Panda Çeviri İspanyolca
1,436 parallel translation
Burada yasayan canlilarin cogu mevsimlerle beraber yer degistirir. Ama panda, diyetinin tutsagidir. cunku onun yedigi bambu turu sadece bu yukseklikte yetisir.
La mayoría de las criaturas aquí bajan o suben las laderas con las estaciones pero el panda es un esclavo preso de su dieta porque este tipo de bambú solo crece a estas alturas.
Cuce panda, tabiatta nadiren gorulmustur.
El panda rojo, rara vez visto silvestre.
Bir dev panda, bir haftalik bebegini emziriyor.
Un panda gigante cuida un pequeño bebé de una semana.
Anne panda, uc hafta bu magaradan cikmayacak.
Ella no dejará esta cueva por 3 semanas.
Bir dev pandanin yavrusunu buyutmek icin verdigi mucadele, daglardaki yasamin icerdigi tehlikelerin dokunakli bir simgesidir.
La lucha de una madre panda gigante para criar su cachorro es un símbolo conmovedor de la vida precaria de las montañas.
Seninle o kadar alay ediyorlar ki bu kadar kötüsünü hiç görmemiştim. Şerefsiz herifler.
Panda de capullos.
Hayır, biz çeteyiz değil mi?
No puede estar bien... ¿ Somos una panda de pervertidos en busca de una orgía?
Şey, az önce devriye arabamdaydım ve birisi kıçıma kolunu sokuyordu.
Pues he estado sentado en mi coche Panda, disfrutando una vista de sexo con puños.
Her birinize teşekkür ederim. Bir yığın şişko, gudubet yüzlü, mızırdanan hainler.
Gracias, a todos y cada uno, panda de gordos traidores estúpidos y lloricas.
Şerefe, sizi hainler çetesi!
Salud, panda de de Judas.
Hepimiz kös kös oturuyoruz.
Parecemos una panda de aguafiestas.
Hemen o 7.2 inçlik götünü buraya getir yoksa Padamami veya panda ayısı, ismi her neyse.. ... onun hakkında ne kadar mızmız bir orospu olduğunu herkese söyleyeceğim.
Trae tu trasero asmático aquí o le diré a todos cómo llorabas por Padamami o el Padabear o cómo sea que ella se llame.
Eğer benimle tanışmış olmasaydın, burada, fırsat bulduğunda boğazını kesecek olan bu pislik, işe yaramaz mankafalarla beraber olmaya...
Si nunca me hubieras conocido, no estarías aquí sentado con una panda de mugrientos, borrachos que podrían cortarte la garganta si tuvieran la...
Gördün mü Turk, babanın ölmesi bahanesini, hayvanat bahçesindeki yeni bebek pandayı görmek için kullanabiliriz.
¿ Ves Turk? Ahora podemos guardar la excusa de "papá murió" para ir a ver el nuevo bebé panda al zoológico.
Pandacı çocuk. Güzel.
El chico Panda.
Sizler bir grup serseriden başka bir şey değilsiniz. - Yapmayın, durun.
¡ No sois más que una panda de matones!
Sonraki, ve panda senin, tamam mı?
Una más, y el panda es tuyo, ¿ sí?
Sen ve Robert orda olacaksınız diye--Çinlilerin, Nixon'a iyiniyet hediyesi olarak panda göndermeleri gibi birşey.
para ti y robert estar ahi.. podria ser como cuando los chinos mandan esos pandas a nixon para el viaje de buena voluntad
Şuradaki gurup o kadar iyi olduğumuzu düşünmüyor onlara göre ara güvertede olmalıyız.
Pero no somos suficientemente buenos para esa panda, ellos creen que deberiamos estar en tercera clase.
Bir grup aptal işte!
¡ Panda de idiotas!
Bir demet denizyıldızından başka bir şey yok.
No, nada, sólo una panda de estrellas de mar.
Sondaki panda biraz çizilmiş.
El panda del extremo está un poco dado vuelta.
Panda mı?
¿ El panda?
Bir avuç ahmak.
Panda de idiotas.
Bir yığın moronun ağzına replikler takarak geçimimi sağlamak...
Decir frasecitas para una panda de idiotas para ganarme la vida.
Asıl enteresan olansa, D - ksilopiranozun 8 ksiloz birimiyle bağlı olması. Panda kakası.
Lo que lo hace interesante es la columna de D-xilopyronose, mezclado con 8 unidades de xylose.
Bir süre önce Çinli araştırmacılar, panda kakasını geri dönüştürerek kaliteli kağıt yapmaya karar verdi. Hatta araştırma için ABD'deki birkaç kağıt fabrikasıyla anlaştılar.
Hace un tiempo, un grupo de investigadores chinos decidieron reciclar el popó de panda en papel de alta calidad... contrataron varias fábricas de papel de los EEUU para desarrollar su investigación.
Yani panda kakasından kağıt yapılması bir tek beni mi rahatsız ediyor?
¿ Me estás diciendo que soy el único que tiene un problema con el papel de popó de panda?
Üvey kardeşi de kağıt oyunundaydı. 29. Cadde çeteleriyle takılıyordu.
Su medio hermano estaba en la timba, de juerga con la panda de la 29.
Fakat Paul Mills'e güveniyorum ve onun ırkçı, eşkıya çetesine.
Pero confío en Paul Mills y su racista y estúpida panda de gángsters.
Babacım, Chiangmai'ya gittiğimizde aynı panda gibi gözle dolaştığını hatırlamıyor musun?
Papá, no recuerdas que durante todas las vacaciones en Chiangmai su ojo parecía el de un oso panda, durante todo el viaje.
- Panda kazanmak istediğini zannediyordum.
- ¿ No querías un oso panda?
- Senin için panda kazanırım, anne.
- Yo ganaré el oso panda para ti.
Panda kazandınız, bayım.
Parece que se ganó un oso panda, señor.
Bu günlerde pandaların ne kadar hantal oldukları hakkında herhangi bir fikrin var mı?
¿ Tienes idea de lo difícil que es conseguir un panda hoy en día?
Panda'yı kurtaracağım!
¡ Salvaré al panda!
Panda ölü!
¡ El panda está muerto!
Panda tamamen sahte.
El panda es de mentira.
Tüm şehri özel panda avlama alanına çeviriyoruz.
Compraremos toda la ciudad y la convertiremos en una reserva privada de caza de pandas.
New New York'ta hiç panda yok ki.
No hay pandas en Nueva Nueva York.
- Panda Express, Yoshinoya Beef Bowl.
- Panda Express, Yoshinoya Beef Bowl.
Hadi bakalım ekip!
¡ Andando, panda!
Panda Bir, Panda Bir. Oradaki kim?
Bearcat Uno. ¿ Quién es?
Avizeye asılmış bir panda. Yavaşça dolanıyorsun...
Lentamente te das vuelta...
Büyük pofuduk bir panda.
Un gran panda de peluche.
Evet, o bir panda.
Sí. Es un panda.
Hepsi birbirinden şerefsiz, değil mi?
Vaya panda de gilipollas, ¿ eh?
Mandy Pandy ve Dünya Bayrakları, mesajı olan bir gösteri. Pekala, AIDS salgınını engellemeyecek, ama belki, sadece belki, bu bir başlangıç olur.
El acto de Mandi la Panda viene con un mensaje se debe erradicar la caza de los osos panda.
Diğer tüm gazeteleri atlatıp buzdan prensesimizle ilgili haberi getir.
Lleva al chico Panda contigo.
Panda olarak geri dönmek istiyorum.
Quiero regresar como un panda.
- Panda mı?
Popó de panda. - Panda...