English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ K ] / Kâfir

Kâfir Çeviri İspanyolca

221 parallel translation
Kâfir!
¡ Un infiel!
Bâkire bir kâfir mi?
¿ Es una hereje?
O bir büyücü, kâfir! Bir putperest!
¡ Es una bruja, una hereje una idólatra!
İtaatsizlikte bulunursan, kâfir sayılırsın.
¡ Si no obedecéis sois una hereje!
Kendisi bir cadı, bir kâfir, bölücü. Hatta Kral'ının kendisi bile bir kâfir.
La única forma de conseguirlo, es obligándola a abjurar y, a declarar que su testimonio sobre las voces era falso.
- Kâfir... - Tanrı seni korusun.
- Eres una hereje reincidente,
En kötüsü de, ölümünüzün kâfir olarak gerçekleşmesi için size yardım etmek.
Y peor aún, ayudarle con su fin impío.
Bu kâfir adam şüphesiz suçludur.
iEse hombre infernal es indudablemente culpable!
Kâfir mi? Belki de ama kilisemizin hiç bu kadar mumu olmamış ve bu kadar yardım toplamamıştı.
Infernal, tal vez... pero la iglesia no había tenido nunca, ni tantas velas ni tantas limosnas como ahora.
Büyücü, kâfir ve asisiniz.
Por brujos, por blasfemos y por herejes.
Kâfir Yahudi ölmek üzere.
El judío blasfemo se encuentra agonizante.
- Kâfir! Kâfirin dik alâsı!
Infernal, verdaderamente infernal.
Kâfir!
¡ Blasfemo!
Kutsal yazıya saygısızlık ediyorsun kâfir!
Ud. profana las Sagradas Escrituras.
O hâlde Tanrı'nın kendisi de kâfir.
Entonces, Dios es profano.
Dertlere düşerler inşallah! Hınzır kâfir, geber!
Les deseo lo mismo.
Kâfir olduğunu ve batıl inanç adı altında binlerce insanı yaktığını söyleyen bilgiyi ve algıyı engelleyenler bunun kurtuluşun tek yolu olduğu yalanını söyleyerek bu işten hoşnut olmazlar.
Eso no gustará a aquellos que impiden el paso al conocimiento, que te llaman hereje y te queman por miles, por superstición, por tu, digámoslo así, salud.
Biraz kâfir.
Nada de blasfemias.
Savonarola kâfir olarak yargılandı ve mahkum edildi.
Savonarola fue juzgado y condenado como hereje.
Ne istiyorsun, kâfir?
¿ Qué es lo que quiere, profano?
- Evet, ama... "Ne istiyorsun, kâfir?".
- Sí, pero... "¿ Qué es que quiere, profano?".
- Otur şuraya, değersiz kâfir.
- Tome asiento, indigno profano.
Kâfir, masonluğun katı kurallarını iyice düşünüp, anladın mı?
¿ Profano, ha considerado y comprendido las duras leyes de la Masonería?
Seni ne tür korkunç bir testin beklediğini biliyor musun, kâfir?
¿ Eres consciente de las terribles pruebas que te esperan, Profano?
Saygıdeğer otuz üç, kâfir ateş testini geçti.
Venerable treinta y tres, el Profano ha superado brillantemente la prueba de fuego.
Kâfir kılıç testini geçti.
El Profano ha pasado brillantemente la prueba de la espada.
Sen kâfir, Yüce Incognito ve kardeşlerin uğruna masonluk için ölmeye hazır mısın?
Oh Profano, ¿ estás dispuesto a morir por la Masonería, por tus hermanos, por lo Gran Desconocido?
Kâfir ölüm testini geçti.
El Profano ha superado brillantemente la prueba de la muerte.
- Sen, muhteşem, kâfir bir hayvansın.
- Eres una gran bestia pagana.
Ve, "muhteşem kâfir hayvan" ibaresi aklından hiç çıkmadı.
Y la frase "gran bestia pagana" resuena en tu mente.
Kâfir!
¡ Infieles!
Kâfir mi?
¿ Infieles?
Başpiskopos geçinen bok suratlı bir kâfir.
Arzobispo profano de mierda.
Seni Kudüs'e süreceğim, kâfir Sarazen!
Te voy expulsar de Jerusalén, su moro infiel.
Ve ateşli bir şekilde kâfir olduğu şüphesiyle suçlandı çünkü yaptığı bilim, zamanının egemen kültürüyle çelişiyordu.
Fue condenado por sospecha de herejía, pues su ciencia contradecía la creencia cultural de su tiempo.
Kâfir, yüce Garokk'un işini bozmaya çalışma.
Infiel, no intentes impedir la voluntad del todopoderoso Garokk.
Kâfir, ölüm saçan evladını sağlığına kavuştur.
- Ven. Restablece a la más impía de tus criaturas asesinas.
Evet Dr. Xavier,... sizce ben kâfir miyim yoksa bir deli miyim?
Dr. Xavier, ¿ cree que soy un hereje, o sólo que estoy loco?
- Kâfir!
- ¡ Hereje!
O bir kâfir.
Es una hereje.
Gayrımeşru ve kâfir fahişe. - Tahtta oturuyor.
La ilegítima y hereje meretriz que ahora ostenta la corona.
Kâfir.
Blasfemo...
Kâfir!
Blasfemo!
Kendini adam mı zannediyorsun, seni punkçu, madde manyağı, kâfir kaltak?
- ¡ Genial! ¿ Te crees muy listo, pandillero drogadicto hijo de puta?
Kâfir! Kızıl!
¡ Ateo, rojo!
Yüce konsey, kâfir mahkum edilmeden önce bir itiraf duymak istiyor.
El Gran Concejo en su sabiduría desea obtener una confesión antes de que el hereje sea condenado. Lo siento.
- Bajor'u güçlendirmek istiyorlar. Kâfir.
- Quieren que Bajor sea fuerte.
Öldür, tanrıyım diyor... Bir kâfir o...
Es inofensivo, ¿ por qué os molesta tanto?
Kâfir!
¡ Especie de Anticristo!
Yaşlı kâfir de öyle.
Ese viejo herético también es bueno a su manera.
Kâfir!
¡ Ateo!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]