English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ L ] / Long island

Long island Çeviri İspanyolca

951 parallel translation
Haka Arakau, Long Island sosyetesinin şükranlarını sundukları Birmanyalı fildişi kralı.
Haka Arakau, un rey birmano del marfil a quien la gente distinguida de Long Island está rindiendo homenaje.
Hank, Long Island'ın aşağısında sevimli küçük bir ev bulduk.
Hank, encontramos la casa más linda que hay en Long Island.
Varlıklı sanat hamisi Roscoe W. Chandler bu partide Beaugard'ın meşhur "Avdan Sonra" tablosunu sergileyecek.
Roscoe W. Chandler, Acaudalado Benefactor de las Artes exhibirá la Famosa Pintura "Después de la Cacería" en la fiesta La mansión Rittenhouse un punto de interés en long island
Eskiden ara sıra Long Island'da ekstra işler yapıyordum.
Solía trabajar como extra en Long Island.
KADIN, KOCASINI VARİSLE YAKALADI.
EN LA residencia DE LOS ALLENBURY EN LONG Island
"Sunnyside, Long Island yakınlarında güzel bir yazlık evde yaşıyor."
Sunnyside, en Long Island ".
"Long Island santrali 15 numarayı arayın" diyen bir mesaj.
Otra vez : "Llame a la operadora número 15 de Long Island".
Özür dilerim ama Long Island'dan acil bir telefon var.
Lo siento, otra vez llama Long Island e insisten en interrumpir.
Konuşabilirsiniz Long Island.
Adelante, Long Island.
Sakıncası yoksa ben ajansı daha sonra arayayım.
Tenemos que ir a Long Island, así que llamaré luego a la agencia.
LONG ISLAND GİZEMİNDEKİ İKİNCİ CİNAYET
SEGUNDO ASESINATO EN EL MISTERIO DE LONG ISLAND
Hepsi de Phil'in şu cinayet olayına karıştığını düşünerek yanılıyorlar.
Y se equivocan si creen que Phil tuvo algo que ver con lo de Long Island.
Long Island'da bir ev tuttu.
Va a vivir a Long Island.
Sen Long Island'daydın.
Usted estaba en Long Island.
Olay gecesi, Church gelip iki buçuk saat kadar kaldı. Bu sırada da MacFay, Long Island'da öldürüldü.
Hace dos noches, vino Church y estuvo dos horas y media, justo cuando mataron a MacFay en Long Island.
Long Island'da ne yapıyorsunuz?
¿ Qué hace en Long Island?
Vermont ve Long Island.
Vermont y Long Island.
Long İsland Avcılık ve Atçılık Kulübü At Gösterisi
Club de caza y equitación de Long Island SALTOS DE CABALLOS
Mineola, Long Island'da yaşıyor.
Vive en Mineola, Long Island.
Peşimizdekileri ekebilmek için Long Island'dan dolaştık.
Por Jamaica y Long Island para perderlos.
Umarım yine Long Island'daki annesini ziyarete gitmiyordur. - Hiç sanmıyorum.
Espero que no vaya a visitar a su madre en Long Island.
Long Island'daki kız kardeşinin yanına mı?
¿ Adónde vas? - ¿ A visitar a tu hermana en Long Island?
Long Island, Boundbrook'ta bir sirkte.
Está en Boundbrook, Long Island, en un circo.
Globe taksisiyle Long Island'taki sirke gidiyor.
Va en un taxide Globe, posiblemente en dirección al circo de Long Island.
- Long Island'bir yer aldım daha yeni.
Me he comprado una casa en Long Island.
Mark McPherson - Long Island'taki şu Babylon kuşatması.
¿ Mark McPherson? El asedio de Babylon, Long Island.
BAY VE BAYAN HARRY FOX FREEPORT, L.I.
HARRY FOX Y ESPOSA FREEPORT, LONG ISLAND
- Long Island'da birkaç arkadaşı var.
Tiene amigos en Long Island.
Ayrıca onun, Long Island'daki arkadaşlarında kalmadığını da biliyorum.
También sé que no está visitando a unos amigos en Long Island.
Merhaba, ben Ray, ve eşim Debra ile beraber Long Island'da yaşıyoruz.
Hola, soy Ray. Vivo aquí en Long Island, con mi esposa Debra.
Bir yarış varmış... Ve Long Island'dan 13 yaşında bir kız... Yarışmaya katılmış...
Hay una carrera y hay una chica de trece años de Long Island que va a estar compitiendo.
Bir gün Long Island'da bir yerim olsun isterim.
Algún día me gustaría vivir en la isla.
Long Island Şehir Bölgesi.
Comisaría de Long Island.
Vassar'dan mı, Smith'ten mi ya da Long Island'tan mı geliyorum bilemezdin.
No sabrías si soy de Vassar, Smith o Long Island.
Long Island'ta kocaman bir malikanede yaşıyor. Denize bakan.
Tiene una mansión en Long Island.
Long Island'daki çukurumu seçtim.
He escogido una tumba en Long Island.
İki tane de Long Island'a.
Hay dos en Long Island.
Bir zamanlar..... Long Island'ın Kuzey Sahilinde, New York'tan 30 mil uzakta..... büyük bir malikanede küçük bir kız oturuyordu.
Érase una vez, en la costa norte de Long Island, a unos 50 Km. de Nueva York, vivía una joven en una grandiosa mansión.
Larrabee'lerin arasında yaşam güzel bir şeydi. Long Island'da Cennet'e bu kadar yaklaşılabilirdi ancak.
La vida en casa de los Larrabee era agradable, era lo más parecido al paraíso en medio de Long Island.
Long lsland'daki en iyi ahçıydı annen.
Era la mejor cocinera de Long Island.
Long lsland trenine binerim..... sen de beni 4 : 15'te istasyonda karşılarsın.
Tomaré el tren de Long Island y podremos vernos en la estación a las 4. : 15.
Hayır, Long lsland'da değilim.
No, no estoy en Long Island.
Sonra da zengin talibiyle evlendi ve adamın Long Island'daki malikanesinde lüks bir hayat yaşamaya başladık.
De repente, Iris se casó con su rico pretendiente, y todos empezamos a vivir a lo grande en su finca de Long Island.
Long lsland Cezaevinde.
En La cárcel de Long Island.
Long Island, cahil.
Long Island, ignorante.
Great Neck, Long Island arıyor.
Llaman desde Great Neck, Long Island.
Seramızdan uçakla orkide göndermelerini istedim ama sisten uçamadılar.
Quería que trajeran orquídeas en avión, pero había niebla en Long Island.
Sis nihayet kalkmış, çiçekleri bu sabah uçakla getirdiler.
La niebla de Long Island se levantó y las mandaron por avión esta mañana.
ALLENBURY'LERİN LONG İSLAND'DAKİ EVİNDE
ESPOSA SORPRENDE A HEREDERA Y marido
Long Island'a gitmeliyiz.
Sí.
LONG ISLAND CİNAYETİNİN GİZEMİ ARTIYOR
AUMENTA EL MISTERIO

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]