English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ K ] / Kellogg

Kellogg Çeviri İspanyolca

412 parallel translation
Kellog'u bana ver.
¡ Dame a Kellogg!
O polisler Travis, Kellog'un ordusunun yapmaya çalıştığı şeyi önlemeye çalışırken öldüler.
Esos agentes, Travis, murieron tratando de evitar lo que el ejército de Kellogg está a punto de hacer.
Olasılıklar, eğer onu şimdi durduramazsak, Kellog'un karanlık geleceğini gösteriyor ve 60 yıl içinde durum epey bir kötüleşecek gibi.
Las probabilidades son que estará vinculado al oscuro futuro de Kellogg lo cual, si no lo detenemos ahora, será un lugar muy desagradable en 60 años.
Ben, Travis, Özgürlük, Kellog ve ordusu hepimiz gelecekten geliyoruz.
Yo, Travis, Liber8, Kellogg y su ejército... somos del futuro.
Neden genç ve sağlıklı bir Kellog dururken yaşlı ve hasta bir Kellog'un sana önderlik etmesini isteyesin ki?
¿ por qué tener a un Kellogg viejo y enfermo liderándolos cuando pueden tener a un Kellogg joven y vital?
Umarım Kellog da kendi sözünü tutar.
Esperemos que Kellogg cumpla con su parte del trato.
Grimes, adamlarını hazırla.
Grimes, ten a tu gente preparada. Alguien que encuentre a Kellogg.
- Geri çekil, Kellog.
Atrás, Kellogg. ¿ Qué estás haciendo?
Olabilir, ama Kellog bizi bir daha becersin diye ne seni ne de bu zamandaki bir başkasının hayatını riske atmayacağım.
Puede que así sea, pero no voy a permitirte ni a ti ni a nadie más arriesgar la vida de todos en esta línea de tiempo para que así Kellogg pueda volver a fastidiarnos.
- Kellog, yapma!
¡ Kellogg, no!
Kellog içeri girince o geleceği yok etti.
Kellogg destruyó ese futuro cuando cruzó.
O gelecek Kellog içeri girdiğinde yok oldu ve Yolcu'nun kendi zamanına dönmesine izin verdi.
El futuro que fue destruido en el momento que Kellogg atravesó, permitiendo al Viajero regresar a su propio tiempo.
Kellog kendini öne attı.
Kellogg atravesó.
Kiera, Kellog'un böyle bir şeye kalkışabileceğini tahmin ediyordu.
A Kiera se le pasó por la cabeza que Kellogg intentaría algo así.
Sistemine giriş yapmamıza izin vererek Kellog kendi zaman topunu nasıl programlayacağını öğrenebileceğini sandı ama onun yerine tarihleri nasıl seçeceği hakkında yanlış bilgiler verdik ama o bunun gerçek olduğunu sanıyordu.
Al permitirnos tener acceso a su sistema Kellogg pensó que podría aprender como programar su esfera del tiempo, pero en su lugar simplemente nos permitió alimentarlo con la información errónea con respecto a cómo seleccionar fechas, que al parecer él asumió que fue autentica.
- Burada. - Kellogg.
- Kellogg.
Wilkes, kaplıcada Kellogg'dan nöbeti devral.
Wilkes, vaya a hidroterapia.
Bütün ihtiyacını Kellogs'tan mı sağlıyorsun?
¿ Donde compra su equipo? ¿ En Kellogg's?
Müfettiş Kellogg'a götüreceğiz.
- ¿ Qué? Lo llevamos al Inspector Kellogg.
Kellogg? O sivil değil miydi?
Kellogg... ¿ No solía estar con los encubiertos?
Kellogg, Mc Olain, Delaney gibi adamlar tarafından bir buçuk yıldır sikilen bir kadın gibiyim...
Soy como una puta que ha sido jodido... durante un año y medio por tipos como Kellogg, McClain, Delaney...
Ben Kellogg, McOlain ya da Delaney değilim.
¡ No soy Kellogg, McClain o Delaney!
Neden onlara Delaney ve Kellogg'dan bahsetmedin?
¿ Por qué no les dijiste sobre Delaney y Kellogg?
Kellogg's Mısır Gevreği yarışmasını kazandım.
He ganado una competición de los cereales Kellogg.
Kedi, kral, Kipling, Kuveyt, Kellogg's, büzel kız.
Oh, sí. Khaki, kettle, Kipling, Khomeini, Kellog's Born Flakes.
Marhaba Bay Kellogg. Nasıl yardımcı olabilirim?
Hola, Sr. Kellogg. ¿ Qué necesita?
Bay Kellogg, sizin için yapabileceğim tek şey, bir kaplanı, içinde bikinili bir kadın olan arabaya sokacak başka bir adamımı vermek olabilir.
Lo que puedo hacer es enviarle a otro hombre... que hará que nuestro tigre se siente en un coche con una chica en bikini.
Kellogg-Briand Paktı'na başvurmam lazımdı.
Tuve que hablar del pacto Kellogg-Briand.
Briand'ı hatırlayamadım, aklımda sadece mısır gevreği kaldı. Kellogg Mısır Gevrekleri.
No podía recordar a Briand... solo el nombre del cereal...
Kellogg mu?
- ¿ Kellogg?
"Benim" kitaplarım değil Bay Kellogg.
No hay que pensar que son libros míos.
Soyadını hiç söylemedin.
- Oye, nunca me dijiste tu apellido. - Kellogg.
- Kellogg. - Tıpkı tahıl gibi.
- Igual que el cereal.
- Bay London, ben Clark Kellogg.
Sr. London, yo soy Clark Kellogg.
Ben Chuck Greenwald. Bu da Lloyd Simpson.
Sr. Kellogg, Soy Chuck Greenwald.
Bay Kellogg.
Sr. Kellogg.
Gizli görevliyiz Bay Kellogg.
Somos agentes secretos, Sr. Kellogg.
Toucan Jimmy olarak da bilinen bir Carmine Sabatini tanıyorsunuz.
Sr. Kellogg, creo que conoce a un tal Carmine Sabatini... también conocido como Jimmy el Tucán.
- Bu adamlar zebani, Bay Kellogg.
¡ Esos hombres son monstruos!
- Sadece yemek değil.
No una simple cena, Sr. Kellogg.
Clark Kellogg bu odalardan birinde mi?
Busco a Clark Kellogg. ¿ Está en alguno de estos cuartos?
Clark Kellogg'a bir saniye ihtiyacım var.
Señor, necesito a Clark Kellogg por un segundo.
Clark Kellogg'a ihtiyacın mı var?
¿ Necesita a Clark Kellogg por un segundo?
Kalkın Bay Kellogg!
Levántese, Sr. Kellogg.
- Acele etme. Çok etkilendim.
No hay apuro, Sr. Kellogg.
Yanında kızı Tina ve nişanlısı Clark Kellogg büyük Montana eyaletinden.
Con Carmine está su hermosa hija, Tina... y su prometido, el Sr. Clark Kellogg... del magnífico estado de Montana.
Umarım sensindir, Kellog.
Será mejor que seas tú, Kellogg.
Kiera, Kellog'a güveniyor muyuz?
¿ podemos confiar en Kellogg?
- Kimin emri?
Del Sr. Kellogg.
Kellog seçmesi gereken yolu seçti.
Kellogg tiene su propio camino que debe recorrer.
Clark Kellog.
Clark Kellogg.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]