English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ K ] / Kibarca

Kibarca Çeviri İspanyolca

1,638 parallel translation
Kibarca. Sıçra ve esnet.
Suavemente, balancéate y estira
Kibarca söylemek gerekirse, adi herifin tekiydi.
Creo que el término decente, agente DiNozzo, sería "bastardo".
Bu hiç kibarca değildi.
Eso no es amable.
Onlara kibarca sesi kısın dedim.
Les pido de buen modo que la bajen.
Sonra... Kibarca söylemek gerekirse, uygunsuz teklifte bulundu.
Bueno, para ser educado, digamos que "se me insinuó".
Bir dahaki sefer kibarca ver.
Inténtalo mejor la próxima vez.
Şimdi unutmayasın diye sana tekrar söyleyeceğim. Yavaşça ve kibarca.
Así que se lo repetiré, lentamente, para que no lo olvide.
- Kibarca istedim.
Se lo pregunté amablemente.
- Bunu kibarca nasıl anlatsam -
¿ como diría esto delicadamente?
Sadece alışılmış rekabet ama hepimiz kibarca görevimizi yapıyoruz.
La pelea usual por el territorio, pero jugamos en paz.
Bu çok kibarca Smallville.
Qué sutil, Smallville.
Donna ve Randy'i garajda gördüm, kibarca'İyi günler'dedim durduk yerde bana dalaştı.
Vi a Donna y Randy en la entrada, les dije educadamente, buen día. Y de la nada, empezó a gritarme.
Bunu kibarca nasıl söylesem?
¿ Cómo digo esto amablemente?
Seni dışarıdan kibarca kontrol ediyor, beni düzeltebileceklerini düşünüyorum.
'De vuelta al armario' Tal vez ellos puedan curarme.
O zaman, ben bu yakışıksız teklifimi kibarca geri çekiyorum.
Bueno, en ese caso, humildemente retiro mi propuesta indecente
Bay Kim, başkalarının işlerine karışmak hiç de kibarca değil.
Sr. Kim, no está bien meterse en los negocios de otros.
Bunu sana kibarca söyledim çünkü senden hoşlanıyordum. Ama fikrimi değiştiremem, ve de değiştirmeyeceğim.
Y no lo dije a la ligera porque realmente me gustas pero no puedo y no voy a cambiar mi parecer.
Kibarca sorarız.
Se lo pedimos amablemente.
Kibarca yineleyin.
Haga el favor de reorganizarla.
Kalbimin derinliklerinde herşey yolunda. Kibarca...
Pero en lo profundo de mi corazón se encuentra intacto
Sadece insanlara senin nerelerde olduğunu açıklayacak kibarca bir kurgu.
Sólo una ficción cortés para explicarle a todos donde has estado.
Onsan kibarca kapatmasını istedin mi?
¿ Trataste preguntándole amablemente que la apagara?
Benim de bu akşam bacaklarına giymek için seçtiğin o şey için kibarca yorumum bu olurdu.
Bueno, ese sería mi cometario educado sobre tu elección de medias para esta noche.
Kibarca rica ettim.
Tal vez se lo pedí amablemente.
Ama kibarca rica ederseniz cesedi size verebilirim.
Pero si me lo pide amablemente, tal vez le dé el cuerpo.
Büyümüşler de kibarca kadehten içiyorlar.
Adultos y bebiendo en copa.
O çubuğu kibarca kemirirken şunu düşün.
Aquí tienes algo en qué pensar mientras mordisqueas esa varilla.
Galactica ile kibarca emekliye ayırdılar.
La Galactica era su digno retiro.
Ben Bayan Victor Madsen, ve eğer hastanıza kibarca kocamın küllerinin nerede olduğunu sorarsanız, yeni göğüs ameliyatı için onu rahat bırakacağım.
- Soy la señora de Victor Madsen y si usted amablemente le pidiera a su paciente que me dijera dónde están las cenizas de mi esposo la dejaría con sus nuevos pechos.
Oh, Kitty, tatlı turtam, bunu kibarca nasıl söyleyebilirim bilmiyorum ama hiçbir şeyi yaktığım yok. Biliyorsun, harika bir aşçıyım.
Oh, Kitty, cariño, no sé como decirte esto, delicadamente, pero no intento freír nada.
Tesisi kontrol etmeye gittim, kibarca zorladıktan sonra yönetici senin ve Dr. Black'in hastalara neler yaptığınızı anlattı.
Fui a echarle un vistazo a la instalación. Después de unos empujones gentiles, el director me dijo lo que tú y la doctora Black le hacían a los residentes.
Topu kibarca tutmalısın, şey gibi, dondurma tutar gibi.
Entonces, coge la pelota con modo, Kaitlin, como si fuera un helado.
Arabasının hala bıraktığı yerde olduğunu doğrulamak için kibarca izin isteyin. Eğer rıza gösterirse arabanın içine bir göz atın.
Pregúntenle al juez si no sería tan amable de dejarlos confirmar que el auto todavía está donde lo dejó, y si les permitiría dejarles ver la cajuela.
Evim şu an bir yenilenme çalışması altında. Tamamlanana kadar bir otelde kalmayı çok düşündüm. ama Emiya'yla bunu konuşunca, bana kibarca onun evine gelmemi söyledi.
La verdad es que mi casa está en plenas reformas. que viniese aquí.
Seni kibarca öldüreceğim.
Te mataré de forma que no sientas dolor.
İnsanı kibarca öldüren evrendeki tek psikopatlar.
Los únicos psicópatas del universo que te matan dulcemente.
Ona annelik yapmayı kesmemi benden çok da kibarca istemedi.
Me ha sugerido, no muy sutilmente, que deje de mimarlo.
O da beklemeye meyilli olmayacak, o yüzden kibarca sorman gerekecek.
Y si no lo ves con ánimos de esperar, entonces deberás pedírselo amablemente.
Lütfen gidip ondan kibarca beklemesini rica eder misin?
¿ Podrías ir por favor y pedirle amablemente que espere?
Kibarca.
Amablemente.
O yüzden rica ediyorum... kibarca.
Así que lo estoy pidiendo... cordialmente.
Ama önemsiz bir tanidik olsam, kibarca gülümser ve bir sey yokmus gibi davranirdim.
Mientras que siendo un mero conocido, sonreiría educadamente y pretendería que no está ahí.
Bay Frobisher, haklarına yapılan bu tecavüze ve mahremiyetinin çiğnenmesine karşı duygularını çok kibarca ifade ediyor.
El Sr. Frobisher es demasiado educado para expresar lo ofendido que está por esta intrusión en su vida y privacidad.
Don Sykes bize kibarca soygunun arkasındaki adamın adını teklif etti.
Don Sykes gentilmente nos dio el nombre del pez grande en este robo
Bu pek kibarca değildi.
Eso no fue muy amable que digamos.
Kibarca sordun diye veriyorum.
Sólo porque lo pediste amablemente.
Raja'nın bu konuda konuşmasını kibarca durdurmanın hiçbir yolu yoktu.
Mientras tanto, no había una manera educada de conseguir que Raja se calmara con toda la plática sobre Dios.
Plan yapmış mıydık? Tatlım, konuşmayı bölmek, kibarca bir davranış değil.
Preciosa, interrumpir es de mala educación.
Şimdiye kadar, herşey nispeten kibarca gidiyordu.
Hasta el momento, ha sido un asunto bastante moderado.
Eminim ki Sam'den kibarca istersen arada bir seni de arabasıyla gezdirecektir.
Estoy segura que si se lo pides a Sam de buena forma estaría feliz de llevarte a pasear.
Kibarca benim yanımda duruyor.
Pero tu honestidad y ternura aún están conmigo

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]