Katolik Çeviri İspanyolca
2,879 parallel translation
Katolik olarak yetiştirildim.
Fui criada católica.
Körfezde asla bir Katolik'i seçmezlerdi.
Nunca han elegido a un católico en Back Bay.
Orada Roma'dakinden daha fazla Katolik var.
Bien, hay más católicos allí que en Roma.
Katolik kadınların yerinin eşlerinin yanı olduğunu söyledi.
Decía que el lugar de una mujer católica era con su marido.
Katolik bir kadının görevi aileyi bir arada tutmaktır.
La obligación de una mujer católica es mantener la familia unida.
Artık o bir katolik.
Ahora él es un católico.
Millet vekilleri herşeyi düzene koydular ve konu aniden... Roma Katolik Adalet Bakanı tarafından çözümleniverdi.
Los pms están poniendo las cosas en orden y de repente son disueltos... por la Iglesia Católica Romana Ministro de Justicia.
Oss katolik ve yahudiler tarafından yönetilmektedir.
Oss se rige por los papistas y yids.
Oss vakası ulusal bir skandala dönüştü Katolik olan Adalet Bakanı istifa etmek zorunda kaldı bu da savaş öncesi hükümetinin düşmesine sebep oldu
el caso de Oss se convirtió en un escándalo nacional el Ministro de Justicia Católica tuvo que renunciar esto condujo a la caída del último gabinete antes de la guerra
Sigara içki kullanmıyor, Katolik muhafazakar unut gitsin.
"Si no fuma, no bebe, es católico y conservador..." - Olvídalo.
Katolik Gençler Federasyonu basketbol ligi ödül gecesi haftaya St. Stephens'ta düzenlenecek.
La cena de entrega de premios de la Liga de Béisbol CYO es la próxima semana. en St. Stephens.
Katolik Cemiyeti'nin kadınları arkamdan konuşabilir.
Las señoras de la Liga Católica podrían murmurar.
Sokayım Katolik kadınlarına.
Qué las jodan.
SEÇİM GÜNÜ 1960 43 yaşındaki Senatör Kennedy seçilmiş en genç ve ilk Katolik Başkan olacak.
¡ Kennedy! DÍA DE ELECCIONES El Senador Kennedy, a los 43 años, sería el presidente electo más joven y el primero católico apostólico romano.
Şehrindeki o Baptistler, Katolik meselesi yüzünden endişe ediyorlar.
Esos bautistas en tu estado están preocupados por el asunto católico.
Ama sen Katolik'sin.
Pero, eres católico.
O sana, bir Katolik'e bu ülkede verilmiş en önemli diplomatik görevi verdi.
Él te dio a ti, un católico, el puesto diplomático más importante que se puede dar en este país.
Hiç evlenmedim. Yani, katolik bir kızı falan mı hamile bıraktın?
¿ Embarazaste a una católica?
Katolik Gençler Federasyonu ödül gecesi haftaya St. Stephens'ta düzenlenecek.
El banquete es la semana que viene en St. Stephens.
Katie Jordan çok katı Katolik olduğu için sadece poposuna- -
Y Katie Jordan era super católica, así que sólo me iba a dejar metérsela...
... Katolik Kilisesi'nin Baş Piskoposu. Ne yaptığının farkında mısın?
Los escoltas de della Rovere siempre han sido...
O artık Roma'nın Piskoposu, Papalık Eyaletleri'nin Kralı ve Katolik Kilisesinin Baş Piskoposu.
- Eliminar los que nos atormentan. - Es por eso que tenemos que actuar primero. Alfonso...
Piskoposluk kilisesi, Katolik değil ama çok da farklı değiller.
Es episcopalista, no católica, pero está cerca.
Hristiyanlık inancı için çok mühim olan bu zaferin onuruna Cenaplarınızın Ferdinand ve Isabella'ya Katolik Majesteleri unvanını vermenizi istiyorum.
En honor a esta victoria trascendental para la fe cristiana, le suplico a su Santidad conceder a Fernando e Isabel... el título de : Sus Más Católicas Majestades.
Katolik Majestelerinin onay vereceğini düşünüyorum.
Creo que Su Más Católica Majestad dará su consentimiento.
Kuzeni Ferdinand ile evlenmesini sağlayan papalık iznini benim ayarladığımı Katolik Majestelerine hatırlat.
Recuérdale a Su Más Católica Majestad... que fui yo quien organizó la dispensa papal, la cual le permitió casarse con Fernando... su primo.
Katolik Kilisesi'nin Baş Yardımcısı.
No, es Rodrigo Borgia, Vice Canciller de la Iglesia Universal.
Nasıl bir rüzgarı bağlayamıyorsak Katolik Kilisesinin Yüce Piskoposunu da bağlayamayız.
No puedes obligar al supremo pontífice de la Iglesia católica... más de lo que puede el viento...
Evrensel Katolik Kilisesi'nin Yüce Piskoposu için savaşıyorsunuz.
Sino por el Supremo Pontífice de la Iglesia Universal.
Vizyoner gemici ve kâşif Cristoforo Colombo Katolik Majesteleri Kral Ferdinand ve Kraliçe Isabella'nın maddi yardımlarıyla sınırlarını bilmediğimiz yeni ve altın, gümüş, mücevher dolu bir kıta buldu.
El visionario navegador y explorador, Cristóbal Colón, financiado por sus Muy Católicas Majestades, El Rey Ferdinand y la Reina Isabella... ha descubierto una nueva, e inconmensurable masa de tierra... rico en oro, plata y perlas.
Katolik olduğunu bilmiyordum.
No sabía que fueras católico.
Katolik değilim.
No soy católica.
Katolik topluluğundaki pek çok şeyi seviyorum.
Hay muchas cosas que me gustan de la misa católica.
en katolik ünvanlı Majesteleri Queen Isabella'nız ve Kral'ınız Ferdinand bize garanti vermişti.
Le hemos otorgado a vuestro Rey Fernando y a vuestra Reina Isabel el título de Reyes Católicos.
Asil Katolik Hazretlerine teşekkürlerimi ilet.
Por favor agradecedselo a Sus Majestades Católicas.
Katolik okul kızını bozmak kötü etki.
¿ La mala influencia corrompe a una escolar católica?
Katolik kızlar en çılgınlardır.
Las estudiantes católicas son las más salvajes.
... Ziyaretçiler ve Katolik Kilisesi arasındaki bu muhtemel tarihi birliğin bir parçası oluyor.
Para formar parte de esta histórica unión entre la Iglesia Católica y los Visitantes.
Anna başarırsa, bu, bir milyar Katolik'in kertenkeleleri desteklemesi anlamına gelir.
Si Anna lo consigue, serán mil millones de católicos apoyando a los lagartos.
Katolik Avrupa'nın tamamı Kardinal Borgia'nın Fransa'ya elçi olarak gittiğinde sağlığının yerinde olduğunu biliyor.
Toda la Europa Católica sabe que el Cardenal Borgia... gozaba de perfecta salud cuando fue nombrado Legado de Francia.
Constantinople'u Katolik imanına döndürecek mi?
¿ Restaurará la fe Católica en Constantinopla?
Katolik Majesteleri başka ne diyor?
¿ Qué más dice su Muy Católica Majestad?
Karım... Tam bir Katolik.
Mi esposa... es una muy devota Católica.
Senin teşvikin üzere İspanya Kralı Ferdinand Papa Innocent tarafından En Katolik Majesteleri unvanını almıştı.
A instancias vuestra, Ferdinand de España fue nombrado... "Muy Católica Majestad" por el Papa Inocencio.
Karışık Afro-Karayip dinleri, kölelerin kendi inanışlarını gizlemek için Katolik inancı ile birleştirmesiyle ortaya çıktı.
La religión sincrética afro-caribeña comenzó con esclavos, que mezclaban sus tradiciones religiosas con el catolicismo para camuflarlas.
İnananları orishalara taparlar, yani Katolik azizlerine denk gelen varlıklara.
Los practicantes adoran los orishas, deidades que se corresponden con los santos católicos.
Katolik Kilisesi'nden önce kendi rızanızı açıkladınız. Tanrı bu çifti korusun. Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adına.
Jan y Aleksanda, os declaro unidos en santo matrimonio por la Iglesia Católica y os bendigo en nombre del Padre, del Hijo y del Espíritu Santo.
Katolik lisesi.
Catholic High School.
- Siz Katolik'siniz değil mi? - Evet.
Usted es católico, ¿ no?
- Rus bir Katolik.
Una rusa católico-romana.
Piskoposluk kilisesi, Katolik değil ama çok da farklı değiller.
Es episcopal, no católica, pero está cerca.