Jumper Çeviri İspanyolca
461 parallel translation
Jumper'la küçük gezintilere bile çıkabiliyor artık.
Hasta puede montar y a veces da cortos paseos con Jumper.
Bir pulluk bağladığın zaman yaşlı Jumper'i idare edebilecek misin?
¿ Crees que podrás manejar a Jumper cuando esté conectado al arado?
Çüş, Jumper!
So, ¡ Jumper!
Dur, Jumper!
¡ So, Jumper!
- Lanet olası, başıboş bir köpek. Ben Jumper'ı...
- Ese maldito perro callejero.
- Jumper'i tekrar korkutması için mi?
- ¿ Para que vuelva a desbocar a Jumper?
Jumper, seni testi kafa!
¡ Jumper, cabeza de chorlito!
Gidip Jumper'ın kuyruğundan bir kıl kopart.
Tráeme un pelo de la cola de Jumper.
Haydi Jumper.
Vamos, Jumper.
John Jumper'ı, Chilly Mclntosh'u Buffalo Hump'ı Jim Pock Mark'ı ve beni.
John Jumper, Chilly McIntosh Buffalo Hump Jim Pock Mark y yo.
- Spike ve Sparkplug.
- ¡ Creep Jumper!
Görünüşe göre geçide ulaşamadan Jumper'ına saldırdılar.
Parece que el Saltador de Sheppard fue atacado antes de alcanzar la Puerta espacial. ¿ Por quién?
Lorne'dan bütün Jumper'lara. Size bazı koordinatlar yolluyorum.
Aquí Lorne a todos los Saltadores, voy a enviarles unas coordenadas.
Jumper
¡ Es un Saltador!
Aptalca bir iş. FBI'ın turuncu bir tulum giymeye zorlanıp yol kenarındaki çöpleri toplamasıyla aynı şey.
El F.B.I. está haciéndonos el equivalente a llevar un jumper anaranjado y recoger la basura al costado de la carretera.
Top tekrar Michael Jordan'da, sol taraftan atışı!
¡ Regresa para Michael Jordan, con el jumper a la izquierda!
M.J. Dip çizgiye dönüyor... geri çekilerek atışı... başarılı!
y gira en la línea de base... con el jumper... ¡ es bueno!
- Öldü. O Jumper'la aynı ayarda değildi.
- Estaba en desventaja contra Saltador.
Kazak örüyor ve 30 gram yüne ihtiyacı var.
Está tejiendo una jumper y necesita un ovillo de lana.
Kazak örüyor ve 30 gram yüne ihtiyacı var.
Está tejiendo una jumper, y necesita un ovillo de lana.
Kule, Burası Gölcük Atlayıcısı ( Jumper ) ;
Escuadrilla, aquí el Salta Charcos.
Puddle Jumper fırlatmaya izin verildi.
Bien. Salta Charcos autorizado para el lanzamiento.
Binbaşı, Jumper şu an güvende... -... ama büyük bir sorunumuz var.
Mayor, el Saltador está seguro por el momento, pero tenemos un gran problema.
Onları Jumper'a geri götürüyorum.
Voy a llevarlos de vuelta al Saltador.
Lütfen kemerleriniz Puddle Jumper tamamen durana kadar takılı kalsın.
Por favor permanezcan sentados hasta que el Salta Charcos se haya detenido del todo.
Kaçtıkları Jumper'ın bir çeşit zaman makinası olması lazım.
El Salta Charcos en el que escaparon debió ser alguna clase de máquina del tiempo.
Sadece Jumper değil. Hiçbir aletim de çalışmıyor.
No es solo el Saltador, nada de mi equipo funciona aquí.
Ben ise çok güzel bir Jumper'ı kurtarabilmeyi düşünüyordum.
Yo pensaba más bien en salvar un Salta Charcos en perfecto estado.
Dartları köye yaklaştığı zaman elektromanyetik alan hepsini hallediyor diye... Wraihtler gelmiyorlar artık. Bizim Jumper'ımıza olan şeyin neredeyse aynısı.
Los Espectros no vienen más, porque cuando sus naves vuelan cerca de los poblados los campos electromagnéticos los derriban, igual que ha pasado con nuestro Saltador.
Jumper'ı EM alanının dışına yerleştirdim, yani işim bittiği anda gidebilelim diye.
He preparado el Saltador fuera del campo EM, para que podamos irnos en cuanto termine.
Jumper'dan tıbbi çantayı getir.
Toma el kit medico del Saltador. Te pondrás bien.
Seni Jumper'la gelip almamız o kadar sürer.
Eso es lo que nos llevará volver a por ti en el Salta Charcos.
EM darbesinin Jumper'a etkisi olacak mı? Umarım olmaz.
¿ Tendrá algún efecto el pulso en el Salta Charcos?
Binbaşı Sheppard ve Teğmen Ford mahkûmu Jumper İki'ye koydular.
El Mayor Sheppard y el teniente Ford están subiendo al prisionero al Saltador 2.
Jumper İki ben Weir. Durumunuz nedir?
Saltador 2, aquí Weir, ¿ cuál es su situación?
Jumper İki, kalkabilirsiniz.
- Saltador 2, tiene luz verde para partir.
Teğmen, Weir'a haber ver, Jumper'da tam bir tıp ekibi istiyoruz hem de hemen.
Teniente, llame a Weir. Dígale que necesitamos un equipo médico completo en un Saltador.
Jumper'la gelebilirdik.
¿ Lo ves? Podríamos haber tomado el Saltador.
Gezegenin enerji izlerini taramak için Jumper'la başka bir ekip gönderelim.
Llevar otro equipo en el Saltador. Escanear el planeta buscando señales de energía.
Proculis'e Jumper'la geri gidiyorum.
Voy a llevar el Saltador de vuelta a Proculas.
Alan dışına çıkmamak gerektiğini öneriyorum, yıldızgeçidi operasyonlardan başlayarak... Laboratuarlar, güç jeneratörleri ve Jumper sahası.
Recomiendo definir como zonas excluidas la sala de control del Stargate los laboratorios, generadores de energía y el muelle de los Saltadores
Jumper sahasının üstünde açılan bir çatı kapağı olduğunu duydum.
He oído lo del techo del muelle de Saltadores
Ayrıca bir Jumper'ı çıkarmayı planladığınızı da duydum...
Me han dicho que iba a salir con un Saltador
Kule, burası Jumper Üç saha kalkışına çıkıyoruz.
Vuelo, aquí el Saltador 3 listo para el despegue
Jumper Üç kalkabilirsiniz.
Saltador 3, puede ir
Anlaşıldı Jumper Üç.
Recibido, Saltador 3, buena suerte
Jumper Bir'den tamam.
Saltador Uno fuera.
Jumper'a geri dönüyoruz.
Nos dirigimos de vuelta al Saltador.
Ona Jumper'ı nereye bıraktığımızı söyledim.
Le dije donde dejamos el Saltador.
Jumper!
¡ Poned la escalera ahí!
Jumper'a geri dönün.
Vuelvan al Saltador.