Oiga Çeviri İspanyolca
10,496 parallel translation
Yardımların için çok sağ ol.
Oiga, muchas gracias por su ayuda.
Şöyle gelsenize, oturun lütfen.
Oiga, ¿ por qué no se sienta? Vamos.
- Dosya kapanır kapanmaz...
Oiga, tan pronto como se cierre el caso...
Hey, affedersiniz? Evet.
¡ Oiga, disculpe!
Bir şey söyleyebilir miyim?
Oiga, ¿ puedo... puedo decirle una cosa?
Boş laf anlatmayı bırakıp kanıtlara dayalı bir cevap vermeye ne dersiniz?
Oiga, ¿ qué le parece si deja de hacerme la puñeta y solo, ya sabe, contesta al fondo del asunto?
Benim yanımda 110 dolar var.
- Oiga, aquí tengo 110.
Selam Bay Gold wing.
Oiga, Sr. Gold... wing.
Evet. Hey Şimdi sen en büyük ödülüne layık oldum.
Oiga, así que ahora que ha sido galardonado con el mayor premio... en todo el país, Sr. Shepard,
Bakın, Matthew Skokie'nin iyeliğini almak üzere size bir bildiri dilekçesi veriyorum.
Oiga, mire, le entrego una notificación para tomar posesión de los restos de Matthew Stokie.
Bakın, sadece yardım etmeye çalışıyorum, tamam mı?
Oiga, solamente trato de ayudar.
Sanırım sen yanlış anlamışsın. Demek istediğim, bir Iümuzin veya birşey gibi olan arabanın arkasında oturan, bir suç mahalli yerine bazı fantezi partilere gidiyor gibi olan kimdi?
Oiga, yo creo que aún está confundido, quiero decir, quien se sienta en el asiento trasero de un coche como si fuera una limusina o algo así, mientras lo conduzco a una fiesta de lujo en lugar de a una escena del crimen?
Hey, bu çocukla konuşmanın adabı ne?
Oiga, ¿ cuál es el protocolo para hablar con este sujeto?
Hey, dostum.
Oiga, amigo.
Bilmeni isterim ki transları cezalandırma konusuyla savaşmak adına birkaç adım attım.
Oiga, entrenador, quiero que sepa que he dado pasos para luchar contra el flagelo de la cisnormatividad
Hey, Bay Schuester.
Oiga, señor Schuester.
Ahbap, elimizde kalmamış.
Oiga, se nos acabó.
Merhaba komiserim.
Oiga, teniente.
Emlakçı mısın?
Oiga. ¿ Es agente de bienes raíces?
Sabahları kaçta açılıyorsunuz?
Oiga, ¿ a qué hora abre por la mañana?
Başkomiserim, bir saniye konuşalım mı?
Oiga, ¿ capitán? ¿ Puedo hablarle por un segundo?
Önemli değil.
Oiga. Está bien.
Dosya savcı yardımcısı Dinah Laurel Lance tarafından dolduruldu...
Los cargos encontrados por Dinah Laurel Lance, asistente del fiscal del distrito ¡ Oiga!
Biz nişanlandık.
Oiga, nos acabamos de comprometer.
Bay L, geçenki sohbetimizi düşünüyordum da.
Oiga, Sr. L. Estaba pensando en nuestra conversación.
Bayım?
Oiga, ¿ señor?
Şaka mı yapıyorsun?
¿ Bromeas? ¡ Oiga!
- Ben de.
- Oiga, tengo que decirte, la razón... por la que pedí esta reunión hoy fue... - Un placer.
Bak, patron, bilmiyorum- -
Oiga, mire, jefe, yo no sé...
Bugün, sağ, sol, merkez... Bu politik kavramların hükmü kalmadı.
Oiga, derecha, izquierda, el centro está pasado de moda.
Hey bayan?
¿ Oiga señora?
Hey, sen!
¡ Oiga!
Dur!
¡ Oiga, alto!
Bayan Hopewell.
Oiga, oiga, oiga. Srta. Hopewell.
Durun.
Oiga, oiga, pare.
"Büyük Reis, yerlilerin isimleri nereden geliyor?"
"Oiga Gran Jefe, ¿ de dónde sacan los nombres los indios?"
Başkan'ın da bunu duymasını istiyor.
Dice que quiere que el Presidente también oiga esto.
Eğer bir oğlumuz olursa adını Gordon koyacağız.
Oiga, si tenemos un hijo, lo llamaremos Gordon.
Hey!
¡ Oiga!
Hey! Dur!
¡ Oiga, deténgase!
- İyi fikirleriniz varsa duymak isterim.
Oiga, si tiene alguna idea brillante. Soy todo oídos.
Sana dışarıda bekle dedim.
Oiga, le dije que esperara afuera.
- Doktor. Easy ile anlaştınız mı?
Oiga, doctor. ¿ Se aclararon usted y Easy?
- Dinleyecek herkese bahsedeceğim.
Hablaré con cualquiera que me oiga.
Size diyorum!
¡ Oiga!
- Hey, şu anda toplantıdayız.
- Oiga, estamos en una reunión.
Pekala dinleyin. Bir şey söyleyeceğim.
¡ Oiga, oiga, oiga! Vale, escuche, solo quiero decir esto.
Çavuş.
Oiga, Sargento.
Soyadı West.
Oiga, es un West.
Ziyaret saatleri bitti.
¡ Oiga! Las horas de visita se han terminado.
Merhaba bayım.
Oiga, señor.