Jetin Çeviri İspanyolca
103 parallel translation
Jetin deposu dolu ve yarım saat içinde kalkışa hazır olmalı.
Que el avión esté listo en media hora.
Londra'nın merkezine bir jumbo jetin düştüğüne dair haberler geliyor.
Nos acaban de informar de que un Jumbo se ha estrellado en el centro de Londres.
O jetin yenisini almak 50 milyon $'a patlar.
Sólo el reemplazo del jet saldrá en 50 millones.
Ama Michael, egzos sistemim, tepkili jetin üreteceği türden bir hararete uyum sağlamak üzere tasarlanmadı.
Michael, mi sistema de escape no fue concebido... para soportar la temperatura de un turborreactor.
Şu tepenin altından havalandı ve ilk uçuş modern bir jetin kanat açıklığından kısaydı.
Despegó desde esa colina. Y el primer vuelo fue más corto que la envergadura de un avión moderno.
Eskimiş bir jetin üstünü çiziverelim.
Ahí va otro jet obsoleto.
Askeri harcamaları protesto etmek için, hava trafik kontrolüne sızıp... Nevada'da iki jetin çarpışmasını sağlayan da oydu.
Fue el que entró en el programa de control del tráfico aéreo y estrelló dos cazas en Nevada para protestar por el gasto militar.
Bu senin jetin değil mi?
Es tu avión.
Jetin yere inmesinden birkaç saniye sonra... kimliği bilinmeyen pilot federal ajanlar tarafından götürüldü. Terörist tehdidini bu sabah böyle çarpıcı bir biçimde... sona erdiren operasyondan hangi kuruluşun sorumlu olduğu... henüz bilinmemekle birlikte...
En cuanto aterrizó... el piloto no identificado partió con agentes federales... aunque no se sabe con certeza qué agencia fue responsable... por la operación que eliminó la amenaza terrorista tan dramáticamente.
Ozel jetin bizi bekliyor..
Reservamos su avión privado justo como lo dejó.
Jetin parasını ödedim.
Pague por el avion a reacción.
Jetin enkazından elde edildi.
Recuperado del resto del avion.
Sofra takımları. Toskana'daki villa. Jetin yakıtı.
La vajilla, la villa en Italia, el jet, los zapatos especiales.
Acapulco'da evlerin, New York'ta bir dairen, Malibu'da bir villan... 18 metrelik bir yatın, sekiz koltuklu bir Windstar'ın... jetin, Bentley'in, özel çalıştırıcın, aşçın... yanında yaşayan masözün ve 24 saat emrinde olan personelin... olması anlamına geliyorsa, o zaman evet... sanırım başarılıyım.
... una en Acapulco, una penthouse en Nueva York,... una mansión en Malibu,... un yate de 18 metros... un Windstar para ocho pasajeros, un Bell Jet Ranger, un Bentley, entrenador personal, chef a tiempo completo masajista en casa y 24 empleados entonces, sí supongo que soy exitoso.
Üç jetin de vurulmasından sonra... " Bir de soğan turşusu mu?
¿ Y cebollas en vinagre?
Bir jumbo jetin denize çakılıp... içinden bir yolcunun canlı kurtulmasının?
¿ Cuántas oportunidades hay de que alguien... sobreviva a un accidente estrellándose contra el mar?
Eğer bir jetin gücü kişisel bir taşıtın seviyesine indirgenirse.
ahora que tal si la propulsión del avión pudiese ser a escala para un vehículo personal.
En büyük ticari jetin ismi?
nombre del más grande avión de transporte comercial.
Askeri harcamaları protesto etmek için, hava trafik kontrolüne sızıp... Nevada'da iki jetin çarpışmasını sağlayan da oydu.
Fue el que entró en el programa de control del tráfico aéreo... y estrelló dos cazas en Nevada para protestar por el gasto militar.
Babası düşen jetin pilotuydu.
Su padre es el piloto del jet que chocó.
jetin yaratığı akıma yaklaşıyoruz.
Nos acercamos a la corriente de la turbina.
Reklam : Eğer bir helipodda esneklik ve yüksek performanslı bir jetin özelliklerini arıyorsanız Patentli "01" üretimi Versatron modelimiz sürdürülebilir ve güvenli bir uçuş sağlıyor
Las máquinas, habiendo analizado el simple cuerpo humano, basado en proteínas, hicieron sufrir mucho a la raza humana.
Söylediklerine göre, jetin yakıt ikmali...
Dijeron que el avión repostaría en...
Sadece bir soru : Bir jetin üzerine logo boyamak ne kadar sürer?
Una pregunta : ¿ Cuánto se demora borrar el logo de un jet?
Ava, özel jetin sahibi değilseniz özel jet yolculuğuyla tavlanabilecek bir kadın değildi.
Sabía que Ava no era de las que se dejan seducir con un jet privado, a menos que fueras su dueño.
İyi akşamlar. Ama önce mavi soğuk fizyon jetin sahibi aracının ışıklarını açık bırakmış.
Pero primero, el dueño de la mochila de propulsión de fusión fría, dejó las luces prendidas.
1 no'lu jetin yakıt girişini kapatıyorum.
He apagado la entrada de gasolina al primer motor.
Tek çıkış yolu paraşütle atlayıp jetin birisinin üstüne düşmemesini umut etmek olur.
La única salida sería en paracaídas y esperar que el avión no caiga sobre alguien.
Orada jetin var değil mi?
Tienes tu avión allí, ¿ no?
Uçuş kontrolörü jetin dokuzuncu pistten kalkıp güneydoğuya yöneldiğini söyledi.
Según el controlador, el avión iba al sureste por la pista 9.
- Hey, "baba," senin öel bir jetin vardır.
¡ Hey! Papá... Usted tiene un jet privado.
Bana özel jetin bulunduğu yerin yol tarifini verin.
Dame la dirección de la zona de jets privados.
Soğutamıyorsan da jetin başını benden uzağa doğru çevir.
Si no puedes aguantar, apunta con la boquilla a otro sitio.
Ve oraya baktım, ben, bilirsiniz işte, penceremden dışarı baktım, o uçağı gördüm, yani Amerikan Havayolları'na ait jetin gelişini.
-.. y miré por mi ventana y vi este avión de American Airlines acercándose..
Bavulların bir saat içinde toplanacak... jetin deposunu doldurtacak... - ve bekletecek.
Tengan las maletas empacadas en la próxima hora... y él tendrá el avión abastecido y listo para partir.
Böyle bir jetin indiğini kaç kişi duymuştur, biliyor musun?
¿ Sabes cuánta gente habrá oído aterrizar un jet como éste?
Evet, beni Roma'ya götürecek olan özel Jetin koltuklarına uyacak bir elbise..
Sí, quiero combinar con los asientos del avión privado que me llevará a Roma.
Tabak seklindeki bir jetin motoru mu?
¿ Quieres decir algún motor a propulsión con forma de platillo?
Bu bir jetin planı falan mı?
Estas segura que no es para un motor de jet?
Ve bugün, iki kişinin öldüğü özel bir jetin, garip kazasından sonra Arizona Eyalet Hapishanesinden kaçan ünlü seri katil Sonny Troyer için takip bu gece de devam ediyor.
Y esta noche continúa la búsqueda de Sonny Troyer el asesino serial que escapó hoy de la prisión del Estado de Arizona luego de un raro accidente de avión, que dejó dos muertos.
Yani... tonlarca paran var, bir jetin ve dünyanın en büyük rock grubun, taş gibi bir karın ve.. onurlandırıldın.
Me refiero a que tiene cantidad de dinero, el jet, la banda de Rock más grande del Mundo, su mujer está buenísima...
Bay Soren, jetin hazır olduğunu söyledi.
El señor Soren dice que está aguardando el jet.
Bir jetin pilot kabini gibi.
Es como la cabina de un avión.
NOS sistemi, tepkili jetin modifiye edilmiş bir benzeri.
Su sistema de nitro es una replica de un ramjet.
Pekâlâ beyler, jetin yakıtı tamam.
El jet tiene combustible. Estarán en casa muy pronto.
Jetin seni alması için hazırda bekleteceğim.
Haré que el avión esté listo para sacarte de aquí enseguida.
Neden, ne oldu? Özel jetin sahibiyle konuştum ve bana bir fikir verdi.
Tuve una charla con un tipo que tenía un avión privado y eso me dio una idea.
Tanıklar o anda orada bir jetin uçtuğunu görmüştü.
Los testigos mencionaron un avión volando muy bajo.
Yani uçan jetin titreşimleri patlamayı tetikleyince Velid istemeden kendini havaya uçurdu.
Walid se explotó a sí mismo sin querer cuando las vibraciones del jet activaron la explosión.
Bilirsin işte, sadece jetin deposunu doldurup Montenegro'daki özel bir yazlığa götürürüm diye düşündüm.
Sabes, pensé que solo llenaría de gas el jet, Quizás llevarla a un complejo privado en Montenegro.
Bu arada, işte Drake Tech`e ait özel jetin, havacılık dairesi raporu.
Mientras tanto, este es el manifiesto de la FAA. por el jet privado de Drake Tech.