Kin Çeviri İspanyolca
1,738 parallel translation
Çoğu para için yapar. bazısı kin duyduğu için.
La mayoría lo hacen por dinero, algunos lo hacen por rencor.
Sana karşı kin tutmadı mı?
¿ Ella no te acusó?
Lütfen bana karşı kin gütmeyin.
Por favor no sintáis resentimiento hacia mí.
Kin dolu. Sadakaya muhtaç olmaktan iyidir.
- Es mejor que ser un caso de caridad.
Öfkenin esiri olmaz, kin tutmaz.
se alegra con la verdad. Todo lo excusa, todo lo cree.
Geleceğime mektuplar yazdım, mektuplarımda dedim ki asla babamı unutma ve ona her zaman büyük bir kin besle.
Escribí... cartas para mi yo futuro recordándome que nunca perdonara a mi padre, y guardarle siempre rencor.
- Hadi ama. Kin gütme.
No seas tan resentida.
Size kin besleyen birisi olabilir mi?
Alguien más que usted sepa que podría guardarle rencor?
Kimse ona kin gütmezdi ki.
Nadie estaba furioso con él.
Diğer Wraithler onunla hiçbir şey yapmak istemediler, yani o zamandan beri biraz kin tutuyor.
Los otros Espectros no quisieron tener nada que ver con él así que ha tenido la delicadeza de guardar un poco de rencor desde entonces.
Bütün arkadaşları arasında yalnız o kin duygusuyla yapmadı Sezar'a yaptığını.
"Todos los conspiradores, excepto él," "cometieron el acto por resentimento a la grandeza de César."
Frankie sen kin tutmanla tanınırsın.
Frankie, usted ha sabido como guardar rencor.
Pekâlâ, Bay Lar kin buradaki evin ve bu yedi dönümün sahibi.
Ahora, el Sr. Lar. Un pariente posee esta casa de aquí, y estos siete acres.
Özellikle ona kin besleyen kimse var mı burada?
¿ Alguien aquí en particular que le guarde algún rencor?
Hatırlarsan, banka kurumuna birazcık özel bir kin besliyorum.
Bueno, si recuerdas, aún guardo algo de rencor... contra esta institución bancaria en particular. ¿ Por qué?
Yoluna devam etmesini sağlayan tek şey, kardeşine karşı beslediği kin.
Todo lo que la mantiene adelante es el odio hacia su hermana.
Kin Sensei tarzımı cilaladı ve daha da tutku bağladı.
El maestro Kin pulió mi estilo y le añadió más pasión.
Kadının kin tuttuğu duyuldu.
Escuché que le guarda rencor. ¿ Cuál es el problema? No está en su archivo?
Ama anlamalısın ki bu kin.. yalnızlık tuğlalarını tutan bu harç yabancılaştırma ve çaresizlik duvarıyla birliktedir.
Pero lo que necesitas entender es que el resentimiento es la mezcla que une los ladrillos de la soledad. en una pared de alienación y desesperación.
Belki annenizin biriyle sorunu vardı. Kin, belki bir tartışma.
Tal vez alguien que tenía un problema con su madre, rencor, tal vez un discusión.
Lumpkin, Lumpkin ve Rosenthal İş Ortakları'ndaki herkesle, ve bir Asya ya da Pasifik adalı olan Cho Lum Kin ile...
Todos en la Lumpkin, Lumpkin Rose Falls Asociados. Un asiático en una isla del pacífico llamado Choe Lumpkin...
Kin mi!
- Resentimientos!
Kin, hâlâ ödevlerini bitirmedin mi? Annen geldi.
- ¿ Pequeño Kin, terminaste tu tarea?
Rezian'ın ölmesiyle, belki de bana kin güdecek Ermeni kalmaz.
Con Rezian muerto... Tal vez sea el único armenio que sepa algo sobre lo del robo.
Şey, emin değilim ama bu galakside serbest hissetmelerini sağlayacak tek planlarını mahvettik. Kin besleyebilirler.
Bueno, no estoy seguro pero arruinamos el plan que tenían para sentirse libres en esta galaxia.
Laura'ya karşı bir tür kin mi duyuyordun?
Tenía algun tipo de rencor contra Laura?
- Karnow kin tutacak biri miydi?
Karnow es del tipo de guardar rencor?
Kin tutarlar.
Guardan rencor.
Kin şehvete.
La repulsión a lujuria.
Ben gittikten sonra, kocama kin gütmeyeceksin.
Cuando me vaya, no debes tratar mal a mi esposo.
Şüphe, kin... bu saçmalıklar moral bozar, bütünlüğü bitirir.
Sospecha, resentimiento... este tipo de mierda nos come la moral, rompe el esquema.
Kimseye kin gütmediğimi göstermenin bundan iyi yolu mu olur? Ayrıca bu yolda ilerlerken benimle birlikte- -
¿ Qué mejor manera de demostrar que no guardo ninguna rencilla y que soy alguien ávido por lograr acuerdos con mis oponentes...
Ne düşünürsen düşün, Bayan Lyons, sana karşı kin beslemiyorum. Ve umarım beni suçlarken göstermiş olduğun kararlılığı Patrick'le görevinde de sürdürürsün.
A pesar de lo que piense, Srta. Lyons, no tengo mala voluntad contra usted, y espero que desempeñe sus deberes con Patrick con la misma... determinación con la que me procesó.
Evet, Lois kin tutmakta ustadır.
Sí, Lois se gana las medallas de celebración de rencores.
Çok fazla kin tutuyorsun, Chloe.
Sigue manteniendo ese rencor, Chloe.
Kim bu kadar kin tutar ki?
¿ Quién es rencoroso tanto tiempo?
Savaş gemisi Kin Dış Halkadaki bir Klon Sıhhiye üssüne saldırmak üzereyken,
Anted de que nuestra nave Malevolence pudiera destruir una base médica en el Borde Exterior
Jedi'lar Kin'i amansız bir şekilde takip etmekteler.
Todos los Jedi persiguien sin descanso a la Malevolence
Kin'in içinden bir sinyal alıyoruz.
Estamos recibiendo una transmisión de dentro de la Malevolence.
General, Kin'i buluşma noktasında bekliyoruz.
General, esperamos la Malevolence en el punto de reunión
Mang-mang kin ren?
¿ "Mang-mang kin ren"?
Bağnaz, açgözlü veya kin dolu olarak dünyaya gelmediniz.
No naciste con intolerancia, y avaricia, y corrupción, y odio.
Elbette eğer dört yüz yıl boyunca birine kin duyarsanız, bunları siz de yapabilirsiniz.
Por supuesto, si alguien te guarda rencor durante 400 años, tú también podrías sufrir.
Ra Im, kin tutan biri olmamalısın. Çünkü sinirini sürekli belli ediyorsun, değil mi?
Ra Im, puesto que siempre dejas que se vea tu enojo, tú probablemente no eres resentida, ¿ verdad?
Bir insan nasıl kin tutmaz?
¿ qué tipo de persona no se resiente?
Ayrıca, babam kin tutmaz.
Además, mi padre no le guarda rencor.
Little Winky kin dolu bir Yahudi düşmanıdır.
"Pequeño Winky" es un virulento antisemita.
Topun yerini, bir kez daha kesik baş alınca bastırılmış öfke ve kin ortaya çıkar.
Cuándo los hermanos deciden que el juego vuelve a ser guerra, y entonces desaparecen Ias pelotas y regresan las cabezas degolladas para saciar la rabia y el rencor acumulados.
Nasıl anlaşılır, kim kimden alır kin tutmanın incelikleri.
Cómo conseguirla, de quién vengarse el fino arte de mantener un rencor.
Kin dolu bir kalbin var.
- Debes tener odio en tu corazón.
Sana kin güden biri olabilir.
Alguien te ha maldecido.