English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ M ] / Mineral

Mineral Çeviri İspanyolca

1,092 parallel translation
- Maden suyu.
- Agua mineral.
Sevgili dostlar,... burada toplanmamızın nedeni, bu adama, Ben Rumson'a,... Bayan Elizabeth Woodling adındaki kadının ve tüm mineral kaynaklarının... mülkiyetini vermektir.
Queridos amigos, nos hemos reunido hoy para conceder a este hombre, Ben Rumson, el título de marido de esta mujer, la Sra. Elizabeth Woodling, y con derecho a todos sus recursos minerales.
- Evet. 1936'dan 1944'e kadar birbirimizi çok iyi tanıyorduk.
Discutíamos nuestros problemas, desde agua mineral a las serrerías.
Bu malzemeyi almak için aşağı ışınlanıyoruz. Rapor verin.
Nos transportamos allí para conseguir el mineral.
Bir an için tamamen mineral gibi göründü.
Por un momento, pareció casi mineral.
Mineral demişti.
Él lo llamó mineral.
Bu menfezlerden çökeltileri toplama planları çok yıkıcı olabilir.
El plan de excavar esos respiraderos para extraer los depósitos de mineral va a ser muy destructivo.
Mineral bilimciydi.
Se dedicaba a la mineralogía.
Şey söylenenlere göre, uygun şartlar altında bazı metalleri altına dönüştürebilen bir taş varmış.
Pues... debe existir una piedra, un mineral que bajo ciertas circuntanscias puede convertir en oro un metal determinado.
Bu mineral her şeyi yakan bir ışın yayıyormuş, kesinlikle bilinmeyen türde bir mineral olmalı.
Esa piedra posee un gran poder de radiación, es un mineral totalmente desconocido hasta ahora.
Her yerde bunları bulduk, su şişesinin üzerinde bile.
Las encontramos por todas partes, incluso en la botella de agua mineral.
Bu zengin mineral yataklarını ancak devletin elinde tutabilirsek halkın yararına kullanabiliriz.
Sólo si tiene el valor de mantener en manos del estado la ingente riqueza milenaria del valle paduano, será posible hacerla fluir en beneficio de la colectividad.
Bir şişe likör ve Perrier alan biri Kelp'i soruyor.
Alguien que pidió whisky y agua mineral pregunta por Kelp.
Aquavit'e ne dersiniz?
¿ Quiere un agua mineral?
Tarih öncesi mineral oluşumlarını... incelemenin bir yararı olduğunu düşünenler olabilir... ama Hugh Simon'ın İsviçre gam modeli teorisi...
Supongo que algunos piensan que tiene mérito... el estudio de los minerales prehistóricos, pero yo creo que la teoría Simon sobre patrones de escalas suizas...
Mançurya'nın büyük bölümü çoraktı. Ancak Japonların ihtiyaç duyduğu kömür yatakları ve demir cevherine sahipti.
Manchuria, básicamente, se una región inhóspita, pero contenía materias primas falta Japón, como el carbón y mineral de hierro.
ABD buna sert tepki gösterdi. Demir cevheri ve uçak yakıtına, ambargo koyarak karşılık verdi.
América reaccionó de inmediato adjuntar al mineral de hierro y combustible a Japón
"Çalınmış altınımız olmasaydı, burası işlemezdi. ... bu madenden sadece kaya çıkıyor."
"si no agregamos el oro a este mineral, esta mina produciría sólo rocas."
Evet, bir şişe mineral suyu.
Sí, claro - una botella de agua mineral.
Bir şişe maden suyu gibi?
¿ Una botella de agua mineral?
Dünyanın bağırsaklarından sökülen maden örnekleri
Muestras del mineral extraído de las entrañas de la Tierra.
Ah, evet. Bir şişe maden suyu, lütfen.
Sí, una botella de agua mineral, por favor.
- Maden suyu lütfen.
- Un agua mineral.
Fraser, mineral bileşimlerini tara.
Fraser, rastrea posibles formaciones minerales.
O gemi, mineral arayan bir keşif gemisiydi.
Era una nave de reconocimiento buscando minerales.
Şeftalili ördek ve maden suyu.
Pato al durazno en tajadas y antes que nada, agua mineral.
Maden suyum lütfen.
Mi agua mineral...
Tavsiyeme uyun, maden suyuyla takılın.
Sigan mi consejo, tomen agua mineral.
Tamam, farzet Mr. Shaw'dan sorumlusun ve onun kartında "mineral havuzu ve dinlenme" yazıyor.
Bueno, supón que tienes al Sr. Shaw y pone, "Piscina mineral y reposo".
- Maden suyu?
- ¿ Agua mineral?
Benden okyanus tabanından mineral ve maden filizi çıkarma programı istediler.
Recibí el pedido de un programa para extraer minerales del fondo del océano.
Sodam ve meyve suyum da var.
También tengo agua mineral, zumos...
Ve unutmayın, soda da yok.
Y recuerde, nada de agua mineral con gas.
Saf kaynak suyu kapınıza getirilir.
Agua mineral a domicilio.
Aileler sevdiklerinin mezar kiralarını ödeyemeyince ölüler mezarlardan çıkarıldığında toprağın zengin minerallerinden dolayı ölülerin mumyalandığını gördüler.
Cuando las familias ya no podían pagar las tarifas de las tumbas de sus seres queridos, los cadaveres fueron exhumados, y se descubrió que eran momias, gracias a la riqueza mineral del suelo en esa zona.
Kurabiyeler, maden suyu, kayıt aleti, iki polisiye roman, gözbağım ve kulak tıkaçlarım, ve de seyahat battaniyem.
Las galletas, el agua mineral, una grabadora... dos novelas de detectives... mi antifaz y mis tapones, mi pequeña almohada y mi manta de viaje.
YEDİ KARGO : RAFİNERİ ÜRÜNÜ 20.000.000 TON MADEN CEVHERİ
REFINERÍA PROCESADORA 20.000.000 TONELADAS DE MINERAL
Sadece güneş yağı ve maden suyu değil.
No sólo aceite bronceador y agua mineral.
Mineral tepkimeler sonucu oluşmuş olabilirler.
Pueden ser meramente el resultado de la acción mineral.
TYSON : Kadehin kilinde yayılan mikroskobik mineral taneciklerinin ve farklı türdeki kristallerin her birinin kendine özgü bir atomik yapısı vardır.
Dispersos por la arcilla de la copa, hay granos minerales microscópicos, diferentes tipos de cristales, cada uno con su propia arquitectura atómica distintiva.
On kadar atomdan oluşan topaz gibi görece karmaşık bir mineral kafesi bile sadece benzer atomik yapıyı defalarca yineler.
Incluso un enrejado mineral relativamente complejo como el topacio, compuesto de unos diez átomos, sólo puede repetir la misma estructura atómica idéntica una y otra vez.
Küçük bir deney yapmak için yanımızda geiger sayacını ve bir parça uranyum madeni getirdik.
Para hacer una pequeña prueba trajimos un contador Geiger y un trozo de mineral de uranio.
Eğer uranyum madenine yaklaştırırsak sayaçtaki değer ve tıkırtı sesi artacaktır.
Si lo acercamos al mineral de uranio el recuento, el número de señales, aumenta espectacularmente.
Eğer uranyum madenini içine bırakırsam kurşun teneke, radyasyonu absorbe edecek ve çevreleyecektir. Tekrar baktığımda okunan değerin büyük ölçüde düştüğünü görüyorum. Fakat sıfır değerine inmiyor
Si echo el mineral de uranio en el frasco, que absorbe la radiación, y lo cierro la lectura desciende sustancialmente pero no llega a cero.
Belki biraz soda?
- ¿ Agua mineral?
Burası da, Mineral Wells'e sık sık gelen ziyaretçilerin en çok tercih ettiği odalardan biri.
Y ésta es una de las habitaciones más solicitadas... por los huéspedes que suelen venir a Mineral Wells.
Siz Mineral Wells'in hastaları mısınız?
¿ Son pacientes de Mineral Wells?
Maden, Amazon'un geleceğidir.
El mineral es el futuro del Amazonas.
Manson Industries... tüm Zangaro'daki mineral ve madencilik haklarına sahip olacak.
Industrias Manson. Tendremos los derechos exclusivos de minería de todo Zangaro.
Ateşi düştüğü zaman ona pekmez ve soda içirirsiniz.
Ahora, puede comer uvas y beber agua mineral.
Mineral yapılar çok inceliklidir fakat repertuarları sınırlıdır.
Las estructuras minerales son exquisitas, pero tienen un repertorio limitado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]