Nathalie Çeviri İspanyolca
376 parallel translation
Bunu duydun mu, Nathalie?
¿ No te dice nada el traje de novia?
- Sıran geldi, Nathalie!
- Sí, papá. - A escena, Nathalie.
Deburau ne der? Ya Nathalie?
Si Debureau te viera... ¿ Y qué diría Nathalie?
- Nathalie!
- ¿ Quién ha gritado?
Kızım mı?
- Nathalie.
Neden bağırdın?
¡ Nathalie!
Cevap ver, Nathalie. Neden? - Korktum.
Responde, ¿ por qué has gritado?
- Seni men ediyorum!
¡ Nathalie, te lo prohíbo!
Sus artık, Nathalie, lütfen!
Ya basta, Nathalie. Basta, te lo ruego.
Bu Nathalie!
¡ Es Nathalie!
Baptiste'in benimle sorunu nedir, Nathalie?
¿ Qué tiene Baptiste contra mí, Nathalie?
Dinle, Nathalie. Birşey söylememe izin ver.
Escucha, Nathalie, voy a decirte algo.
Ve Nathalie'yi.
¿ Y Nathalie?
Nathalie...
¡ Nathalie!
Nathalie Sarraute, Butor, Robbe-Grillet biri onlardan hoşlanabilir veya hoşlanmaz ve böyle sürüp gider.
Nathalie Sarraute, Butor, Robbe-Grillet te pueden gustar o no... pero están llegando lejos.
- Nathalie, Daria nerede?
- Nathalie, ¿ dónde está Daria?
Luce, Simone, Natalie ve ben dinliyorduk.
Luce Simone Nathalie y yo escuchábamos...
Yeniden evlenmeyerek çocuklarının mutluluğunu koruyabilmek adına Natalie'nin ona yemin ettirdiğini.
Nathalie le hizo jurar... que no se volvería a casar, para preservar la felicidad de su hija.
Nathalie'ye bir söz verdim.
Se lo prometí a Nathalie.
Nathalie'nin kıyafetleri bana cuk diye oturur.
Los vestidos de Nathalie me irían bien.
Ama hepsini sana tekrar etmem gerekiyor Natalie'nin ona yemin ettirdiğini bil.
Pero si tengo que repetírtelo todo a ti Nathalie le hizo jurar...
Nathalie ile benim genç olduğum zamanlar.
Cuando Nathalie y yo éramos jóvenes.
Hiç bir zaman Nathalie'nin hatası yoktu, kabahat her zaman benimdi.
Nunca era culpa de Nathalie, siempre era culpa mía.
Nathalie'nin yemini.
El juramento de Nathalie...
Merhaba Nathalie.
Hola, Nathalie. Hola.
Onu Natalie'ye okudum.
Se la leí a Nathalie.
Nathalie, Karine...
Nathalie, Karine...
Chabrol değil, filmin yönetmeni kim?
Pues Chabrol no prepara la peli con Nathalie Baye.
- Nathalie.
- Nathalie.
Ütü yapamıyor mu?
¿ No sabe planchar, Nathalie?
İngilizce konuşmuyorum. Nathalie de öyle.
No sabemos inglés.
Beraber geliyorsunuz.
Nathalie, entras con él.
Ona ne cevap vereceksin?
Nathalie, ¿ qué dices?
Merhaba, ben Nathalie.
Hola, soy Nathalie.
Ah evet! Nathalie.
Sí, Nathalie...
Lavuk ellerini Nathalie'den uzak tutsa iyi olur.
Ojalá no le haya pasado nada. Más le vale que no la toque el idiota.
- Nathalie, arkadaşın geldi.
Han llegado tus amigos.
- Sen misin, bebeğim? - Benim, Nathalie.
¿ Eres tú, nena?
Arkadaşın Nathalie'yi geberttim, eğer...
Porque me cargué a tu chica, Nathalie.
Nat, o fincanı çok seviyordu. Babasına aitti.
A Nathalie le encantaba, se lo regaló su padre.
Ben Nathalie.
Soy Nathalie.
Peki... Nathalie Magnan, doğru mu?
Nathalie Magnan, ¿ correcto?
Ve birlikte olduğu erkeklere bakarsak bu özellikle Nathalie için iyi bir şey değil mi?
Y creo que eso le hace bien a Nathalie teniendo en cuenta su historial con los hombres que estuvo.
Ama, Nathalie mutlu görünüyor ve bilirsin, bu da beni mutlu ediyor.
Pero Nathalie parece estar feliz y eso me hace feliz.
- Resmine bakıp da Nathalie'yi düşünmeden edemiyorum.
No pude evitar pensar en Nathalie al ver tu foto.
Sanırım bilsen iyi olur. Nathalie bir aydan uzun süredir ilaç almıyor.
Creo que te gustaría saberlo Nathalie no ha tomado medicamentos en más de un mes.
Nathalie'nin adını ağzına alma!
Te prohíbo hablar de ella.
Çok tatlısın, Nathalie.
Eres muy amable, Nathalie.
Arkadaşım Nathalie'yi hatırlıyor musun?
¿ Te acuerdas de Nathalie?
Nathalie, Julie, Sophie...
Nathalie? Julie? Sophie...? "
- Nathalie!
Nathalie.