Jeans Çeviri İspanyolca
927 parallel translation
- William Jeans.
¿ Quién eres tú?
Uzay Silahı Astronomi Bölümü'nden. Uçuşları durdurduk.
- William Jeans, de astronomía.
Yeni kot pantolonunla hapishanede gerçekten çok yakışıklı görünüyordun.
Los que estuvieron en la corte dicen que te ves muy guapo en esos jeans.
Ama sen, blue jean giyen tipleri tercih edersin.
Obviamente tú eres del tipo "blue jeans".
Dar kot pantolon giyerler. Sen de malzemeye bakıp kararını verirsin ama sen malzemeyi vitrine koymamışsın.
Ellos caminan por ahí en jeans ajustados así puedes mirar la mercancía y determinarlo con tu propia mente.
Bluzum!
¡ Me quitó los jeans!
Muhtemelen kot pantolon...
Probablemente viste jeans...
Jean mi?
¿ Jeans?
- Bu dar kot.
- Es sólo el ajuste del jeans.
Erkek çocuklar için kot pantolonlar 6,90 dolar ile 9,90 dolar arasında.
Jeans para niños a $ 6.90 y $ 9.90.
Siz hic kot giymezmisiniz veya esofman.. Wayne Cochran veya C.C. Riders gibi?
¿ Nunca usan jeans o jardineras... como Wayne Cochran y los C.C. Riders?
O siyah jean.
Eran jeans negros.
Hem ben jean giymeyi tercih ediyorum.
De todos modos, prefiero los jeans.
Hayır kot olmaz. Kotu sevmem.
No me gustan los jeans.
Sonra bir kot dükkanında oyalandım.
Luego pare en la Tienda de jeans
- Ne giyiyordu?
Una camisa roja y jeans.
- Kırmızı mont ve jean.
- jeans de marca.
- Peki ya kotum?
- ¿ Qué hay con mis jeans?
Kot pantalon ve ceket.
Jeans y chaqueta.
Favorilerin arasında şömine yanında muz kokteyli ve dar pantolon giymiş erkekler varmış.
Veo que te excitan los daiquiris de banana junto a una chimenea, y los hombres en jeans apretados.
Bu hafta sonu dar pantolon giyip seni evimde ağırlasam ve muz kokteyli içsek nasıl olur?
¿ Qué tal si me pongo unos jeans ajustados este fin de semana y vienes a mi casa a tomar un daiquiri de banana?
Şu pantolonuna bak!
¡ Mira tus jeans!
Kot pantolon mu?
¿ Qué estás vendiendo, jeans?
" En son görüldüğünde üzerinde beyaz çizgili mavi polo gömleği kot pantalon beyaz spor ayakkabısı ve mavi sırt çantası vardı.
"Llevaba una camisa azul con rayas blancas, blue jeans, tenis blancos y una mochila azul",
Birkaç jean pantolon aldım.
Compré jeans nuevos.
Üzerinde kot ve mavi gömlek var.
Tiene jeans y una camisa azul.
Ufacık seste, o kotun artık sana olmaz.
El más mínimo ruido y no le entrarán los jeans.
Kot pantalonla takılacak bir saat değil ama kimin umurunda?
No es un reloj para ir con blue jeans, pero en fin... ¡ Qué más da!
Kotunu çıkar.
Sácate tus jeans.
Selüliti gizlemek için giydiğin dar kotu istemiyoruz.
Nada como jeans ajustados para esconder la celulitis.
Bana kot alacaksın sanıyordum.
Pensé que me traerías unos jeans.
Kot pantolonu yırtılmıştı. Saçları dağınıktı ve dudağı kanıyordu.
Los jeans estaban rasgados, el pelo era un desastre y el labio sangraba.
Sırf bir gün üzerinde "Guess" ( tahmin et ) yazan bir kot pantolon... giydi ve ben de bedenini 42 olarak tahmin ettim diye.
Porque un día ella trajo puestos Unos jeans marca "Gess" ( adivina ) y adiviné tamaño 42.
Neredeyse zamanımız doldu, değil mi? Haydi Wayne'in Dünyası selamını verelim bil bakalım kime? Jeans kızı, Claudia Schiffer'e.
Se nos termina el tiempo, pero antes de irnos quisiéramos dar el saludo de El Mundo de Wayne a la muchacha de los pantalones Guess, Claudia Schiffer.
Kimse gidip te : "Durun bakalım, bayım. Giydiğiniz orta boy kot."
Nadie dice : " Un momento, esos jeans son pequeños.
Lama Dorje kot mu giyerdi?
¿ Lama Dorje vestía jeans? Estaba alarmantemente tranquilo, porque en vida, siempre vestía túnicas. Oh, si.
Um, yarın tişört ve kot giy, tamam mı?
Mañana ponte una camiseta y blue jeans, ¿ sí?
Şimdi pantalonu çıkarmama izin ver ve- -
Me pondré unos jeans y- -
- Kotlarını koydum...
- Puse jeans, un vestido y lencería.
Bu kot iyi duruyor mu, yoksa beyaz olanları mı giymeliyim?
¿ Estos jeans me quedan bien o me pongo los blancos?
... ve bir de siyah botlar, kovboy botları botla giyilen kotlar için İngilizce okuma botları yünlü elbise ve etekler için ve evet, ayakkabı botları, ne zaman botlu gözükmek istersen Ama o kadar bot tecrübesini toptan kaldıramazsın.
Y luego están las botas negras, botas de vaquero de jeans boot cut botas de montar inglesas para los trajes de tweed y faldas Y sí, las botas de zapatos, para cuando se desea que se ven de arranque Pero no puedes comprometerse con la experiencia de arranque completo.
Evet, tam Bay Green Jeans'e göre.
Sí, todo un padrazo.
Ayrıca kendime şu blucini aldım.
Ah, y tengo estos jeans!
Herneyse,'Kolay Çıkan Pantolonlar'ın seçmelerindeydim.
De todos modos, mamá, estaba en mi audición para Easy-Off Jeans.
Hani şu her hattını belli eden çok sıkı pantolonlar varya.
Esos jeans tan apretados que solo tú sabes que los llevas puestos.
Aynı zamanda Kolay Çıkan Pantolonlar'ın ve Bennett Girişimcilik'in sahibidir.
Pero también es propietario de empresas Bennett, Que es propietaria de Easy-Off Jeans.
Kelly şu reklam işini alırsa ödeşmiş oluruz.
Oye, escucha, si Kelly consigue eso de los jeans, estamos a mano.
LincoIn Merkez'e gitsek spor ayakkabı ve kot pantolan giysem de takmaz mısın?
Podría ir contigo al Lincoln Center usando tenis y jeans y no te importaría.
- Yeni pantolon?
- ¿ Nuevos jeans?
Biliyor musun, ben Jerry'nin giydiği kot pantolonları çok seviyorum.
Realmente me gustan esos nuevos jeans que usa Jerry.
- Giydiğim pantolonu görüyor musun?
- ¿ Ves estos jeans que traigo?