Mathilde Çeviri İspanyolca
283 parallel translation
- Mathilde!
- ¡ Mathilde!
O zaman kuzenlerim Helena, Elisabeth ve Mathilda'yı tanıyorsun.
¡ Entonces usted conoce a mis primas las Princesas Helena, Elisabeth, Mathilde...
Haydi, Mathilde'ye git.
Venga, ve a Mathilde. Recibe el balón, Marina.
Rahibe Mathilde nerede?
¿ Dónde está la Madre Mathilde?
Rahibe Mathilde'de olduğumuz için çok şanslıyız.
Somos afortunadas con la Madre Mathilde.
" Büyük Mathilde Ana'nın elinden tutmuş rahibe evine geri dönüyor...
" Cójanse las manos con Mama Mathilde en su regreso a la Casa de la Hna....
- Günaydın Mathilde Ana.
- Buenos días, Mama Mathilde.
Rahibe Mathilde'den ameliyata giren hemşirelerin... sabah gelirken bir şeyler yemelerine izin vermesini istiyorum ama vermiyor.
Le pedí a la Madre Mathilde que dejara a la hna. en operación... - Así que si se me desmaya- -
Rahibe Mathilde'ye bunu sordun mu?
¿ Le has preguntado a Mama Mathilde sobre esto?
Mathilde Ana ve Rahibe Aurelie bana yardım ettiler.
La Madre Mathilde y la Hna. Aurelie me asistieron.
Mother Mathilde önümüzdeki ay Bush Station'a... bir bot gezisine çıkacak.
La Madre Mathilde hará un viaje río arriba el próximo mes para visitar las estaciones de los montes.
- Rahibe Mathilde'ye söylemem gerek.
- Tendré que decirle a la Madre Mathilde.
İsmi Felix, Rahibe Mathilde sizin olabileceğini söyledi.
Se llama Felix y la Madre Mathilde dijo que puede tenerlo.
- Evet, Rahibe Mathilde bahsetmedi mi?
- Sí. ¿ No le ha dicho la Hna. Mathilde?
Yirmi senedir bu Kafe'ye gelirim... Mathilde!
Llevo veinte años viniendo a este café.
Mathilde, biraz önce gördünüz, komşu çiftçinin kızı.
Matilde ya la ha visto. Es la hija de un granjero vecino.
- Sabine ve Mathilde'nin odası.
La habitación de Sabine y de Matilde.
Mathilde ve Charlotte.
Son dos : Mathilde y Charlotte.
Mathilde, sana bir hediyem var.
Matilde, te he traído un regalo.
Merhaba, Mathilde.
- Hola, Srta. Mathilde.
Bunlar Mathilde, Charlotte, ve Belle de Jour.
Le presento a Mathilde, Charlotte y Belle de Jour.
Mathilde'ye yeni bir telsiz götürdü.
Para entregar una nueva radio a Mathilde.
Acaba dedim kendi kendime, daha yeni tanıştığım şu Matilde... bana daha yakın mıdır senden ; hep sevdiğim yine de seveceğim ama anılardan başka hiçbir ortak yanımız olmayan kardeşimden.
Me estaba preguntando si Mathilde, a quien sólo conozco un poco... no estaba más próxima a mí, que mi hermano, al que quiero tanto, pero con el que comparto tan pocas cosas.
Felix tutuklandıktan sonra Mathilde, benim yokluğumda Lyon'a taşınmıştı.
Mathilde se trasladó de Paris a Lyon, durante mi ausencia.
Bison, Masque, Jean-Francois ve Mathilde operasyonun güvenliğini sağlıyordu.
El Bisonte, La Máscara, Jean-François y Mathilde, se encargaban de la seguridad.
Mathilde, Felix'i kurtarmak isterim ama böylesi tehlikeli bir görev için muharebe ekibi oluşturamam.
Mathilde, deseo rescatar a Félix. Pero no a cualquier precio. No puedo sacrificar a nadie.
Bay Gerbier bende ne Masque'ın cesareti... ne Bison'un kuvveti ne de Mathilde'in atılganlığı var.
Sr. Gerbier yo no tengo el valor de La Máscara, ni la fuerza de El Bisonte. Ni la destreza de Mathilde.
Ama şuna eminim ki Mathilde ve yoldaşlarım bunu başaracaklardır.
Pero estoy seguro de que Mathilde y mis camaradas tendrán éxito.
Biliyorum, Madam Mathilde.
Lo sé, Sra. Mathilde.
Senin için de aynı durum geçerli.
Pero Mathilde, ¿ por qué usted y no yo?
Mathilde, Bison ve Masque burada.
Mathilde, El Bisonte y La Máscara, están aquí.
Bunun için Mathilde'ye teşekkür et.
Mathilde lo ha hecho.
Ne Mathilde'yi, ne de başka birini görmedim.
No he visto a Mathilde ni a nadie.
Mathilde yakalandıktan sonra.
Después de la detención de Mathilde.
Mathilde ayın 27'sinde yakalandı.
Mathilde fue arrestada el día 27.
Mathilde'nin tek hatası.
Ése ha sido su único error.
Mathilde bize bir SOS gönderdi. Ona iki seçenek sunmuşlar : Ya şebekemizde bildiği tüm ajanların adlarını verecek ya da kızı Polonya'ya gönderilecek.
Mathilde nos envió un S.O.S. Los alemanes le dieron a elegir... o dice todo lo que ella sabe sobre la organización, o enviarán a su hija a Polonia, a un burdel para soldados.
Gestapo kız sayesinde ondan her şeyi öğreneceğine emin.
Mathilde nunca entregará a su hija a la Gestapo.
Mathilde'den haber var mı?
¿ Alguna noticia de Mathilde?
Dün sabah serbest bırakılmış.
Mathilde salió ayer por la mañana.
Ne pahasına olursa olsun, Mathilde ortadan kaldırılacak.
Mathilde debe ser liquidada con urgencia.
Bayan Mathilde'nin kılına bile dokunmam.
Nunca lastimaré a la Sra. Mathilde.
Ama Madam Mathilde olmaz!
¡ Pero a la Sra. Mathilde, nunca!
Sen atış poligonunda deli gibi koşarken gelip sis bombalarıyla hayatını kurtaran oydu.
Pudo correr como un campeón... pero habría muerto en el túnel, si no fuera por la Sra. Mathilde.
Mathilde muhteşem bir kadın...
Mathilde es una mujer extraordinaria.
Onu öldüreceğiz çünkü bunun için bize yalvarıyor.
Mataremos a Mathilde, porque ella nos lo ha pedido.
Sadece kızını kurtarmak isteseydi birkaç isim vermesi yeterli olurdu.
Si Mathilde deseara solamente salvar a su hija, solo tendría que dar nombres y direcciones, Ud. ya conoce su memoria.
Onun yerine, sürekli yer değiştirdiğimizi ve bizimle bağlantı kurması gerektiğini söyleyerek kendini serbest bıraktırıyor.
En lugar de esto, Mathilde les dijo que cambiamos de dirección cada día, y que ella debería contactar con alguien... cualquiera... Por tanto ellos la dejarán libre.
Mathilde'den daha yürekli, daha iyi olduğunu mu sanıyorsun?
¿ Usted piensa que es más valiente o mejor que Mathilde?
Beni görmek isteyeceğine eminim.
Estoy seguro que a Mathilde, le gustaría verme.
Mathilde hakkında söylediklerine emin misin?
¿ Está seguro de todo lo que ha dicho?