Indiana Çeviri İspanyolca
1,378 parallel translation
Ve Indiana'da Dobbs kazandı.
Dobbs gana en Indiana.
Indiana Jones tarzı bir şey...
Es como Indiana Jones y ese tipo de cosas.
Liberty, Indiana'daki CIA tesisinde yapıIan bir deney.
Un experimento de la sede de la CIA en Liberty, Indiana.
Burası Indiana değil! Notre Dame üniversitesi, indy 500, Wigley Field, Dodger dogs nerede?
Esto no es la India. ¿ Donde esta la universidad, Rickfield, dodgers dogs?
Seni kaba Amerikan, Indiana'yı Hindistan'la karıştın Illinois'teki Indiana'yı aynen Dodger'larla Cub'leri karıştırdığın gibi.
. Americano ignorante. Confundió India con Indiana.
Burkitsville, Indiana Bir yıl önce
BURKITSVILLE, INDIANA HACE UN AÑO.
Evet, olabilir. Ama hepsi Indiana'nın belli bir bölgesine gitmiş.
Podrían, pero todos pasaron por la misma parte de Indiana.
Yani babam bizi Indiana'ya gönderiyor başka bir çift yok olmadan önce o şeyi yok etmek için mi?
¿ Así que papá nos está enviando a Indiana,... para cazar alguna cosa antes de que otra pareja desaparezca?
Indiana'ya gitmiyoruz.
No vamos a Indiana.
Burkitsville, Indiana.
Burkitsville, Indiana.
Korkarım Indiana'da Paganizmle alakalı bir şey yok.
Sospecho que Indiana no es un sitio con muchas historias de esa clase.
Buraya bayağı göçmen gelmiş değil mi?
¿ Indiana no es un sitio de muchos inmigrantes?
Indiana'da otobüs durağındaki o büyük kavgamızın olduğu zamandı.
Mira, lo siento, Dean. Fue cuando tuvimos esa gran pelea cuando estaba en la parada del autobús en Indiana.
Mutasyona uğramış ilk yiyeceklerle Indiana'da karşılaştık. Oradaki operasyonla ilgili dosyalara baktığımda, sizin imzaladığınız bazı raporlarla karşılaştım.
Cuando encontramos por primera vez alimentos alienígenas en Indiana,... cuando me hice de todos los archivos de nuestra misión ahí... encontré unos reportes archivados por usted.
Kocamın kardeşi, Indiana'da işçi aradıklarını duymuş. Biz de hep beraber buraya geldik.
Vivíamos en Santa Fe, pero mi cuñado... dijo que necesitaban gente para trabajar en Indiana con lo cuál vinimos juntos.
Ajanlar İndiana'da mutasyona uğramış gıdaları arıyorlardı.
Todavía estaban buscando comida infectada en Indiana.
- İndiana temizdi.
- Indiana estaba asegurada.
- Indiana'da toprak alıp ne yaptı ki?
¿ Qué hace con tierra en Indiana?
Onunla Hindistan, Kuzey Vernon'da tanıştık.
Xavier. Lo conocí en North Vernon, Indiana.
Hadi yapma, bir Indiana Jones filminde değiliz ki?
Vamos. ¿ Qué es esto, una película de Indiana Jones?
Kesinlikle Indiana Jones filmi gibi.
Sin duda, es una película de Indiana Jones.
Aslına bakarsan uzmanlık alanım Kızılderili ilimleriydi.
La verdad me especializo en la sabiduría de Indiana.
Erkenden Indiana maçını kaydettim.
Grabé el juego de Indiana más temprano.
Indiana'da...
¿ Los compañeros de trabajo de Indiana?
Aile yakının var mı? Anne ve babam Indiana, Gary'de. Büyüdüğüm yerde.
¿ Tienes familia? pero no hemos hablado en mucho tiempo.
Elemanlarımızın Bayan Simpkins'i Indiana, Gary'deki ailesinin yanına yollamasını sağlayacaksınız.
los cuales... Indiana.
Gary, Indiana şehri anahtarım.
Mi llave de la ciudad de Gary, Indiana.
Cicero, Indiana.
Cicero, Indiana.
Terre Haute, İndiana'da iki R, bir A, sonda da bir E var.
Taraho Indiana tiene dos "R" ¿ Y una "a" y una "e" al final?
Buna göre de tam olarak... Indiana'da bir yerlerdeyim.
Eso me pone exactamente en algún lugar en Indiana.
Nerede olduğunu bilmiyorum ama, ne yap ne et, Indiana Fallsburg'dan uzak duruver.
Mira, no sé donde estás, pero lo que sea que hagas, mantente alejada de Fallsburg, Indiana.
Aynen dediğin gibi, Indiana'da taammüden cinayetin cezası ölümdür.
Solo para que lo sepas, asesinato premeditado es un crimen capital en Indiana.
Nasıl oldu da yolun buralara Indiana'ya düştü ha?
De todos modos, ¿ cómo acabaste dirigiéndote hasta Indiana?
Sakın unutma, Indiana'da taammüden cinayetin cezası ölümdür, bunu hatırlıyor musun?
No olvide, que el asesinato premeditado es un crimen capital en Indiana, ¿ recuerda esa parte?
Indiana.
Indiana.
Fransızcamızı tazelememizi söyleyip Eyfel kulesi'nden söz ediyordun ve sonra kendimi İndiana'da bir botta, kumar oynarken buldum.
Me hablaste de refrescar al francés, y pusiste pistas sobre la Torre Eiffel y luego me llevaste a jugar en un casino flotante en Indiana.
İndiana eyalet panayırına çıkacağız.
Pero todavía tenemos la Fiesta Estatal de Indiana.
Grace Ann Phillips. 3 Kasım 1971'de Newport Indiana'da doğdu.
Grace Ann Phillips nació el 3 de octubre de 1971 en Newport, Indiana.
Pensilvanya, Ohio, İndiana, İlinois, Misuri, Kansas yoluyla gideceğiz... Sonra da Kolorado, Arizona ve sonunda Kaliforniya.
Atravesaremos Pensilvania, Ohio, Indiana, Illinois Missouri, Kansas luego Colorado, Arizona, y finalmente California, lo que nos llevará unos seis meses.
İzleyeceğiniz film, 1966'da Indiana eyaletinin Baniszewski'ye karşı açtığı davada geçen olaylardan uyarlanmıştır.
Ésta es una interpretación de los eventos basada en el caso "Baniszewski vs el Estado de Indiana" en 1966.
Indianapolis, Indiana Nisan 1966
ABRIL DE 1966
O Euclid Caddesinde ben de Lebanon, Indiana'da oturuyordum.
Ella estaba en la Calle Euclid y yo en Lebanon, Indiana.
Indiana'da aileniz yok mu yani?
¿ No tiene familia aquí en Indiana?
Indiana Eyalet Islahevi'ne giren en genç suçlu olarak tarihe geçti.
Fue el reo más joven en la historia del Reformatorio Estatal de Indiana.
Lafayette, Indiana'daki Arbor Hills Mezarlığı. 486 no'lu mezar.
El Cementerio de Arbor Hill en Lafayette, Indiana. Lote 4-8-6.
- Indiana'ya.
- Indiana.
Şu an Lafayette, Indiana'da.
Está en Lafayette, Indiana.
Biliyor musun, müşteri servislerini aradığın zaman, neredeyse her seferinde, İndiana'da mükemmel ingilizce konuşan bir adamdan bahsediyorsun.
Cuando llamas a atención al cliente, estás siendo atendido por un tipo agradable en la India, que habla un inglés perfecto.
Uyuşturucu satıcıları tarafından 10 gün... boyunca Venezuela'nın yağmur ormanlarında tutulmuş Bu adam bir İndiana Jones
El tipo era Indiana Jones, ¿ entiendes?
Spielberg'in " Indiana Jones :
Se ve al Jeque petrolero en "Indiana Jones y la última cruzada" de Spielberg.
Sheldon, bu korkudan kurtulmanın tek yolu onunla yüzleşmek.
Estaba pensando en disfrazarme del hijo de piel marrón de Indiana Jones. "Indio" Jones.