirigirse a la puerta 16.
- Helsinki.
- A Helsinki.
Üs, Helsinki.
Base Helsinki.
Helsinki'ye biletin.
Su billete a Helsinki.
Üç gün içerisinde, Helsinki'ye kaç tanker yola çıkabilir?
Cuántos petroleros pueden zarpar en tres días para Helsinki?
Helsinki, 30 Kasım 1939
Helsinki, 30 de Noviembre de 1939.
Helsinki'den kısa bir haberle devam ediyoruz.
A continuación, noticias breves. Helsinki.
Nibelungen Destanı çevirisiyle tanınan Fin şair Araba Suukoonen, Helsinki yakınlarındaki bir havaalanında özel uçağının bir planörle çarpışması sonucu 86 yaşında hayatını kaybetti.
La poeta finlandesa Araba Zukommen... distinguida por su traducción de "El Cantar de los Nibelungos"... murió ayer a los 86 años de edad... al chocar su avión privado con un planeador... en el aeropuerto deportivo de Helsinki.
Son zamanlarda, Finlandiya'da alkol almak bile zorken Helsinki'de etrafta yatan pek çok sarhoş var.
Estuve en Helsinki, y hay una cantidad de borrachos increíble. Y eso que es muy difícil conseguir alcohol.
Helsinki.
Sí. Helsinki.
Bay Kasurinen, cezasını çekmek üzere Helsinki hapisanesine götürülecektir.
Pueden llevarse al preso.
Şimdi, Gail, şu anda, rehineler Helsinki Sendromunun ilk belirtilerini gösteriyor olabilirler.
Pues, Gail, en estos momentos, los rehenes deberán estar pasando por las primeras fases del síndrome de Helsinki.
Helsinki, İsveç'in başkenti.
Helsinki, capital de Suecia.
Beytlehem, Helsinki, Batı Berlin ve Mercan Adalarından canlı olarak, Charles Dickens'in ölümsüz Noel klasiği,
Belén, Helsinki, Berlín Oeste y la Gran Barrera de Coral, el inmortal clásico navideño de Charles Dickens,
Brussells Altın Madalyası, Helsinki Tasarım Ödülü.
- La medalla de oro de Bruselas y el Premio al Diseño de Helsinki.
Helsinki'deyim!
En Helsinki.
Helsinki.
Helsinki.
Robert Vaughn, Helsinki Formula mı?
¿ Robert Vaughn, "La fórmula Helsinki"?
Helsinki'yi hatırladın mı?
¿ Te acuerdas de Helsinki?
Helsinki'yi hatırladın mı? Hani satrançta bir bilgisayarın bir ustayı yenmesini?
¿ Recuerdas Helsinki, la primera vez que un programa ganó a un gran maestro?
Bas git kasabana, kendini Rock'çı yaptırma bana.
Ser de Helsinki no es ser roquero.
Helsinki'den Rock'çılar var burada.
Allí están los roqueros de Helsinki.
Bu, Helsinki'li Rock'çılarla ilk dalaşmam olmayacak, ama şimdi değil.
No soy un matón, pero ya he acabado con uno.
- Helsinki'ye uçuyor.
- ¿ Sin Hulda? - Se ha ido a Helsinki.
Helsinki Güreşçileri bu gece için 30 kişilik rezervasyon yapmak istiyor.
Llaman del sindicato de Helsinki, una reserva para 30 esta noche.
Helsinki United bu sezon gerçekten çok iyi.
Helsinki United son muy buenos este año.
Sekiz gün önce... Terek ve adamları, Helsinki'nin 60 km. batısındaki... Porvoo kasabasında görüldü.
Hace 8 días, vieron a Terek y dos tenientes suyos... en una pensión en Porvoo, 60 km al oeste de Helsinki.
HELSİNKİ HAVALİMANI
"Aeropuerto de Helsinki"
16 gün önce Helsinki havalimanında... pasaportu ve cüzdanı çalınan Bay Murdock için bu bir sürpriz oldu.
Esa fue una sorpresa para el Sr. Murdock... a quien le robaron el pasaporte y la billetera en Helsinki hace 16 días.
"Helsinki Sendromu" rehine ile rehin tutan arasındaki ilişkinin değişimine işaret eder.
El "Síndrome Helsinki" describe una relación entre el rehén y el secuestrador.
Helsinki Sendromu!
Síndrome Helsinki!
Generalin Finli metresi var. - Helsinki'de yaşıyor.
- Tiene una amante en Helsinki.
Helsinki'deki Laina'yı Güney Rusya'da uydu üzerinden niye arasın?
¿ quién está llamando a Laina vía satélite desde el sur de Rusia?
Helsinki'de zavallı Ponsonby'nin kafasını uçuran manyak mı?
¿ El maníaco que decapitó al pobre y viejo Ponsonby en Helsinki?
Lütfen. Helsinki'deki Ponsonby gibi olmasın.
Por favor, no como Ponsonby en Helsinki.
Sanırım sen Helsinki'deki Ponsonby işine karıştın.
Supongo que estuvo involucrada en el asunto con Ponsonby, en Helsinki.
Bomba bir kargo uçağı ile Helsinki'den 8 saat önce ayrılmış.
Va en un avión de carga que partió de Helsinki hace ocho horas.
Helsinki uçağın üçüncü durağı.
Helsinki era la tercera escala del avión.
Oulu'da, Viren ve Vaatinen'le yarışmak için anlaşmıştık Helsinki'deki bir avuç ibneyle değil.
Vinimos aquí para correr con Viren y Vaatainen en Oulu... no con una pandilla de mediocres en Helsinki.
"Shorter, Moore ve Prefontaine'in Helsinki'de koşması gerek."
"Frank Shorter, Kenny Moore y Steve Prefontaine... son requeridos para correr en Helsinki."
Hayır, hayır, Helsinki.
No, no, Helsinki.
Helsinki'deki birkaç ibneyle değil!
¡ No contra una pandilla de flojitos en Helsinki!
Helsinki. Bu daha önceydi.
Helsinki.