Miriam Çeviri İspanyolca
964 parallel translation
MERYEM, MUSA'NIN KIZ KARDEŞİ.
MIRIAM, HERMANA DE MOISÉS.
Miriam, davul dengi dengine çalar.
Será más importante que el acero y la lata juntos.
Aman Miriam. O kadar da ciddi bir şey değil.
Vamos, Miriam, no es tan grave.
- Miriam, koş!
- ¡ Miriam, corre!
Anne babam öldü ama Miriam'inkiler Ohio'da yaşıyor.
Los padres de Míriam viven en Ohio.
- Miriam.
Míriam.
- Miriam.
- Ella es Miriam.
Miriam'a yaklaşırsan Samson kafanı ceviz gibi kırar!
Si te acercas a Miriam, Sansón te romperá la cabeza como una nuez.
Miriam'm eli sabah akşam hep işte. Ağzından da tek kötü söz çıkmaz.
De la mañana a la noche, las manos de Miriam nunca están ociosas.
Oysa Miriam seni eş olarak istiyor.
Una esposa como Miriam sacaría lo mejor de ti.
Bana söylediğini Miriam'a anlatsana.
Los problemas con él no han pasado.
Bak, Hazell...
- Dile a Miriam lo que me has dicho.
Miriam... Sen benim için gökteki aydan da yücesin.
Miriam, estás tan por encima de mí como la luna.
- Miriam...
Miriam...
Sırf Timnat'ta bir kadın ipeklere, mücevherlere bürünmüş bir kadın gördün diye Miriam'a, hayatta güzel olan her şeye sırt çeviriyorsun.
Te alejas de Miriam, de todo lo bueno de tu vida, porque has visto a una mujer en Timnat. Una mujer cubierta de seda y joyas.
Tek taştan kaya olmaz Miriam.
Una roca no es una montaña, Miriam.
Miriam, kötü haber mi getirdin?
Saúl. Miriam, ¿ traes malas noticias?
Sen Miriam'a aitsin.
No, Sansón. Perteneces a Miriam.
- Seni eve götürmeye geldik. Miriam...
Hemos venido para llevarte a casa.
Ama Samson...
Toma a Miriam y márchense del templo. Pero Sansón...
- Miriam.
- Miriam.
- Evet, Miriam.
- Miriam, eso es.
Miriam Joyce Haines.
Miriam Joyce Haines.
- İyi görünüyorsun.
- Se te ve bien, Miriam.
Kıskanmayı uzun zaman önce bıraktım, Miriam.
Lo de los celos ya se me ha pasado, Miriam.
Yeter artık, Miriam.
Déjalo ya, Miriam.
Ne söylemek istiyorsun, Miriam?
¿ Qué intentas decir, Miriam?
Haydi gel, Miriam.
Vamos, Miriam.
Haydi, Miriam.
Venga, Miriam.
Hey, Miriam!
¡ Miriam!
İsminiz Miriam mı?
¿ Es Vd. Miriam?
Miriam, neredesin?
Miriam, ¿ dónde estás?
- Miriam, buraya gel.
- Déjate de bromas.
- Miriam, neredesin?
Sal del escondite. - ¿ Dónde estás?
Haydi, Miriam, ayağa kalk.
Vamos, Miriam, levántate.
Sadece Miriam.
sólo Miriam.
Seni öldürmeden önce git.
Vete, antes de que te dé lo que le diste a Miriam.
Miriam öldürüldü mü?
¿ Miriam asesinada?
Miriam öldürüldükten sonra.
Tras el asesinato de Miriam.
Miriam'dan çok daha iyi.
Un poco méjor que Miriam, ¿ eh, Guy?
Miriam nasıldı?
¿ Cómo describirías a Miriam?
Miriam'ı o öldürdü, değil mi?
ÉI mató a Miriam, ¿ verdad?
Seni, Miriam'ı biliyordu.
Lee acerca de mí. Sabía de Miriam, de ti.
Testimi doldurabilir miyim Miriam?
¿ Puedo llenar mi cántaro, Miriam?
Seni incitmek istemiyorum Miriam.
No quiero hacerte daño, Miriam.
Miriam!
¡ Miriam!
Miriam?
¿ Miriam?
Merak etme Miriam.
No te preocupes, Miriam.
Miriam, bak! Tanrıları, Dagon!
Miriam, mira.
- Hayır Saul.
Miriam está...
Hayır Saul, Miriam'ı da al ve tapınaktan gidin.
No, Saúl.