Jensen Çeviri İspanyolca
1,196 parallel translation
Rud Jensen'den Donald Duck'a, Rud Jensen'den bir kafa!
Rud Jensen pasa al pato Donald. Jensen con la cabeza.
Adım Jensen.
Me llamo Jensen.
- Jensen.
- Jensen.
- Jensen. Güzel, anladım.
- Jensen, lo tengo.
Jensen, uluslararası bir isme benziyor değil mi?
Jensen. ¿ Suena eso como algo internacional...?
Johnson Uluslararası Şirketler. Size nasıl yardımcı olabilirim?
Propiedades internacionales Jensen.
- Bay Jensen.
- Sr, Jensen,
Bozuk para getirmek zorunda değildiniz, Bay Jensen.
No tenía que traerlo en billetes pequeños.
Sanırım, gerçekte adınız Jensen değil ve karınız da yok.
Su nombre no es Jensen. No tiene esposa.
Calera Jensen,'93.
Calera Jensen, del 93.
Calera Jensen.
Calera Jensen.
Calera Jensen, 93.
Calera Jensen, del 93.
Bir bardak Calera Jensen, lütfen.
Quisiera una copa de Calera Jensen, por favor.
Ben lda Mae Jensen, erkek striptizci siparişimizi teyit etmek için arıyorum.
Soy Ida Jensen y quiero confirmar la fantasía del desnudista.
Chloe Jensen senin hakkında cinsel taciz suçlamasında bulundu.
Chloe Jensen te ha acusado de agresión sexual.
Donna ve Peter Jensen Hinkley, Kaliforniya
Donna y Peter Jensen Hinkley
DONNA JENSEN
DONNA JENSEN
Jensen'ların gayrimenkul davası.
Lo de la inmobiliaria de los Jensen.
Donna Jensen?
¿ Donna Jensen?
Heksavalen krom için yasal sınırın milyonda 0.05 olduğunu ve bahsettiğin 0.58 değerinin, Jensen'lardaki kanserlerin nedeni olabileceğini bilmeni istiyor.
Quería decirte que el límite legal de cromo hexavalente es de 0,05 partes por millón y que el nivel que mencionaste podría ser el causante de los cánceres de esa familia con la que hablaste los Jensen.
Bu olayı bir sonuca bağlamak için PGE, Jensen'lara evleri için 250 bin dolar öneriyor.
Para acabar con este asunto G.E. P desea ofrecer a los Jensen 250.000 $ por su casa.
Jensen'larda görülen tüm hastalıklar heksavalen kroma maruz kalmaktan dolayı ortaya çıkmış.
Todo lo que han tenido los Jensen ha sido a causa de la exposición al cromo hexavalente. Han tenido...
Jensen'ların karşısında oturuyorduk.
Vivíamos en frente de los Jensen.
Jensen, Jensen!
Jensen, Jensen!
Sana hediye almak için Jensen'e gitti.
Fue a Jensen por tu regalo.
Kyle, Jensen'e hediye almaya gittiğini söyledi.
Kyle dijo que fue a Jensen por un regalo.
Bu arada, bildiğiniz gibi, aramızda yeni biri var,... Lyle Jensen.
Todos saben que hay alguien nuevo aqui con nosotros.
Bir süre bizimle beraber burada olacak.
El es Lyle Jensen. El va a estar aqui con nosotros.
Arkansas, Cedar Creek'te, Wesley Jensen adında on yedi yaşındaki bir çocuk 1993'te kaybolmuş.
En Cedar Creek, Arkansas, Wesley Jansen, un joven de 17 años, se perdió en 1993.
- Wesley Jansen sizin için çalıştığını söyledi.
- Wesley Jensen dice que trabaja para Ud.
" Dosya numarası 745243, Jania Jensen'a açılan kamu davası.
"Archivo número 745243. El Estado contra Jaina Jansen".
Quinn, bu Alexandra Jensen, ABD Havacılık.
Ésta es Alexandra Jensen, de la Caballería de los EE.
- Jensen ve Loeb için bir sekreterdim- -
Pues he sido secretaria de Jensen y Loeb...
Eski mürettebat üyelerinden biriyle ilgili, Robert Jensen.
Se trata de uno de tus compañeros de tripulación antigua, un Robert Jensen
Bobby Jensen.
Bobby Jensen.
Bobby Jensen'le pek iyi anlaşamıyordunuz sanırım.
Supongo que tu y Bobby Jensen no se llevaban bien.
Bobby Jensen kendini beğenmiş, kontrol manyağı ve kötü huylu biriydi.
Bobby Jensen era un fanático del control autosuficiente con un temperamento de culo desagradable
Bana Bobby Jensen'den bahsetsene Bay Harper.
Así que Sr. Harper, sobre Bobby Jensen.
Bobby Jensen'le tanışmak ister misin?
Sí, quieres conocer a Bobby Jensen?
Dylan Hunt, seni Bobby Jensen'le tanıştırayım.
Dylan Hunt te presento a Bobby Jensen
Bobby Jensen'in hikayesi.
La historia de Bobby Jensen
Olabilir, senin savaşma amacın ne Bobby Jensen?
Quizás. ¿ Por qué causa estas luchando Bobby Jensen?
Cathy Jensen'in test sonuçlarına da bakar mısın?
Y reclama las pruebas de Cathy Jensen.
Pam Grier, Barbi Benton, hatta beşinci sınıftaki tatlı, küçük Jodie Jensen'la.
Pam Grier, Barbi Benton hasta la hermosa Jodie Jensen, de tu clase de quinto grado.
Sonra bir gün fark edersin, beraber olduğun kadın, belki de evlendiğin, Barbi Benton'a benzemez, Pam Grier gibi değildir, ve seni asla Jodie Jensen gibi saf ve masum bir şeklide sevmeyecektir.
Hasta que un día te das cuenta de que la mujer con quien estás con quien quizás hasta te casaste, no se parece a Barbi Benton no es como Pam Grier y nunca te amará con la pureza e inocencia de la pequeña Jodie Jensen.
Sakıncası var mı? Büyük bir sağduyu göstererek sadece Duygu Kaybı'nı değil, bundan sonraki üç romanı satın aldı. Romanlar bendeniz Julius Jensen'a aittir.
Si me permiten... haré un brindis... por Constance Hurry... la editora que tuvo el buen sentido de comprar "Pérdida del Sentimiento"... y las próximas tres novelas de su querido...
- Hayır. Julius Jensen'ın.
- No, no, por Julius Jenson.
Julius Jensen'ın yerinde olmak için ruhunu satarsın sen.
Venderías tu alma para cambiar de lugar con Julius Jenson.
Julius Jensen'ın yerinde olmak için ruhunu satmaktan bahsetmiştin.
Recuerda que dijiste que venderías tu alma... para cambiar de lugar con Julius Jenson.
- Brian Jensen.
- Brian Jensen.
- Jensen'e gidip birşeyler alacağını söyledi.
- Que ella iría a comprarlo a Jensen.