Jealous Çeviri İspanyolca
24 parallel translation
Kıskandığın için öyle diyorsun.
Estás celoso.You're just jealous.
Ben zaten seni Görüş alanının icinde olan ve sacının nasıl koktugunu bilen her erkekten..
I'm already jealous... Me pongo celoso de todos los hombres que entran en tu campo de visión, que han notado el olor de tu pelo y se han apretado contra ti.
Ama arkadaşları ona Bayan Jealous diyor.
"Pero sus amigos la llaman la Srta. Celos".
Kıskanç korkaklar kontrolü almaya çalışıyorlar
* Jealous cowards try to control * Cobardes celosos nos intentan controlar
# And you won't make me jealous ( Ve kıskandırmayacaksın beni ) #
# # Y no me darán celos # #
TeganSara'dan dinledik "So Jealous" ve ben Alice Pieszecki.
Eso era "Tan Celosa" de Tiggin and Sara y yo soy Alice Pieszecki y estáis escuchando El Gráfico en la KCRW.
Jealous ismindeki bir Ölüm Meleği vardı, bütün zamanını Ölüm Meleği Diyarı'ndan, aşık olduğu kıza bakmakla geçirirdi.
Hubo un Shinigami llamado Jealous que se la pasaba viendo desde el mundo Shinigami a una chica del mundo humano.
Jealous hep o kızı izliyordu.
Jealous siempre veía a esta chica.
Ve sonra, Jealous bir Ölüm Meleğinin asla yapmaması gereken şeyi yaptı.
Entonces Jealous hizo lo que un Shinigami nunca debe hacer.
Jealous kızı kurtarmak için defteri kullandı.
Jealous usó la Death Note para salvar a la chica de su destino.
Ve o anda Jealous kum ve toz gibi olan ama kimsenin gerçekte ne olduğunu bilmediği bir şeye dönüştü.
En ese momento, Jealous se convirtió en Huesos y polvo y murió.
Ve onun kalan hayatı kurtardığı kıza geçti
La vida que le quedaba a Jealous fue transferida a la chica que salvó.
Öyleyse o gün hayatımı kurtaran kişi Jealous ismindeki bir Ölüm Meleğiydi.
Entonces esa noche... El que me salvó fue el Shinigami llamado Jealous.
Jealous sana aşıktı.
Jealous estaba enamorado de ti.
You'll forget the sun in his jealous way
Olvidarás el sol en su celoso cielo
You will be jealous Bn George Clooney ile havuzbaşında olduğum zaman kıskanırsın.
Tendrás celos cuando esté con George Clooney al lado de la piscina.
"Jealous Again" adlı o sarı albümü eve getirdiğim günü hatırlıyorum.
Recuerdo traer a casa Jealous Again, el álbum amarillo.
Oh, we're not at home to Mr Jealous in my nursery, your ladyship.
Oh, no hay sitio para Mr. Celoso en mi enfermería, Señora.
"Band on the Run", "Into My Sweet Lord", "Jealous Guy" ve "Photograph" var.
De "Banda en Fuga" a "Mi Dulce Señor" a "Tipo Celoso", a "Fotografía".
You see that your sister and I are having a great time, and you're jealous.
Ves que tu hermana y yo nos divertimos, y te pones celoso.
- "Kıskanç".
"Jealous."
Tamam, tamam.
I love when he's jealous. Oh, basta...
bu duygu işte kader.
it's fate 250 ) \ be1 } This is so good even Beethoven would get jealous
Jealous?
- ¿ Celoso?