Matteo Çeviri İspanyolca
211 parallel translation
Yanlış söyleme Matteo'nun yemeğine gitmesin sakın.
Irá a la comida de Matteo en lugar de ir a la mía.
Peki neden öğle yemeğine onunla değil de Matheo ile çıkıyorsun?
Si eres su padrino, ¿ por qué vas a la comida de Matteo y no a la suya?
- Matteo bak seni tepelerim.
- Matteo, terminaremos a golpes.
- Hayır, Matteo'yu rencide etmek istemiyorum.
- Comadre, tienes que venir.
- Ben Ricuccio için gidiyorum.
- No quiero ofender a Matteo. - Yo no puedo defraudar a Ricuccio.
Daha sonra, bir gün Via Matteo'daki bir evde elde edildim, ve o gece kusmuştum.
Después, un día lo hice a media en una casa de Via Matteo, y por la noche vomité.
Ben San Matteo!
Soy San Mateo.
İhtiyar heyeti başkanı, Matteo Bracolini.
Delegado de asuntos para personas ancianas, Matteo Bracolini.
Benim, Matteo Gomez!
Soy yo, Mateo Gómez.
- Ah, sanırım Matteo du!
- No lo sé - ¡ Ah, si Matteo!
o Concetta Artiera, Matteo'nun karısı.
Es Concetta Artiera, la mujer de Matteo.
Gary Cooper bir kovboy, Matteo da bir subay ama aşk aşktır.
Gary Cooper es un vaquero y Matteo es un carabinero pero el amor siempre será el amor.
Matteo'nun oğlu Vivaldi Giovanni. İşte şu şeyle... bir kriko.
Vivaldi Giovanni, de nombre Matteo, con esa cosa... el gato.
KİM OYNUYOR BÖYLESİNE SEVİMLİ BEN MATTEO, SANA YALVARIYORUM :
Ángeles del Paraíso, que tocáis :
Ben de leğende banyo yapmak istiyorum.
Yo quiero bañarme con Matteo. Déjalo, que quema.
Matteo'ya söyle, et vagonu annesini almak için geliyor.
Dile a Matteo que la ambulancia viene en camino para su madre.
Matteo!
¡ Matteo! ¡ Matteo!
Tamam Matteo, önemli değil.
Muy bien, Matteo, está bien.
Ne zaman istersen.
Estás bien, Matteo, cuando quieras.
Üzgünüm, Don Matteo.
Lo siento, Don Mateo.
Ne yapabilirsin ki, Don Matteo, umud etmekten başka, ha?
Que podemos hacer Don Mateo, - amigo mio...
Güle güle, Don Matteo. Güle güle.
Adios don Mateo, adios...
Don Matteo! Don Matteo!
¡ Don Mateo, Don Mateo!
İyi yolculuklar, Don Matteo!
¡ Buen viaje, Don Mateo! .
Don Matteo, hatırladın mı?
Don Mateo, recuerde...
Yok bir şey, Matteo dede.
No hay nada, abuelo Matteo.
Bak Matteo bazen anlamamış numarası yapmak daha kolay oluyor.
Mire, Matteo... a veces... es mucho más fácil fingir que no se entiende.
- Matteo!
- ¡ Matteo!
Kaç defa sana söyledim, Matteo?
¿ Cuántas veces te lo dije, Matteo?
Matteo, ne oldu?
Matteo, ¿ qué pasa?
Ben sana söylemiştim Matteo.
Yo te lo dije, Matteo.
O zaman adı Matteo olacak.
Se llamará Matteo.
Matteo Ricci, kısım 10 ayet 16.
"Matteo Ricci" capítulo 10 versículo 16.
Matteo Ricci 8. kısım, 31. ayet.
Matteo Ricci, capítulo 8 versículo 31.
Yakında Londra'ya gelecek olan delikanlının.
- El muchacho que viene a Londres para verte. - Matteo.
- Matteo. - Geliyor olması ne kötü...
- Es una lástima que venga.
Matteo, çok...
- Matteo, en cambio... - Mentira.
Elbette gitti seni küçük domuz. Matteo senin Venedik'te külotsuz dolaştığını biliyor mu?
Dime la verdad puerquita. ¿ También en Venecia paseas sin bombacha?
-... hayal etmediğini söyleme.
Vamos, Matteo, tú también piensas en ella
Burası o kadar güzel ki Matteo...
Es hermosa. No imáginas cuánto.
Hayır Matteo, ama ben çok kötüyüm.
Tengo ganas.
- Matteo, beni duyuyor musun?
- Matteo, ¿ me escuchas? - Sí te escucho.
Matteo, sen olmadan benim için seks diye bir şey olmadığını biliyorsun.
- Matteo, eres un pesado. Sabes que, para mí, el sexo sin ti no existe.
Telefon kartım neredeyse bitti.
La tarjeta se está terminando. Ven, Matteo
Eminim Matteo beğenecektir ama fiyatını sorun edebilir.
A Matteo le gustará mucho. Pero... - quizás el precio...
Matteo'ya evden söz ettin mi?
¿ Ya le dijiste a Matteo lo del loft?
Biliyorsun ki Matteo yakında burada olacak.
Matteo está por llegar...
- Önce Matteo davet etti.
Matteo vino primero.
Ah Matteo, Ne zaman geleceksin?
Oh, Mateo, estoy deseando que llegues
Matteo mu?
- ¿ Matteo?
Benim Matteo.
Soy Matteo.