Maru Çeviri İspanyolca
342 parallel translation
İşte : " Mohawa Maroo ile San Francisco'ya doğru denize açılan Bay Gary Willis ile alımlı eşi...
Aquí... "Navegando hacia San Francisco a bordo del Mahoya Maru el Sr. Gary Willis y su atractiva esposa de..."
Güney Denizi Vapur Şirketi'ne ait 7.500 tonluk yük gemisi "Eiko-maru" nun 13 Ağustos saat 19 : 05'te kaybolduğu bildirildi.
Compañía Nakai Buque "Eiko-maru" un carguero de 7500 toneladas, se reportó perdido... un Agosto 13 a las 19 : 05 horas.
Pekâlâ, "Bingo-maru" bölgeye yaklaşıyor.
En estos momentos el "Bingo-maru" se está aproximando al área.
Elbette. "Eko-maru" ile "Bingo-maru" her ikisi de Güney Denizi Vapur Şirketi'nin.
El "Eiko-maru" y el "Bingo-maru" pertenecen a la Compañía Nakai.
Eiko-maru "mu? yoksa" Bingo-maru " mu?
¿ El "Eiko-maru" o el "Bingo-maru"?
Burası Kobayashi Maru, Altair VI'nın 19 dönem dışındayız.
Aquí Kobayashi Maru, 19 períodos fuera de Altair Seis.
Kobayashi Maru verileri.
Información sobre Kobayashi Maru.
Kobayashi Maru senaryosu sık sık öğrenci ve malzeme kaybına neden oluyor.
La situación de la Kobayashi Maru a menudo causa estragos..... entre los estudiantes y el equipo.
Kobayashi Maru'daki performansından rahatsızsın.
Le preocupa su actuación en la Kobayashi Maru.
- Kobayashi Maru.
- En la Kobayashi Maru.
Kobayashi Maru testine girmedim.
la prueba Kobayashi Maru.
Maru-obimi bırakmalı mıyım?
¿ Desisto de llevar el maru-obi?
Tüm Maru-obiler gıcırdıyorlar.
Todos los míos chirrían.
Kobayashi Maru vaat edilmiş topraklara yelken açtı. Onaylayın.
El Koyabashi Maru ha partido rumbo a la tierra prometida.
Bir gün, bir gece. Kobayashi Maru.
Un día, una noche... y Kobyashi Maru.
Futatsu-iwa Danzaburo'yu arıyordu. Durumu annesini arayan efsanevi Zushio Maru'ya benziyordu.
Al igual que un huérfano que recorre miles de millas para encontrar a su madre, él vagaba por los campos y por las montañas de Sado
Dün Piper Maru adlı bir Fransız kurtarma gemisi,... Kuzey Pasifik'ten gelip San Diego'daki limana girdi.
Un barco de salvamento francés, el Piper Maru, llegó ayer al puerto de San Diego desde el Pacífico Norte.
Piper Maru'da mı?
- ¿ El Piper Maru?
-... ve Piper Maru'nun ne aradığını buldum.
Lo que el Piper Maru estaba buscando. - ¿ Qué?
Kobayashi Maru.
"Kobayashi Maru".
Maru canım...
Maru... mi querida...
Andromeda, Maru veritabanına giriş yapmak istiyorum.
Andromeda, quiero acceder a la base de datos de la Maru.
Beka ve Tyr Eureka Maru ile aşağıya geliyorlar.
Beka y Tyr están en camino en la Eureka Maru.
Eureka Maru, iniş izni verildi.
Eureka Maru, estás libre para aterizar.
300 yıl sonra, Kurtarıcı gemi "Eureka Maru" ve kaptanı Beka Valentine,
Trescientos años después, la nave de rescate "Eureka Maru", al mando de la Capitán Beka Valentine, ubicó la Andrómeda, en la orilla del agujero negro.
Maru'da kalmalıydı.
Debería haberla dejado en la Maru.
Maru'nun rotasıyla eşleştirdim ama sistem içinde değil.
Igualamos el curso de la Maru, pero no está en el sistema.
Beka'nın Eureka Maru'nun kahve makinesini onarmayı denediğim her seferinde YÇ jenaratörünü kısa devre yaptırdığım zaman bunu söylediğini biliyor muydun?
¿ Beka te ha contado alguna vez la vez que trate de arreglar la cafetera de Eureka Maru y corté el generador de gravedad artificial?
Maru veritabanının nezaketi, Witchhead Savaşı'nın tam tarihi.
Una completa historia de la batalla de Cabeza de Bruja cortesía de la base de datos de la Maru. En fin, resumiendo.
Ben Maru'nun tarihi kayıtları kontrol ettim.
Revisé los registros históricos de la Maru.
Dylan, Maru'nun kayıtlarının araştırmasını bitirdim.
Dylan, terminé de revisar los registros de la Maru.
Tamam, pekala, teorik olarak konuşuyorum, sen Maru'dasın, çünkü burada dikkat çekmeyeceğini düşünüyorsun. ya da Nietzschean'lara gitmek üzeresin. ve Dylan'ın onları öldürmeyi deneyeceği konusunda onları uyarırsın.
Hablando teóricamente, estás aquí en la Maru porque estás debatiendo si ir o no con los Nietzscheanos y advertirles que Dylan quizás intente matarlos.
Eğer Nietzschean filosuna Maru ile yaklaşırsan, Sen sadece ateşi üzerine çekeceksin.
Y si te acercas a la flota Nietzscheana con la Maru, sólo atraerás fuego.
Sarah bizi kara delikten çıkaramazdı. Ama her ne yaptıysa Bizi, Eureka Maru'nun, 300 yıl önce başarılı olabilmesi için gereken yörüngeye kaydırdı.
Sarah pudo no haber podido sacarnos del agujero negro, pero lo que sea que hizo cambió suficiente nuestra orbita para que el Eureka Maru termine el trabajo 300 años despues.
- Onu son kez aldığımda Maru'daydım.
- Lo tomé la íltima vez que estuve en la Maru.
- Rafe Valentine Eureka Maru.
- Rafe Valentine se está llevando el Eureka Maru.
- O Maru çalıyor.
- Se está robando la Maru.
Eureka Maru kontrol et. okurmusun?
Control de tierra, este es el Eureka Maru. ¿ Me escuchan?
Maru dışarı.
Maru fuera.
Ben Maru'yu hazırlayacağım.
Lo alcanzaré en la Maru.
- Biraz kredi ver sen dümende kal Eureka Marunun, iki şık dakika içinde...
- Dame algo de credito... estás en la cubierta del Eureka Maru, a dos minutos luz lejos de mi caída...
Adamlarıma veririm emri şifreyle yaz, Andromeda'nın fiatı yükselir, ve ikimiz maru'da sıçrarız and Ve sonra zaman içinde her ikiside Siz ne dersiniz?
Dí a mis chicos los codigos de comando, Andromeda hace boom,... y ambos saltamos al Maru y seremos felices para siempre ambos dos qué dices?
Eureka Maru limanına yanaş ve sağlam olarak.
El Eureka Maru está seguro en el embarcadero.
Harper kendini Maru'ya kilitledi.
... Harper se ha encerrado en la Maru.
Bilmiyorum. Babamın borcunu halledeceğim, Maru'yu onaracağım,
Me imagino que pagar las deudas de mi padre, arreglar la Maru, pagar el préstamo que tomé para hacer este trabajo.
Maru ile kargo taşırken?
¿ De vuelta en la Maru llevando carga?
Maru'yu almayı düşünüyorsan, benim iznim olmadan kalkamazsın.
Si estás pensando en irte en la Maru, no despegará sin mi autorización.
Onu Maru'ya getirin.
Llévenlo a la Maru.
Çünkü bunu yaptığında, Maru aynı Yılbaşı ağacı gibi parlayacak.
Porque cuando lo hagas, iluminaré a la Maru como un árbol de navidad.
Maru'yu Andromeda'ya benzetemezsin.
No puedes hacer que la Maru parezca la Andrómeda.
Maru'yu hazırlayın.
Saca la Maru.